7 Ocak 2010 Perşembe

ondan bundan şundan...


Aylardır ilk defa iyi uyuduğumu hissettim.
Arca 10'a doğru yatıp 1 defa bile mıkırdamadan sabah 5'e kadar uyudu. Flash forwardı izleyemedik, kaydettik ama sonrasında Fringe ve geçen haftaki Grey's Anatomyi izleyebildik, kesilmeden:) Lipstick Jungle daki kadın başlamış, Yang in boyfriendine sarkacak galiba:) Biraz kitap okuyup uyumuşum, bi kalktım Arca mızıldıyor, saat 5! Kalkmış, oturmuş, oynamış, sıkılmış beni çağırmış. Uykusu açıldığı için yarım saat geri uyutamadım ama olsun gece uyudu ya:) kıçımı kaşıyorum, kulağımı çekip tahtaya vuruyorum, maşallah maşallah diyorum, artık nazara karşı ne önlem varsa topunu yapıyorum.

Uyku mutluluğunun sebebi bence aylardır çıkmayan diş. Evet 5. geldi, 6. yolda... Alt beklerken üstler çabuk davrandı.

Arca çok surat yapıyor bize, anlaşılması zor... İlker çok alınıyor, ben hiç takmıyorum, duyarsız mı oldum ne?? Bütün gün evde yokuz sendromu mu acaba? Ama sabah giderken hiç tınmıyor, konuşuyorum, ben gidiyorum işe ama akşam geleceğim. Ağlama tutturma yok. Bu iyi bişey tabii, demek ki Ümit abla ile mutlu, bu konuda içim rahat olmalı. Ama akşamları aynı kirazımın durumları, yapışık haldeyiz, basıyoruz yaygarayı. Ben de o uyuyuncaya kadar sadece onunla vakit geçiriyorum telafi etmeye çalışıyoruz, bakalım büyüdükçe neler gelecek başımıza.

Son zamanlarda kendimle ilgili tespitler yapıyorum, derin düşünce halleri...
Kitaptan yana risk almayı sevmiyorum ben bunu anladım. Şimdiye kadar hep tavsiye kitaplardan ilgimi çekenleri okudum galiba. Dönem dönem kitap manyaklığım oldu, orta sonda ders kitaplarıma romanları tercih ettiğimi hatırlıyorum, sonra liseyle birlikte kitap sevgisi yaz tatilleriyle ve Agatha Christy, Stephan King gibi yazarlarla sınırlandı. Üniversiteye geldiğimde kitapla hiç alakam olmadığı bir döneme girdim. Elvan bu eski dostla tekrar aramı yaptı. Onun kitaplarıyla yolculuğa devam ettim. Charles Bukowski, Kosinski, Murathan Mungan, Ahmet Altan, Kürşat Başar, Trevanien… Hala da sağda solda kim ne tavsiye eder kulak kabartırım. Galiba kitaplar konusunda pek önsezim yok, riskten uzak durmayı sadece bana sunulanın tadını çıkarmayı seviyorum.
Son dönemlerde okuduğum kitapları da hep birileri tavsiye etmiş, ben de not almışım.
Annelik Sanatını Hülya söylemişti, Huysuzun beğenerek okuduğu “Freuda ne yaptık da, çocuklarımız böyle oldu” yu ben de çok sevdim. Zerenin blogundaki kitapları mutlaka okunacaklar listesine alırım, Kirpinin zarafeti nefisti:) Hala okunmayı bekleyen birkaç kitap var Zerenden. Özgür annenin bahsettiği Özgürlüğün manifestosu kitaplıkta okunmayı bekliyor. Ama Idle parent’tan da bahsetmişti, yok bulamadım? Kirazımın tavsiye ettiği kitabın (akıllı bebekler akademisi) baskısı yok diye ilgili sayfaları kopyaladım. Güzel güzel:) Kitapları tavsiye eden kişilerle anar oldum:)
hatta işi abartıp sağda solda kitap okuyan birileri varsa, yamulup yumulup ne okuduğunu görmeye çalışıyorum... yada birinin evine gittim mi kitaplığının başında uzun dakikalar geçiriyorum. Evet var bende bi gariplik:)
Neyse şimdi çalışmam lazım, izin yaptık geçen hafta iş çok!!!

3 yorum:

  1. aman aman ne zamandır ugrayamamıstım. arca ne kadar buyumus boyle masallah... iyi seneler diliyorum.

    YanıtlaSil
  2. ya şu çocuğu bi ısıramadan büyüdü yahu. olmuyo böyle resimlerini sevmek. bi görüşelim artık :)))
    maşallah yelizcim. uykunuz için kırkbir kere maşallah. geçen nefinle ilgili vaktinde yazdığım mailleri okudum. CD'de saklamışım. tam 9-10 ay civarı biz de uykusuzluk sorunu yaşamışız. o dönemde bir çok arkadaşım da aynı şeyden şikayet etmiş.
    neyse şükür sizinki de geldi geçti.
    öpüyorum sizi çokkk...

    YanıtlaSil
  3. Arcam çok tatlı çıkmış çokkk

    YanıtlaSil