21 Ağustos 2014 Perşembe

Nerede kalmıştık?

Yazdım kaçtım, sordum kaçtım gibi oldu değil mi? Değil!

İki gündür bilmiyorsunuz ne haldeyim:P Öncelikle NA hastaneye kaldırıldı, iki gün yoktu. Sonra İlkerin annesi dün ameliyat oldu. Bu arada Arca’nın okulunun tadilat olası gelmiş, yok İlker idare etti, yok annemler ilgilendi (onun da ayak hala tam iyileşmedi bu arada), yok ben izin aldım filan derken… Günler geçti.

Üstüne benim hatamın da bulunduğu korkunç bir sorun yaşadık işte. Hala da çözemedik. E rakiplerin bir departman ayırdığı görevi sen evde boş zamanlarında hobi niyetine yaparsan, hata yaparsın! Diyerek işverenime yükleyebilirim suçu ama hayır yapmayacağım, baştan sona bütün arşivi didik didik düzeltme projesi türettim kendime, cümlemize hayırlı olsun. Sabahtan beri pert olmuşum, zaten bu ağustos sıcağında boğazım da ağrıyor, ıhlamurumu içerken, şahsi maillerime bakayım dedim, abovvv…. Blog beni çağırıyor.


Bu arada bana blog öneren elleriniz dert görmesin, vakit buldukça ekliyorum listeye, harikasınız yav ne diyeyim : ) Aralarında bloglovinden ve sosyal medydanın diğer kanallarından takip ettiklerim var, ama bazıları benim için yepyeni heyecanlar oldu: )

Gelelim diri(!) fücudumun ağrılarının nasıl dindiğine…

Şimdi bacım fark ettin mi bilmiyorum ama bu yazın yeni trendi ne crossfit (onu yapmaya döt ister, herkesin harcı değil tabii!) ne pilates (Ebru Şallı parmak atmasaydı, daha sempatik gelebilirdi…) ne de bikini bilmemne egzersiz bilmemnesi…. Ki hepsini bulabilirsin instagramda. Ve özellikle celebritic hatunların hesaplarında. Bir süredir paparazzilerin ekmeğiyle oynandığını düşünüyorum. Zira az buçuk ünlü olan IG’de donunun rengine kadar sergileyecek neredeyse… E ünlülerin hayatını hayatımıza bir “takip et” tıkıyla katabildikten sonra kim magazin dergisi alır a dostlar? 

Yaz süresince bir çok trende tanıklık ettim ama hiçbiri bence tam anlamıyla trend değildi. Asıl trend YOGA!! Yeni bir şey değil, özellikle benim için hiç değil. Zira biliyorsun ne zaman başım sıkışsa yoga paklar beni. Stresle başa çıkamıyor muyum? YOGA! Dişlerimi sıkmaya mı başladım? YOGA! Dötüm başı büyüdü, cardio yapacak takatim yok mu? YOGA!

Bir yerde okumuştum, yoga felsefesi o kadar harika bir şey ki, insan neye ihtiyaç duyuyorsa o işe yarıyor. Yani stresinden arınmaya mı ihtiyacın var, Meditasyon baby! Ya da biraz sıkılaşmak, esnemek mi istiyorsun, tamam! Alkolden sigaradan kurtulman mı lazım, boku mu çıktı, bir tutam yoga verelim bebeğim.

Ama sanırım ig için yeni. Ya da millet yeni yeni trend haline getirip paylaşıyor.

Baktım bu yaz yoga matını kapan ormanda, yatak odasında, terasta, sahilde namaste….

Challange’lar, videolar aman yarabbiiii….

İşte bu birkaç haftadır belki de ig’de çok fazla gördüğüm için, bilemiyorum, iyice fark ettiğim sırt ve boyun ağrılarım için nasıl egzersizler yaparım diye düşünürken ilk aklıma gelen yoga oldu. Bir de şu önceki yazıdaki anlatılan egzersizlere alıcı gözle bakınca ve tatbik edince “hasss… oğlum bunlar aynı benim yoga hareketlerime benziyor lan” dedim, sonra da yoga terapi kitabı açtım! Tabii ki… Bu kitap öyle aman  aman şahane bir kitap değil. Yoganın şifa veren yönünü, sık görülen şikayetlere iyi gelecek hareketleri öneriyor, eyvallah!

Ben tamamen kendime özel bir program hazırladım. LAN, bilmeyen de fitness trainer, yogi üstat filan sanacak. Yok annem yok, öyle değil. Zaten evvelden yaptığım hareketlerden bir kolaj hazırladım kendime. Düzenli olarak yapıyorum sabahları. Evet gözlerin yaşardı biliyorum, benim de… Ama bu disiplini edinmek zorundasın, sporun, hareketin yoganın işe yaraması için düzenli yapma disiplinine dikkat etmelisin.

Güne daha yüzümü yıkamadan güneşe selam ile başlıyorum. Bildiğin (biliyon mu yoksa ben biliyorum diye herkes biliyor mu sanıyorum?) Sun salutation veya Surya Namaskar… Bu on iki duruş serisini minimum 6 maksimum on iki defa tekrarlayınca ısınmış oluyorsun zaten. Bundan sonrası neye ihtiyaç duyduğunla alakalı.
Aşağıda internetten bulduğum görseli ilave ediyorum, nandhi.com, sağ ol kardeş...


