D.I.Y.* senin neyine sen anca D.I.** yavrım!

* : D.I.Y. Do it yourself (Türkçe meali "elin armut mu topluyor, bir dünya para vereceğine kendin yap!")

** : D.Y. Do yourself (Türkçe meaili kendini yap! daha da derine girmeyeyim, Türkçe dediğin lastik bir dil her yere uzanır)

D.I.Y. olayına merak saldığımdan beridir, evdeki her atıl eşya potansiyel bir D.I.Y. malzemesine dönüşüyor.

Tıklayınız: Okuma yastığı, herşey onunla başlamıştı, hala baş ucumdaki komodinin müdavimidir.

Babamla annemin şarapla arası hiç olmadı, onlar direkt rakı takılırlar. Dolayısı ile bizim evde hiç şişe mantarı olmadı. Bu detay önemliydi çünkü ilkokulda fen bilgisi deneylerinin bir kısmında mantar kullanılırdı ve ben bulamadıkça deli olurdum.

Sor şimdi hangi deney hatırlamam ama evimizin eksiği mantar zihnime fena halde kazınmış olacak, katiyen şişe mantarlarını atmam. Önce bir kavanozda topladım onları. Sonra bir vazoda salonun baş köşesine kondu. İlker "at bunları" dedikçe ben açıklanamaz bir hisle atamadım.

Ya bebem büyür de fen bilgisi deneylerinde mantarsız kalırsa, benim gibi ezik hissederse kendini?

(An itibariyle inanılmaz bir geyiği uzatma potansiyelim var, birazdan şarabı bile sırf bebeme mantar biriktirmek için içtiğimi saçmalayacağım:P Sustum!)

Yıllarca birikti mantarlarım... (Aksi gibi İlker de şarap pek içmez, tek başıma yıllarca ancak biriktirebildim)

Neyse, bir gün Pinterest denen sosyal paylaşım şeysinde ahan da bu aşağıdaki fotoğrafı gördüm. Bırak ampulü, sahne ışıkları yandı bir anda. Ortalık aydınlanmıştı. Mantarlara bir işlev bulunmuştu. Allahım ne kadar mesuttum.

O an Arca'nın gelecekteki fen bilgisi deneyleri önemi yitirdi, hem o zamana kadar yine içerdim, nolucak!

Kocaman bir panoya yapıştıracaktım bunları, harika!

Birden fark ettim ki bu fotoğraftaki gibi bir pano benim yıllarca biriktirdiğim adetle imkansız.

Hedef küçülttüm. Arca'nın IKEA resim çerçevelerine gözümü diktim. Amacım küçük bir pano yapıp, hepi topu dört tane olan uzun kolyelerimi bu panoya raptiyelemekti.

Maalesef geçen yıllar boyunca yeterince şarap içememişim.

Öyle ki mantarlar maalesef döt kadar IKEA çerçevesini bile doldurmuyordu.

Yılmadım.

Çerçeveyi doldurmak için mantarları boyuna kesit alırım, dedim.

Aldım.

Ama kendi parmağımın kesitini aldım.

Bir de acayip kanadı. Beni de acayip kan tutar. (Tıp okumak için fen lisesine giren bir manyak için ilginç bir özellik) Tansiyonum düşer, bayılacak gibi olurum. Çocuklarla evde yalnızız, neyse fazla dikkat çekmeden ve parmağıma katiyen bakmadan buzluktaki barbunya torbasına ulaştım. Epey bir süre soğuk kompresten sonra yine yarım göz bakarak bantladım. Tedavi sonuçlandığında ev cinayet mahali gibiydi. Hemen her yerde kanım vardı.

Senin gibi sakar kadının neyine "kendin yap aktivitesi" diye sorarlar adama?

Yaptım ne yaptıysam kendime yaptım.