Cumartesi sabah Arca ile kahvaltıdan sonra Göztepe parkına gittik. Tarihe bir not düşelim, parkın dibinde park yeri buldum! Kuşlara bulgur atacağız, kaydıraktan kayıp terzi Necla teyzenin dükkana gideceğiz, plan bu! Tabii daha karga bokunu yemeden yollara düştüğümüz için park bomboştu, tek çocuk yok! Bu şehirde bir tek benim bebem yedide uyanıyor kanımca! Bomboş demek doğru olmaz zira yedi sekiz tane kocaman sokak köpeği bütün parkı işgal etmiş, yatıyorlar.
Korkarım ben köpekten. Uzun uzadıya anlatacak değilim, korkuyorum, bitti!
Parka gitmek istemiyorum, Arca’nın kaydıraklara filan binmesini istemiyorum. Biliyorum Arca’ya göz kulak olacağıma sürekli etrafımı kolaçan edeceğim, ayağa kalktı mı, yanıma geliyor mu, beni yer mi, bacaktan bir lokma alır mı, kuduz mu, çocuğumu ısırır mı….
Bu arada Arca cücesi sokakta köpek gördü mü hayvanın kulağının dibine kadar gidip “vaaoavvv!” diye bağırıyor. Sonra da bana dönüp “anne köpek benden korktu” diye bilgilendiriyor. Bir gün köpeğin biri korkmayacak tanışacak ebesiyle arkadaş, haberi yok!
Bunun gibi bir davranış biçimi sergileyen cüceden olgunluk beklemiyorum tabii ama şansımı deneye karar verdim, büyük insan gibi konuşmaya başladım.
Y: Arca, annecim kuşlara yem attıktan sonra gidelim, lütfen kaydıraklara binmeyelim olur mu?
A: Neden? (evet sihirli soru zarfı bizim haneye de girdi)
Y: Çünkü köpeklerden korkuyorum. (bu arada çocuğun korkmasını istemiyorum ama ben korkuyorum yav!)
A: Neden?
Y: Nedeni yok bebeğim. (bu arada saçmalıyorum çünkü bir tanesi uyandı ve bize doğru yaklaşıyor)
A: Bence nedeni var ama sen bilmiyorsun. (bu cümleyi kurdu, şerefsizim! )
Ne demek bilmiyorsun? Anneler her şeyi bilir bi kere!
Y: Peki tamam biliyorum, korkuyorum çünkü beni ısıracağını düşünüyorum.
Arca’nın gözleri büyüyor, hasss… onu korkutmak istemiyorum. Ve gevelemeye başlıyorum.
Y: Ama yok seni ısırmazlar… yani çocukları sever köpekler… kesinlikle ısırmazlar… kulaklarının dibinde bağırmazsan hele … hiç ısırmazlar ama anneleri ısırabilirler. Evet maalesef annen korkuyor.
A: Korkma ben seni korurum!
CANIM CANIMMM
YanıtlaSilkorur sen hiç düşünme bir daha bunları...
YanıtlaSilYeliz dün gece rüyamda size gelmiştik. Benim çok çay içtiğimden şikayet etttin etmedin de yetişemiyorum ne çabuk içiyosun dedin. Galiba aç da kaldık ki kocam durmadan eve gidince tost yaparım deyip durdu kulağımın dibinde. Sense oh şarkı söylüyordun. Bulmacayı çözdürmedin ben çözüyorum dedin. Valla Yeliz ben bilmem bazen Arca haklı olabilir diye düşünmeye başladım.
Şaka bir yana sanırım yatmadan önce en senin yazını okumuştum galiba hahhaahaha blog dünyasından ilk kez birini rüyamda gördüm...
Lale ablacım rüyan hayırlara vesile olsun :))))))))
YanıtlaSilYeliz'im Arca'nın köpeğin kulağına bağırdığı kısmını okuyunca içimden bir parça koptu gitti. Biliyorsun Cihangirde alt komşumuzun çocuğu bizim doxy'ye aynısını yaptığında doxy' nin verdiği tepkiyi!! Bir kulağından oldu ve 2 ameliyatla zor dikildi. Evet korkutmamak en doğrusu çocuklardan hayvanları ama dikatli olmak da önemli. İkinizi de kocaman öpüyorum!
Erkekim benim:))
YanıtlaSilNil, hayat :))
YanıtlaSilLale ablacım kadife yorganlı uyku değil mi? hayırlara vesile...
Zühre ablacım sen anlatınca hatırladım. Of ya evet bir gün çok fena bir lokma koparacaklar. Ben biraz daha aklını alayım cücenin.