Vesikalık fotoğraf çektirdi! Okuldan istemişlerdi, giydirdik damat gibi, indik Hatay caddesine. İlk fotoğrafçıdan girdik içeri. Bir güzel oturdu, bir güzel güldü, “iiii” diyerekten.
Büyüdün mü oğlum sen!!
Demişken…
Geçen çarşambadan beri Arca’da ateş vardı. Ama çok değil, 38’in üzerine bile nadiren çıktı. Kısaca ateş düşürücülerle kontrol altına aldık, diyebilirim ki bu Arca için yeni bir durum. Üstelik okulda da bütün arkadaşlarının antibiyotik kullandığını düşünürsek.
Neyse… Onda bir durum yok. Onun keyfi yerinde. Biz ateş nöbetlerinde helak oluyoruz. Derken cumartesi akşam saatlerinde artık pilim bitmişti. Öğlen de uyuyamadım zaten. Arca desen cin gibi. Neyse dokuz gibi soktum odaya onlarca kitap masal… tam dalacak uykuya, hop dikildi! Çıktı odadan.
Sinirlenmenin faydası yok, İlker de yok, dondurma almaya çıkmış, kaldık baş başa.
Çektim karşıma.
“Bak Arca iki buçuk yaşındasın, beni anla demek saçmalık ama lütfen anlamaya çalış. Günlerdir uyumuyorum, yorgunum, uyumak için senin uyumanı bekliyorum. Lütfen uyu. Eğer şimdi erkenden uyumazsak artık yorgunluktan hasta olacağım” dedim.
Elimden tuttu, hiçbir şey söylemeden yatağına gittik. Yattı, beni de yanına istedi, döndü kıçını uyudu.
Allah biliyor ya nerdeyse ağlayacaktım. Ve günlerdir ilk defa hiç uyanmadan sabaha kadar uyudu, tabii ben de.
Sabah o kadar dinç kalktım ki, saatin 7 olması umrumda değildi. Pazara gidelim dedik, biz kapıda ayakkabılarımızı giyerken baktım İlker de gelmiş, uyku tutmamış.
Sabahın sekizinde maaile yeni kurulan pazarda henüz kimselerin ellemediği sebzeleri çantamıza attık. Arca kahvaltıdan önce armut, kavun, salatalık… Allah pardon pazarcı amcalar ne verdiyse götürdü.
Tazecik köy biberi, körpe salatalık ve sulu domatlarla ve pek tabii sıcak gevrekle nefis bir kahvaltı!
Bu arada sabahın köründe kalktık ya, hepimiz öğle uykusuna yattık. Fazla uyumamak için bir saat sonrasına saat kurmuştum, alarm çalıyor, yataktayım, tam kalkayım diyorum, perde havalanıyor, ılık ılık öğlen esintisi, dalıyorum. Hadi kalkayım bir kahve içeyim bak Arca içirmeyecek sonra diyorum, o hain esinti yine buluyor beni. Kahve kokusu “kalk” diyor, esinti “yat” diyor. Epey çekiştiler, kahve kokusu ve o bahsettiğim kitap galip geldi.
Büyüdü derken… o bir günlük bir külkedisi masalıymış. Arca balkabağına dönmek için akşamı beklemedi.
Ya Yeliz biz neden ayrı şehirlerde yaşıyoruz? senin cüce iyice büyümeden bir iki sıkıştırabilseydim keşke:) şu fotoğrafa bakar mısın ya, nasıl güzel gülümsemiş:))
YanıtlaSilMaşallah Arca'ya. Akıllı oğluş, daha ne istiyorsun bak ne güzel uyumana izin vermiş o enerjiyle akşamı kolay atlatmışsındır:)
YanıtlaSilaferin arcaya bak nasıl da mutlu etmiş annesini.. ama her zaman olmaz böyle şeyler arada yapıcak ki önemli olsun..
YanıtlaSilçok yakışmış kuzuma valla damat gibi olmuş yeliz'm:)
YanıtlaSilHerşeyi biliyorlar,herşeyi anlıyorlar,nereye kadar gidebileceklerini,nerede tamam bu kadın benden daha arıza olabilir kısmını biliyorlar.
YanıtlaSilBu vesikalık fotoğraftan bende olmazsa,ben o ka diyeyim:)))
kuzum benim nasıl güzel gülmüş.Hep gülsün o güzel yüzü..Öperim hemde çokkkkkk
YanıtlaSilArcanın yaşıtı bi kız annesi olarak gülümseyerek okuyorum, ama o da ne üye sayısı:199.Böyle hoş bi bloğa hiç 199 gibi etiket fiyatına benzeyen bi rakam yakışmaz dimi?200. oldum gitti:)
YanıtlaSilŞöyle dolu dolu bir MAAAŞALLAH demek istiyorum eski kadınlar gibi. Okuduklarımdan anladığım kadarı ile çok akıllı ve sınırlarını çok iyi bilen bir çocuk Arca dimi? Ayrıca fotoğraf da çok cici...
YanıtlaSilsağolun arkadaşlar:)
YanıtlaSilNil yavrım evet seni düşündüm vesikalıktan bir tane mutlaka Nil'e vermeliyim dedim:)
elifim yavrım bloğunun ilk üyesiyim, heyecanla yazmanı bekliyorum:)
flzpink;
tebrikler 200. üye oldunuz:)
öpüjem demiştim, öpüjem:)))
teşekkürler, sevgiler, hoşgeldiniz:)
cebimdeki renkler,
her çocuk kadar akıllı ve
her çocuk gibi sınırlarını zorluyor, çoğunlukla çıldırtıyor ama sanırım öğrenecek yavaş yavaş
sevgiler
Ay Cancan da istemişler vesikalık resim ve ikametgah ...pek güldük dün.
YanıtlaSilNasıl da yakışıklı çıkmış ve nasıl da nlayışlı biri olduğunu göstermiş Aslanım Arca...