Bunu da mı görecektik? #80şükürvesilesi'nde flaş flaş!!

----Düzeltme ve özür: allahtan uzman kesilip ukalalık etmiyorum ha, vallaha adamın boyunun ölçüsünü verirler. Evet saçların buklelerini bozmadan kurutmasını sağlayan aparatın adı benim (artık neremden uydurduysam, herhalde kuaför vigo dedi, ben sağırım ya uydurdum biguli anladım) yazdığım gibi biguli değil vigo imiş. Tüm blog camiasından verdiğim bu yanlış bilgi için özür diliyor, utancımla yerin dibine geçiyorum...-----

---------------

Bunu söylediğime inanamıyorum ama saçlarım, saçlarıma şükürler olsun.(31)

İnanamıyorum çünkü çok değil birkaç sene evvel “saçlarımdan nefret ettiğimi söylemiş miydim?” diye sormuş, bonus kafamdan şikayet etmiştim. 

Orada yazılanlar doğru, envai çeşit saç şekillendiricisine ciddi bir yatırım yaptım ben. Komik hallerim var, bakınız aşağıda:)

Saçlarımı ancak ve ancak fönlü iken beğeniyor, en kötü ihtimalle bigudilerle sarıyordum. Bunda muhteremin düz saç takıntısının etkisi ne kadar büyüktü bilemiyorum ama sanırım çok değil zira şu an kendisinin zevklerini bir tarafıma sallamıyorum!

Galiba o yıllar moda öyleydi. Geçen kuaför söyledi, artık hareketli saçlar modaymış. Peki. Halbuki benim moda ile trend ile işim olmaz. İlelebet fönlü kalacağıma inandığım bir yöntem olsaydı, emin ol denerdim, çünkü düz saç seviyordum. Her kendinde olmayanı seven kadın gibiydim.

En ufak bir nemden kabarmayan saçlar istiyordum, kolay şekil alan, duştan çıktıktan sonra zilyon tane işlem görmek zorunda olmayan saçlar... Çok mu şey istiyordum?

Olmadı. 

Sonra bir gün benden kıvırcık olmasın komşum Aslı'nın saçlarını kestirdiğini gördüm, şok şok şok! Ama var ya nasıl da yakışmıştı... Yapar mıyım olur mu derken oldu. Önce yemedi omuz hizasında küt kesildi. Sonra önler uzun bırakılıp arkalar iyice kısaltıldı, bir ara asimetrik gitti. Şimdi arka kısa ön simetrik uzun.

Son birkaç yıldır böyle. Böyle devam etmesinin en önemli sebebi de çevrem ve sosyal medyadan tanıdığım arkadaşlar. Kaç tane "saçlarınıza bayılıyorum" kaç tane "gittim bak seninki gibi kestirdim" diyen, kaç tane "hangi ürünü kullanıyorsunuz" diyen soran oldu vallahi sayamadım. Hatta birine kuaförümün adını verdim, inanılır gibi değil ama insanlar cidden beğeniyor. 

Soldaki kısa kıvırcık 2014 - Sağdaki uzun düz 2008

Bakma ben de beğeniyorum. Ama benim beğenme kriterlerim görsellikle sınırlı değil. Ben saçın kullanışlı olup olmadığına bakarım. Bak sana da anlatayım. Duştan sonra özel bir bakım kremi (serum sanırım kuaför kakalamıştı, ama haftada bir kullanıyorum), sonra saçlarımı tarayıp Taft'ın mavi renkli köpüğünden az miktar kullanıyorum. En sonunda ise biguli denen o saç kurutma makinesi kafasını takıp saçları kurutuyorum. Bu kadar!