Bu hafta sonu "bahçenin yanındaki yol taşlarını döşeme" konulu hummalı bir çalışmanın içindeydi kendisi.
Çalışma o kadar uzun ve özveriliydi ki, yeni komşulardan İlker'e iş teklifi geldi,
"Matkabın var mı usta, bizim kornişlere de bir el atıversen?"
"hmm hanım bak bahçıvan (İlker'i kast ediyor) söyledi, 11 liraya döşeniyormuş bu çimler."
"ne zaman müsait olursun birader bizim bi tesisat işi vardı da..."
1...3...5.. duymazdan gelip konuyu geçiştirmekten sıkılan İlker'in,
"kendi evim beyefendi, kendi evimin taşlarını döşüyorum" cevabından sonra pot kırdığını anlayan yavrum komşum bu defa İlknur'u yakalayıp sohbet sırasında "eşiniz çok becerikli maşallah" demiş, bizimki de "yok o benim abim" diye düzeltince daha da bizim eve uğramadı kıyamam.
Beli bacakları tutulan muhterem kocam, pazar günü akşam saatlerinde aramıza katıldı.
Cümlemizin şaşkın bakışları arasında, o yorgunluğun üzerine cüceyle top koşturdu.
Baba olmak böyle bir şey olsa gerek...
ful enerjiymiş demek ki,ne güzel. hazır yakalamışken bir kaç işte sen yaptırsaydın ya..:))
YanıtlaSil