5 Şubat 2016 Cuma

Kendini değerli hissetmek

Çocuklarımıza vereceğimiz en önemli şey nedir?
Koşulsuz ve sınırsız sevgi?
Sıcak huzurlu bir yuva?

Tabii ki hepsi ama hepsinden değerlisi “değer”. Evet, değer vermeliyiz. Kendisinin değerli olduğunu hissettirmeliyiz ki kendisini sevsin. Yetişkinliğinde de kendisini seven bir birey olsun. İnsan kendisini severse, kendi kaderini eline alacak cesareti bulur. Cesaret ise, körü körüne korkusuzluk değildir. Cahiller ve ahmaklar korkusuz olur, cesur insanlar ise korkularına rağmen eyleme geçerler. Cesaret, korkulara rağmen eyleme geçebilmektir.

Bu aralar çok fazla kişisel gelişim kitabı okuduğum belli oluyor mu? İhtiyacım varsa demek…

Son zamanlarda “değer” meselesini çok sorguluyorum. Sanırım ben kendimi fazla değerli hissetmiyorum. Öyle olsa hesapçı davranmaz, değerimi hissedeceğim yerlere yol alma cesaretini gösterirdim. Ne yapmalı bilmiyorum belki de oturup günde yüz kere “ben çok değerliyim” yazmalı. Hayır, işe yarayacağını bilsem hiç durmam şimdi başlarım. Bu riske girmekten daha kolay. Risk dediğin şey sadece kendinle ilgili olduğunda insan pek çok şeyi göze alabiliyor. Peki ya girdiğin riskler yakınlarını etkileyecekse? Bu durumda yakınlarını kendinden daha değerli görüyorsun anlamına geliyor. Sen kendinden başka bireyleri kendinden daha değerli görüyorsan, başkalarının sana vermediğini düşündüğün değeri sorgulamak da nesi?

Nasıl ama kafayı yedirtiyorum değil mi?

Bu hafta iki gün İstanbulda departman toplantısıyla geçti. Akşam da bir balıkçıda - bence tamamen iyi niyetle çalışanların motivasyonu için - bir yemek verildi. Aslında oldukça eğlenceliydi. Benim çok sevdiğim ve aramızdan ayrılacağına çok üzüldüğüm arkadaşımız için bir veda yemeği gibi oldu. Keyifliydi. Fakat bazen zihnim ortamın dışına çıkıyor ve sanki ölmüşüm de (tövbe tövbe) ruhum göğe yükselmiş ve oradan bedenimle diğerlerini seyrediyormuşum gibi geliyor. İşte o zaman kendimi oyunun çok dışında görüyorum. Tüm olan bitenin, tüm olayın dışında. İşte o zaman her şey bana çok komik ve manasız geliyor. Sanırım böyle iş yemeklerinde daha çok rakı içmeliyim, ayık kafa fazla sorguluyor, karaciğere iyi, psikolojiye değil!

Ne demiş Murathan Mungan?

Ya dışındasındır çemberin 
ya da içinde yer alacaksın.. 
Kendin içindeyken,kafan dışındaysa 
Çaresi yok kardeşim 
her akşam böyle içip kederlenip 
Mutsuz olacaksın 
Meyhane masalarında kahrolacaksın.. 

Şiirlerle şarkılarla kendini avutacaksın 
Ya dışındasındır çemberin 
ya da içinde yer alacaksın.. 




5 yorum:

  1. 1) istifa etsen en kotu ne olur? maddi olarak kac ay idare edersiniz (kira, telefon, yiyecek etc.)? Bi hesapla, durum o kadar kotu degildir eminim. Idare edersiniz. kablosuz televizyonsuz falan yasaniyor. merak etmeyin. evde yemek de yaparsin, ucuz alisveris filan bulunur bi caresi.

    2) hikaye yazmak, cocuk kitaplari falan iyi de senin para da kazanman lazim :)

    3) Boyle elinde degnek olsa, hangi isi kurarsin (yeter artik sirket muhabbetleri, gec bunlari:)?

    4) kac para lazim boyle bi is icin? Fizibilite seysi/business plan yapmisligin var mi? (yoksa yardima ihtiyacin var mi:)

    5) Eee baska ne lazim?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 1. İstifa etmek gibi bi niyetim yok:)
      2. O yazarlık olayı tamamen yan bir iş düşüncesi yani yazarlıktan para kazanmak gibi bir planım yok allahtan:)
      3. Galiba öyle bir iş düşüncem de yok adsızım:) o ciddi farklı bir motivasyon
      Yani kısacası benim kendimle ilgili düşüncelerimin aslında işle çok da ilgisi yok adsız arkadaşım. Bazen sıkılıyor insan bazen öylesine iç döküyor :) önerilerin için çok teşekkür ederim:)

      Sil
  2. Artik benim sana yazmam lazim ama inan vakit bulup kafayi toplayamiyorum. Ulan cumlesii cumlesine mi ayni sorularin icinde olunur? :-) Ama ben hayatta kafa goz yaracak risk almaya inanmiyorum. Baskalarina karsi olan sorumluluklarini onemsemek onlari kendinden degerli goruyorsun demek degil, cunku sen ve sevdiklerin birsiniz. Onlari kendinden ayri tutmak sana keyif degil sadece daha fazla sikinti verir. Ama cemberin en merkezinde dururken de iyi ve degerli hissetmek mumkun, o his dis dunyadan cok bagimsiz birsey. Sadece vaktiyle yanlis baglanmis noronlari tekrar "wire" etmek gerekiyor ve bunu yapmanin inan bana teknikleri ve yollari var. Dis gercekligi degistirmeye calismadan, cunku degistirebilecegin tek sey sadece kendin. Sen degisirsen dunya degisir. Bu cumle bu vidyo'dan, benim icimi isitmisti zamaninda https://www.youtube.com/watch?v=XQnom-skTFg Gerisi mailde gelsin artik :) BB

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok haklısın optimum bir orta yol bulduğumda gerçek anlamda huzura ereceğim. Ve evet kendimi değiştirmekle dönüştürmekle başlamam lazım ki aslında başlıyorum sanırım:)

      Sil
  3. Sen benim icin gercekten ama gercekten cok degerlisin. Iyi Ki varsin.

    YanıtlaSil