Ayfer Tunç’la Kapak Kızı sayesinde tanıştım. Hangisi önce okunmalıydı? Yeşil Peri Gecesi mi? İyice araştırmış, Kapak Kızı ile başlamıştım. Ve…
Ayfer Tunç bir anda “ne yazsa okurum” statüsüne ulaştı hatta “ne okusam” diye soranlara “mutlaka” statüsüne ve hatta “kitapları iki defa okunacak lezzettedir” mertebesine kadar erişti.
Osman’la…
Açık konuşayım Osman, diğer Ayfer Tunç kitaplarından daha farklı. Serinin ilk iki kitabındaki edebi lezzeti vermedi. Kimi zaman söyleşileri, kimi zaman Osman’ın defterlerini okuduğumuz için normal aslında.
Diğer taraftan sürükleyici, bir sonraki sayfa ve sonraki derken elinden bırakamıyorsun.
Osman gerizekalısına hem kızıyor hem acıyor hem gıcık oluyor hem de nefret ediyorsun Osman’dan. Salak! Dibin dibi!
Kapak Kızı’nı Osman’dan önce tekrar okumuştum - ki bence gerek yokmuş- Yeşil Peri Gecesini ise sonrasında okudum - benim gibi hatırlamıyorsanız mutlaka okuyun- . Aynı olayları, bir Şebnem’den bir Osman’dan bir de Osman’ı hiç tanıyamamış tanıdıklarından okuyorsunuz, yazar pencere açmıyor da, panoramik bir analiz sunuyor, fonda 90’lar, fonda 2000 sonrası…
Üçlemenin üçü de birbirinden başka tarzda ama hepsi iyi, lakin favorim, tüm melankolikliğine rağmen, tüm karakter tutarsızlığına rağmen Yeşil Peri Gecesi.
Osman’da hikaye sanki bitmemiş, sanki yarım kalmış. Sanki seriye bir tane daha kitap eklenecek gibi… peki ama kim?
Ayfer Tunç ile senin sayende tanıştım ve evet okuduğum her kitabı harikaydı. Yorumunu aklıma kaydettim. Bakalım ne zaman okurum bu kitabı.
YanıtlaSilSevgiler.