Susurluk'a varmadan polisi arayıp durumu öğrendiğimiz iyi oldu. Sonra bir otel bulup telefon etmemiz ve rezervasyon yaptırmamız da iyi oldu. Ama öncesinde çoluk çocuk tüm enerjimizi birleştirip dua etmemiz çok daha iyi oldu. Fakat dua sıralamasını iyi yapmamışız. İlker ile Tufan yolun tıkanmasından istifade edip zincir takmaya çalıştı. Tahmin edileceği üzere biri hiç denememiş biri de en son on sene önce zincir takmış iki koca, oldukça uzun bir uğraş verdiler. Bu arada biz arkada yollar açılsın diye tüm enerjimizi birleştirmekteydik. Lakin evvela zincirin takılması için dua edeymişiz iyiymiş, millet arkamıza dizildi bizim yüzümüzden.
Neyse ki tam zamanında Balıkesir'e geri dönmüşüz. Karşı caddede oteli görüyoruz, fakat varamıyoruz bir türlü, yol çalışması varmış, kabus gibi. Dön dolaş bulduk kapıyı. Önce oda ücretine mırın kırın etmiştik, sonra baktık otel iyi, sesimizi çıkarmadık, üstüne daha vermeye razı gelirdik. Zira tırstık. Otelin yılbaşı eğlencesinde hatun düşürmüş gençler resepsiyonda sıra olmuş oda ayarlamaya çalışıyordu. Bizim odaları bu sarhoşlara verecekler diye aklımız çıktı. Neyse ki yoldan yana yüzümüzü güldürmeyen kader, otelde kalabilmemizi uygun görmüştü. Gece yarısı olmadan odalarımıza yerleştik ve giyinip sarınıp soluğu dışarıda aldık. Arca kartopu yapmayı beceremediği için biraz arıza çıkardı, her gördüğü kar yığınına tekme atmak suretiyle tepemi attırdı ama neyse anlayış göstermeye çalıştık, çocuk hayatında ilk defa bu kadar kar görüyor yav, ben bile koca kadın yerlerde yuvarlanmak istiyorum.
Gazoz kapağını çakmak ile açanı görmüştüm ama şişe mantarını çay kaşığı ile açanı ilk defa görüyordum, vahşi hayatın zorluklarına karşı içindeki MacGyver'ı çıkaran Tufan, sen çok yaşa e mi:)
Gecenin bir vakti kuduran Arca tepetaklak gelip süt dişlerinden birini zamansızca düşürünce, fazlaca kanadı, beni tabii ki kan tuttu ama bayılmadan geceyi atlattık.
Son yılların en keyifli, en gergin, en eğlenceli ve içinde bulunduğumuz koşullar dikkate alındığında en şanslı yılbaşı gecesiydi. (Hayır, piyangodan hiçbir şey kazanmadık, kanımca kader, iyi bir otelde keyifle geçirilen bir yılbaşının kafi geleceğini düşünmüştü, otel parasını çıkaramadık maalesef:( )
Kısa tatilin devamı şahane geçti. Bursa karlar altındaydı. Uludağ'a çıktık, sucuk ekmek şarap:) Ve akşam Urfalı eniştemiz bize bir çiğ köfte yaptı, aman yarabbim kendinden geçersin. Bize o dükkanlarda etsiz çiğ köfte diye sattıkları şey var ya, ağlasın o ağlasın.
Olma valla yayınla gitsin biz anlarız. Tıklıyorum canım ben reklamlara.
YanıtlaSilhay allah razı olsun:)
SilCift sene de olsa, iyi gecer umarim. Mutlu yillar!
YanıtlaSilanam çift seneler kötü mü yav? sana da mutlu kutlu yıllar olsun:)
SilSen hep bizi gulduruyorsun Yeliz. Allah'da sizi cok fazla surundurmeden guldurmus netekim. Arca'yi da operim. O ilk kez yaptigi bir isi illa isin profesyoneli gibi yapamayinca hirs hirs yapan erkek cocuklardan bende de var. Yeni yilin kutlu olsun.
YanıtlaSilSizlerin de yeni yılı kutlu olsun pratik annem:) o hırslı bıdığı da ayrıca öperim:)
SilTikliyorum ben ona buna buraya gelince. bazen ilginc seyler de oluyor ha Yeliz :)
YanıtlaSilYeni yiliniz kutlu olsun!
Inanalim cok guzel bir sene bizi bekliyor :)
evet nedense benim de içimde bir sevgi kelebeği kanat çırpıyor, allah hayır etsin:)
Silsenin şu bisiklet alcam postundan beri sayfandaki reklamları her girişimde tıklıyorum. yani artık bi tur verirsin bisikleti, söz sadece sizin sokakta bincem:)))))) Arkadaşın Zeynebi çok tuttum. o ne öyle ya, michelin yıldızlı restoran menüsü gibi:)))) Allah bize yollarda böyle arkadaşlarla kalmak nasip etsin, amiiinnn:)))) İyi seneler Yeliz. Neşe dolu bir 2016 olsun
YanıtlaSilÇenebaz
hahahh aldım vallahi sayenizde aldım, allah razı olsun. Vermem mi veririm tabii ki:)
Silzeynep candır ya. geçen yaz arca annemlerle yazlıkta, ablamlar yok, ilkerle geç kaldık, karnımız acıktı, aklımıza ilk zeynep geldi, bunun evde şimdi yemek vardır, arasak mı dedik:)))