Ve yavaş yavaş artırmayla…

Mesela benim pörtleyen bir göbeğim var, mekik çekiyorum. Ama siz ig’deki mekik programlarını yapıyorum sanmayın canım, nerde 30’la başlayıp 150’ye çıkarabilmek nerde bendeniz? Pardon benyeliz (ıyyyy iğrenç espriyi hep yapmak istemiştim, insanın kendi blogu olunca işte böyle özgürce iğrençleşebiliyor:P)

Ben de bir zamanlar 100-120 mekiğe mekik demezdim. Ama o dümdüz ve kaslı bir karnın varsa yapabileceğin bir şey. Göbek sorunum var diyorsan öyle bir mücadele hayalperestlik bence.

Ben şahsen kendim, ilk gün on adetten yirmiye çıkardım ama Allah için yükselen bir ivmem var. Sonra sosyal medyada görmüşsünüzdür, plank diye bir hareket var. Ayol bişey değil o, bildiğin şınav çekmenin şınav çekmiyorkenki duruşu. Duracaksın öyle… Ben otuz saniye duruyorum.

Bir de squat var, hey yavrum hey… Çökme çömelme hareketi işte, ama derler ki taş gibi toton oluyormuş. 

Buna ancak çok vaktim olursa yelteniyorum, yoksa taşım zaten:P Yok yav yukarıdakileri yapınca genelde vakit kalmıyor. Aslında ideali, squatı da şöyle en az bir 30+30 olarak yapabilsem, üzerine de esneme hareketlerinden serpiştirsem tadından yenmeyecek ya… neyse…

Bunları doğru bir şekilde, doğru nefes alarak yapmak gerekiyor tabii. Benim severek takip ettiğim, ilham aldığım, kamçılayan yoga_girl , Laurasykora, thesquatgirl instagram hesapları var, bloglarına da ulaşabilirsiniz, ilgilenen incelesin, ilgilenmeyene lafım yok, yok yok var! 

Bak kültür fizik yap bacım, düzenli yap, hayatına hareketi sok ve çıkarma! Yoksa bel fıtığı, boyun fıtığı sırt ağrısı her türlü sakatlık çıkar başına. Her şeyin başı sağlık tamam ama aslında her şeyin başı güçlü kaslar… Hadi bana eyvallah çok bile kaldım.


8 yorum:

  1. Yoganın en sevdiğim yanı bireysel bir spor ( spor demek doğru mu bilemiyorum ama ) ve hareketler de zorlama olmaması.Kendi yoga kolajınız bence doğru olmuş.Bir ara tibet egzersizine başlamıştım ben internetten araştırın fırsatınız olduğunda.Ben ne yazık ki belli bir düzeni tutturmuştum ama araya minik bir seyahat girdi ve bitti :)) Unutmazsam bu akşam deneyip işe yarayan 1 aylık mekik ve squat programını gönderirim mail olarak.Gözünüz korkmasın öyle 30 dan başlayıp 200 lere çıkan programlardan değil.Çenem düştü kusuruma bakmayın :))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hmm tibet egzersizi, bakacağım. egzersizler de isimli filan oldu değil mi aynı diyetler gibi:)

      Sil
  2. Yoga hayatıma 96da 18 yaşımda girdi, psikoloğum, spor hocam, motivasyon gurum, beslenme uzmanım, herşeyim oldu, hamilelikte bile ara vermedim, yaşasın yoga diyorum ve son ddönemde moda oldu diye değil, gerçekten yıllardır yapıp da faydasını gördüğüm için bir de alkış ekliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hep haytımın bir parçası olmasını dilerdim ama bazen ara verdiğim oluyor yine de ne zaman ihtiyaç duysam hayatıma katabildiğim için mutluyum ve senin adına da çok sevndim.

      Sil
  3. Geçmiş olsun.NA kim?

    Ben hiç yoga yapmadım.Ama reformer pilates benim hayatımın sporu oldu.Daha dik duruyorum mesela.Vücudumun değiştiğini hissettim.Ama tabi delice pahalı bir spor.Yine de ekimde bir kampanya, pazarlık süreci vs den sonra yeniden başlamayı düşünüyorum.

    Yoga çok sıkıcı geliyor bir de kendi kendime spor yapacak motivasyonum yok maalesef.Bir hoca, bir arkadaş grubu lazım bana.Yorulunca bırakmamam için:))

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkürler. Ya işte en doğrusu kendine uygun olanı seçmek. Yoga sana hitap etmiyorsan, OK, sorun yok. Cross fit denesen mesela:)

      Sil
  4. bu yazi ilginizi cekebilir:
    http://www.radikal.com.tr/yazarlar/evrim_sumer/cocugun_adi_yok-1180147

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkürler. Bu konuda uzun uzun yazabilirim, şimdi vakit dar, detaya giremeyeceğim. sevgiler

      Sil