Yılın bu zamanlarını çok seviyorum. Her ne kadar an itibariyle hastalıktan kafamı kaldıramasam da seviyorum. O kadar kötüydüm ki, yılbaşına...

Bu defa ben! Gözümü açamıyorum yeminle pert oldum! Ama son nefesimi vermeden iki satır yazacağım. Ne lan bu memleketin hali? Kokuşmuşlu...

A: Anneannemi çok seviyorum Y: Anneanneler çok sevilir. A: Hayır ondan değil. Hep istediklerimi yapıyor. Y: Ne yapıyor mesela?

Eveeett nerede kalmıştık? Yavrucuğum senin bu anan son bir senedir salaklıklarını yazmıyorsa, bittiğinden değil evladım, satır aralarınd...

Esnaf lokan tasına giden harbi adamsın Köfteyi pul bibere en çok banansın Plazada real genius, sokakta yamansın Zekanla bizi yak #beyazyakal...

Şu sol taraftaki Goodreads şeysini ihmal etmiş değilim. Hatırı sayılır bir süredir “Büyücü” isimli kitabı okuyordum. (Yazar: John Fowles Ay...

Bir şeyin olacağı varsa oluyor. Nitekim onca aksiliğe ve aceleye rağmen Bratislava’ya sorunsuz gittim, inanılır gibi değildi. Vize çıkmasın...

A: aa annem bişey oldu ağaca Y: noldu A: yanıp sönüyor ışıklar Y: evet ayarını değiştirdim

Der özlü sözün dibine vururum. Ama yok hayır, ben böyle kısa cümlelerle vurabilseydim, twitter fenomeni olurdum. Blog dediğin kısa olmuyo...

Tarih yazmak üzereyim. Eğer 3 gün içinde vize çıkarsa tarih yazacağım, sonra da ekmekte soğan çorbamı yudumlarken Bratislava’dan bir post...

Pazar günü, miskinlik diz boyu. Al şu çocuğu bir etkinliğe götür bir faaliyet bir sanatsal aktivite değil mi ya? Yok! Yaymış oturuyoruz. İl...

Arca artık hezimete uğratmanın ne anlama geldiğini biliyor. Sık sık ana babasının ve hatta bu oyun kartlarını kendisine hediye eden Nadire ...

“Bir kitap okudum hayatım değişti” klişesiyle bir girizgâh yapmak pek yerinde bir tercih olmayacak. Zira “Nietzsche ağladığında” daha çok ke...

Kalmış 4. İzleyici sayısının 499 olmasına diyorum, 4 kişi kalmış. Sonra bırakacağım bu blog işini, 500’ü beklemeyeceğim… Dermişim puhahah...

Bu aralar… Yorgunum ve uykum var. Bir an enerjinin zirvesindeyim, bir bakmışsın sürünüyor bedenim. Öyle bir hal. İstanbul seyahatlerinin ...

Çok okuyoruz ya hani, işte ana-baba eğitim kitapları, uzmanlar filan… Az çok yaşının gereklerini öğreniyoruz bir şekilde. Allah biliyor ya ...

“Biraz samimi bir adam yani ben şimdi n’apabilirim?!... Aşkım aşkım neden konuşmuyorsun ay ben burada telefonu kaybettim sandım elim ayağım...

Yağmur, sabah İzmirlilerin başına geleni isimlendirmek için hafif kalıyor. İlker metro durağına gidebilmem için taksi çağırmayı önerdi, düş...

Arcanın odasındayız, İlker arcaya madaj yapıyor sohbet ediyoruz.  A: annem sen çok gevezesin Y: sen geveze ne demek biliyor musun ...

Dumur diyalog günü yapacaktım bugünü. Akşamdan yazmıştım son muhabbetleri, ofisten çıkmadan yayınlarım dediydim. Neyse hadi vakit var elm...