10 Ekim 2011 Pazartesi

Çocuk nasıl konuşturulur?

"Evet çocuğu bir sorgu odasına alırsınız, tepesinde çıplak bir ampul, “Konuş!” dersiniz ve o zamana kadar tek kelime etmemiş çocuğunuz bir anda konuşmaya başlar!"

Buradaki yorumunda ;
"Sizi Arcanın doğumundan itibaren takip ediyorum.Benimde bir oğlum var 2 ay sonra 3 yaşına girecek. Ama hala tam olarak konuşamıyor.Baba bak kamyon gibi cümlelere başladı gerçi ama o kadar.Size ve tüm blog annelerine (aralarında çocukları geç konuşmuş olanlar varsa özellikle onlara) sormak istiyorum.Çocuğunuzu konuşturmak için bir anne olarak neler yaptınız.Lütfen bu konuda herkes biz yazı yazabilirmi?Sizin yazdıklarınızla alakalı olmadı ama.Gerçekten bu bilgilere benim ve oğlumun ihtiyacı var.Teşekkür ederim.... " diyen sevgili Özge'ye işte aynen bu cümleyi kurup neşelendirmek isterdim.


ya da;
“Çok kitap okuduk, öyle ki bazı günler üç dört saat okuduğumuz oluyordu, öyle ki Arca artık kitaplarda yaşamaya başlamıştı, Bebek ayı gibi bam diye düşüyor, Noel baba gibi sıkışıyordu… O kadar korktum ki uzman bir arkadaşıma bile danıştım. Konuşma arifesi diye özetlemişti.
......
Çok konuştuk, normal insan gibi konuştuk. Ümit abla hiç susmadı, biz ise zaten Allah vergisi gevezeydik.
.......
Asla televizyon izletmedik, nöronlarına gözümüz gibi baktık.”


gibi son derece bilmiş biraz da böbürlenmiş cevaplar sıralayabilmek isterdim.

Ama hayır… hem hepsi hem hiç biri. Evet Arca 18-24 ay arası telaffuz edebildiği kelime sayısını 50 adedin üzerine çıkarmıştı ama asıl önemlisi ve üzücü gerçek şu ki, Arca fiziksel hareketlerinin son derece kısıtlandığı hastane günlerinde cümle ve paragraflara geçebildi. Üstelik işte tam da o günlerde televizyondan bucak bucak kaçırdığımız çocuğumuzu DVD’nin önüne günde üç defa birer saatten oturtuyorduk. Malum damardan ilaç saatleri… ve o gözümüz gibi baktığımız nöronları birer birer elimize alıyorduk. Demek ki televizyon da öyle aman aman konuşmayı öldürücü bir aktivite değilmiş, değil mi? Üstelik nice aileler var bol bol konuşan, bol bol kitap okuyan, çocuğunu katiyen TV karşısına oturtmayan yine de normalden daha geç konuşabiliyor çocuklar.

Uzman değilim, sadece o dönem okuduğum “iki yaşındaki çocuğunuz büyürken” isimli kitaptan çok faydalandığımı hatırlıyorum, konuşmaya başlayan dönemdeki çocuğunuza nasıl davranmak gerektiği ile ilgili güzel öneriler vardı. Empati kurma konusunda çok yardımcı oluyor. Hatta bu kitaptan burada ve burada bahsetmiştim ve hatta burada ve unutmadan burada... aman tanrım bu kitabı sanırım pek seviyorum : )

Son olarak Özge’nin yorumuna cevapta bahsettiğim gibi ablamın kızı üç buçuk yaşında konuşmaya başlamıştı. Pek çoklarına göre epey geç. Açıkçası biz yakın çevresi olarak Duru’nun ne demek istediğini gayet iyi anlıyorduk, dolayısı ile bunun bir sorun olduğu hiç aklımıza gelmemişti. Duru tuvalet iletişimi konusunda da başarılıydı, tam üç yaşında kısa sürede alışkanlık edinmişti. Zehir gibi bir veletti kendisi. Üç yaşını üç ay geçe anaokuluna başladığında etraftaki hiç kimseye derdini anlatamadı. Öyle ki bir süre sonra öğretmeni ablama Duru’yu terapiye götürmesini tavsiye etti. Ailecek dumur olduk. Bizim çocuğumuz sorunlu muydu? (Bizim diyorum çünkü o zamanlar ailenin tek torunu olduğu için hepimizin çocuğu gibiydi) Terapide kendini ifade edemediğini söylediklerinde de bir süre kabul etmekte zorlandık. Ablam bu süreçte ters giden bir şeyler olduğunu düşünmüştü, başka bir uzmanı daha dinledi ve sonunda kendi haline bıraktı Duru’yu. Okula her gün gitmeye devam etti ve takip eden birkaç ay içinde Duru “bi sus çişe gideyim” dedirtesiye kadar konuşmaya, hiç susmamaya başladı.

Biz o zamanlar İstanbul'da yaşıyorduk, ablamla sık sık telefonda konuşup özeleştiri yaptığımızı hatırlıyorum, acayip üzülmüştük. Çok iyi hatırlamadığım için detayları ablama sordum. Duru’ya iyi gelen faktörün yaşıtları ile bir arada zaman geçirmesi olduğunu söyledi. Okul Duru’ya çok yaramıştı. Bir anda sanki yıllardır konuşabiliyormuş gibi konuşmaya başlamıştı.

Duru'nun o günlerden bir fotoğrafı... Arca ile fiziksel olarak taban tabana zıt bir yeğenim var:)

Sevgili Özge, benden bu konuda fikir verebilecek başka bloggerlar olup olmadığını da sormuştu. Spontane bir mim fikri çıktı buradan. Aklıma ilk gelen arkadaşlarımı mimlemek istiyorum, umarım vakit bulup çocuklarının hızlıca konuşabilmesi için özel bazı uygulamaları oldu mu bahsedebilirler.

Öncelikle sadece anne, uzman bir görüş de alabiliriz kendisinden, yeni anneliğinin heyecanından fırsat bulabilirse : ) çok sevinirim.

Sevgili Nehir, özellikle uzmanlardan derlediği bilgilerle bloğunda çok güzel konular paylaşıyor. Ada’nın da çok küçük aylarda konuştuğunu biliyorum.

Aylin’i de Nurturia’dan takip ettiğim kadarıyla inanılmaz güzel konuşuyor, canım arkadaşım Özge, (yine bloğu ihmal ediyorsun ama :P) sen de sırlarını paylaşırsan çok sevinirim.

1 yorum:

  1. Teşekkürler , bir anne olarak kendimi sorguluyordum uzun zamandır.Ama şöylede bir gerçek var , ben diğer hem cinslerimin aksine çok konuşmayan yani , hatta çok az konuşan biriyimdir.Eşimde öyledir , genelde sessiz kitap okumayı sever.Ama ben şimdi kendimi aşmaya ve bol bol konuşmaya çalışıyorum.Ve çocuğuma faydalı olabbilecek her türlü öneriyi öğrenmek istiyorum.Size de bunun için yazdım . İlgilendiniz çok teşekkür ederim size ve diğer blogerlara.

    YanıtlaSil