Siz Arca'dan inciler okurken...
Ben yine bir İstanbul seyahatindeyim...
.....................................................
Evin kapısındayız, asansöre binmek üzereyiz.
Y: Arca hadi çıkalım da asansörü çağıralım
A: ATANTÖÖÖRRR (bağırarak çağırıyor)
.....................................................
Müdahale etmezsen asla sonlanmayacak bir diyalog, ikisi de bu hatır sorma işini yeni öğrenmiş.
Arca : Nasılsın
Cansu: çok iyiyim
A: Nasılsın
C: çok iyiyim
A: Nasılsın
C: çok iyiyim
.
.
.
.
....................................................................
Feridun Oral'ın 365 güne masallar kitabını bulmuş çıkarmış bir yerden, aslında tam da 4 yaş civarı okunacak cinsten bir kitap saklamıştık ama ısrarla okutuyor masalları
Y: Serçe (ya da başka bir kuş hatırlamıyorum şimdi) evin penceresinden içeri bakmış, Evin içinde bir ağaç, üzerine süsler ve altında hediyeler…
A: Noel Ağacı!
.....................................................................
Ufak bir sakar-ana anısı...
Y: of
İ: aman yeliz ya koskoca sehpayı görmüyorsun, kapıyı görmüyorsun, insan kendi evinde bu kadar çarpar mı ya orasını burasını? Morardı di mi?
A: Buz
Y: yok annem o kadar değil, sakar anayım ben, kısaca sakar anne diyebilirsin puhaha
A: ı-ıh iyi anne
Yeliz Arca’ya dalar, Arca’yı bu iltifatı yapacağına pişman olasıya kadar sömürür.
Ne şeker bi ailesiniz siz yahu :) Maaşallaaahhh!!
YanıtlaSilDili çözüldükçe dadından yenmez oluyor bu yumurcaklar. Arca cıvıldadıkça neşe artıyordur sizin evde. Arca kuzusunu şöyle bir sıkıp ensesinden öpüver bir zahmet:))
YanıtlaSilÇok tatlı,buz olayına koptum yalnız:) Yerinde laf, yerinde müdahale:)
YanıtlaSilteşekkürler canan:=)
YanıtlaSilof akşam bol bol yumuldum, iki lokma da senin için fadiş:)
YanıtlaSilkendinden alışkın puhahah:)
YanıtlaSil