3 Ağustos 2011 Çarşamba

Bir çizgiyi aşmak

İlker “Yüzüklerin Efendisi”ne kaptırmıştı kendini, itiraf ediyorum, fırsatçılık yaptım.

Hafta sonu suratımda salak bir gülümseme ile izlediğim “Before Sunrise”dan sonra aldığım yorumlarla dokuz sene sonra çevrilen devam filmini ikinci kez izlemek için yanıp tutuşuyordum.

Dokuz senelik evliliğimizde İlker’le hiç ayrı odalarda TV izlememiştik! Dün akşama kadar …

Kendimi bir çizgiyi aşmış gibi hissediyorum. Bu kararı almak kolay olmadı, kendimi çok kötü hissettim ama kendimce belirlediğim kanunlarımı bir defa delmekten bir şey olmaz diye çıktım yola.

Öncesinde direndim, çok samimiyim. “Bilgisayarı alırım kucağıma, kulaklıklarımı takarım, şu köşeye kıvrılır izlerim”, dedim. Güya TV izlemek istemediğimde önceden yaptığım gibi yine aynı odada oturacak başka bir şeyle meşgul olacaktım, aynı havayı soluyacaktık.

“Manyak mısın!” dedi, beni öbür odaya sepetledi, “rahat rahat izle”, dedi.

Dört adet televizyonu olan dört kişilik bir ailede büyüdüm ben. Ne kadar televizyon o kadar ayrışma… Buna rağmen alışkanlığım yok, her sene edindiğim bir dizim ve filmler, nadiren haber.

Meğer kural koymuşum kendime, ayrı odada televizyon izleyince bir garip oldum önce ama “Yüzüklerin Efendisi” o kadar çok reklam almış ki, İlker benim filmin yarısı benimle izledi, tekrardan. Sürekli yokladı beni, dalaştı, eski günlerimizi aratmadı.

İtiraf ediyorum, ayrı odalarda televizyon izleyen çifte dönüşme korkumu atamadım üzerimden. Allah başka zeval vermesin: )

Before Sunset

Dediğim gibi bizimkiler dokuz sene sonra tekrar bir araya geliyorlar. Bazı diyalogları başa alıp tekrar dinledim. Dalıp gittim… Tek bir öpüşme sahnesi olmayan bir aşk filmine…

Nina Simone…

“Uçağını kaçıracaksın bebeğim”
“biliyorum”

Cümleler hala kulağımda ve sahneler aklımda


Unutmadan...
Julie Delpy'yi, filmdeki siyah bluzuna benzeyen uzun zamandır giymediğim bir gömleğimi giyerek selamladım bugün.

Metroda kitap okurken gülümsüyordum.

1 yorum:

  1. Tombik parmaklarim yuzunden yanlislikla bu posta girdim ipadde, bitirdin beni, en sevdigim romantik filmlerden biridir, resmen yataktan kalkip, bulup izleyesim geldi, hay allahim ya:))..

    YanıtlaSil