Bu hafta blogtan yana pek fukara geçti farkındayım. Yok Arca hastaydı yok izin kullandım derken 8 mart bile geçti gitti.
Dün "çalışmayan Yeliz'in bir günü" adlı simülasyon yaşandı. Sabahtan arkadaşla kahvaltı, sonra alışveriş, sonra uzun öğle yemeğini müteakip uzun kahve sohbeti, sonra mailler yazışmalar, derken kuaför, ardından Arca ile birkaç güzel saat ve son olarak İzmirli anneler grubunun vahşi gecesi.
Şu kadarını söyleyeyim, batmak istemiyorsak çalışmam lazım abicim! Benim her günüm bu tempoda geçse bittik biz.
Ben böyle söylüyorum ama benim çevremde bile kadına hala "ya n'olucak otur evinde kocan bakar" zihniyeti var yav inanılır gibi değil. Kadının evde oturma seçeneği varmış. Var tabii herkesin evde oturma seçeneği veya mecburiyeti var, ama erkeğin ne kadar varsa kadının da o kadar var. Neden bu kadın için daha uygulanabilir olsun? Senelerce okumuşsun, senelerce çalışmışsın ve daha da çalışabilirsin ama yoo sıkıldıysan, canın evde oturmak istiyorsa... Rahat ol yani toplum bunu sevecenlikle karşılar.
Çalışsın çalışmasın kadının bu topluma faydasını dün gece çok net gördüm abicim. Yüz kadar kadın en vahşi en vamp kostümleriyle (kimse gülmesin tema buydu, konsepti belirleyen Deniz'i vahşetle öpüyorum) Dünya Kadınlar gününü vur patlasın çal oynasın kutladı:) yani bu işin görünen yüzü tabii.
İşin aslı; tek ortak yönleri İzmirli ve anne olmak (dün geceye özel olarak bir de vamp olmak:) ) olan her yaştan yüz kadar kadın Ege Üniversitesi için çocuk diyaliz makinası alımına çok ciddi bir maddi gelir sağladı. Ve bu ne ilkti ne de son olacak. Ben de bu grubun bir parçası olmaktan gurur duydum naçizane...
Tabii ki gecenin çok özel karelerini paylaşmayacağım:) ama şu kadarını söyleyeyim garsonlar kime bakacağını şaşırdı, gözleri pörtledi gariplerin.
"Eh be kadın bir kare olsun kendi fotoğrafını koymaz mı insan?" Diyenleri kıracak değilim, lakin tatmin edebilir miyim? Hiç sanmıyorum. "Bu ne lan?" Demek serbest! Şöyle anlatayım ben geceye "vahşi jaguarın (hmm evet küçük siyah elbise) üzerine vahşice atlamış vahşi leopar" kostümü ile katıldım:))) abicim benim vahşetim bu kadar olur, beğenmeyen küçük oğluna almasın.
Bu fular ömrü hayatımın ilk ve muhtemelen son leopar desenli objesidir! Daha geçenlerde İlker'e "var ya hayatımda giymeyeceğim tek şey hayvan deseni bak bu kadar da büyük konuşuyorum" demiş iyi bok yemiştim. Gerçi yine giydim sayılmaz yav, o leopar şeysi sadece jaguara atlıyor artık ne edecekse jaguarı:))))
Not: geçen sene ne etmişim bir kadınlar günü yazısı patlatmış mıyım diye aranırken buldum, pek manidarmış. Okumayanlar için buraya tık.
Sen bu değilsin Yeliz özüne dön :)))) Valla hayırlara vesile olacaksa insan o leoparı koynuna bile alır... mı? alır alır :)
YanıtlaSil