Bebeklerin ve çocukların
bir rutine sahip olmasını önemsiyorum. Çünkü onlar bir sonraki adımı bilmenin
güvenliği içinde hissediyorlar kendilerini.
Arca bebekken, özellikle
uykusunun düzenli olmasına kafayı takmıştık. Tabii ki yemesi içmesi sıçması
gazı boku püsürü hepsine taktık da en bi’ çok bu uyku. Benim gibi uyumayı pek
sevmeyen bir insan bile o uykusuzluğa isyan etmişti. Arca el kadar bebeyken Tracy’nin
yatır kaldır yöntemiyle bir güzel kendi kendine uykuya dalmayı öğretmiştik ya
da öğrenilmiş çaresizliği o yaşta kavratmıştık. Neyse vicdan micdan oralara
girmeyeceğim.
Biz o kadar uğraştık da
çocuğa uyku eğitimi verdik ya, elimizde patladı.
Arca iki yaşına
bastığının ertesi günü hastaneye yatırıldı, ben de tabii ki.
Hastane o yaşta (bence
her yaşta) bir çocuk için ciddi bir travma ve annesi olarak her saniye yanında
olman gerekiyor, uyurken bile… Geceleri bizimle kalan refakatçilerin
yalancısıyım, Arca gecenin bir vakti uyanıp el yordamıyla beni arar, yüzümü
yanaklarımı yoklar, iyice koynuma sokulup tekrar uykuya dalarmış. İşte o
günlerden kalma bir rutinle ben hala Arca ile uykuya gidiyorum.
Evet Arca’nın yatağı ayrı
ve evet o yatakta yatmak hiç rahat değil ve uyuyakalsam bile mutlaka kendi
yatağıma geçiyorum ve elbette Arca gece sabah ne zaman isterse bizim yatağımıza
gelebilir…
Yıllardır bu süregelen
alışkanlığımızdan hiç de şikayetçi değilim, hatta günün en mutlu dakikaları
uyku rutininden (diş fırçalama, tuvalet, kitap seçme) hemen sonra Arca’nın yatağındaki
sohbet zamanı… Günü değerlendirmeler, ufak tefek masajlar, kitap okuma ve
birbirimize kocaman sarılma…
Ecnebi filmlerdeki gibi,
kitabımızı okuduk, ışığı söndürüp kapısını kapattık yok yani bizde. Eskiden
olsa yani o yatır kaldır metotlarını denediğimiz aylarda olsa, bu romantik
sahneye gıpta edebilirdim ama hastane zamanlarından beri hiç gözüm yok. Gün
içinde işlerim varken ilgilenemediğim her dakikanın acısını işte o uyku öncesi
rutininde çıkarıyoruz. Zaten adamı bir sabah görüyorum, bir iki saat de akşam,
zaten deli gibi özlüyorum, kimse kusura bakmasın hayat çok kısa ve birlikte
geçirdiğimiz anlar hiç yetmiyor.
Hem yakında beni yanından
şutlamayacağı ne malum?
gece uyanıyorsun ve yanında huzurla uyuyan bir melek surat. bundan daha tatlı bir şey var mı?Biz de uzunca bir süre birlikte yattık. Çok da iyi etmişiz. Şimdi biz evdeyiz ama o çalışıyor. Kişiler değişti ama döngü yine aynı. Sabah biraz akşam 1-2 saat görüşebiliyoruz.Velhasıl bu güzel günlerin tadını çıkar. Bol bol öp kokla oyna
YanıtlaSilÇenebaz
İlk fotoğrafın hastane ortamında çekildiğini görmezsek, ne tatlı bir fotoğraf :)
YanıtlaSilUyku konusunda ben de oldukça dertliydim ama sanırım artık sorgulamayı ve kurcalamayı bıraktım.
SAğlığına odaklanıp mutlu olmaya çalışıyorum, elimdeki bu çünkü :)
Sevgiler
Tamda bizim durumumuz :) 22 aylik ama hala koyun koyuna uyuyoruz, sarmas, koklas. Birakin aglasin tarzi yaklasimlar asla bize uygun olmadigi icin biz daha ilk bastan zaten koyverdik durumu :) Hic kasmaya, birbirimizi uzmeye gerek yok dedik, boylesi bize daha uygun. Evet zor oluyor tepemize cikiyor falan gece ama dedigin gibi Yeliz hayat kisa, keyfini cikaralim. Her cocuk kitaba uygun buyumek zorunda degil ayrica.
YanıtlaSil2 gün önce 4 yaşına giren kızımla hala koyun koyuna, sırtsırta sarmaş dolaş yatıyorum. Yok psikolojisi bozulur hala mı beraber yatıyosunuz vs laflarına takmadan duymadan seviyorum kızımla hatta arada 14 yaşındaki kızımda geliyor yanımıza kızlar gecesi yapıyoruz ben mutlu onlar mutlu
YanıtlaSilYeliz ben de en çok o uyku öncesi sohbeti, muhabbeti seviyorum.Galiba o yüzden uyku konusunda katı kurallarım yok.Ama başlarda vardı belki o ilk öğretiler işe yaradı şimdi her türlü uyur,sıkıntı yok da dediğin gibi zaten az görüyoruz,kokusunu duya duya uyutmak gibisi var mı.Hatta bazen uyuturken uyumak gibisi.Ama bazen de dengesiz kişiliğim çıkıyor ortaya uyuyorum ben de diye söylenip bu ne diyorum,o yüzden bir gece anne ile bir gece baba ile uyuyor sıpa.
YanıtlaSilBen uyku konusunda hatta bir çok konuda hiç öyle "mikkemmel anne" olamadım arkadaş..Benim bücürüm 2 yaşına gelene kadar koynumda yattı,ayıramadık bi türlü yatağını,çok denedik olmayınca koyverdik, sonuçta 20 yaşına kadar benimle yatacak hali yok değil mi? Şu anda 1. sınıfa gidiyor ve ben de her gece oğlumla uyumaya gidip o yuyuduktan sonra yatağıma geçiyorum,üstelik bunu bayıla bayıla yapıyorum.Ama gece kendi yatağına yatırdığım çocuk ne hikmetse(!) her sabah bizim yatağımızda uyanıyor,ne yapayım yani ben de kıyamayıp alıyorum yine koynuma,sarılıp öpüşe koklaşa uyuyoruz işte ne güzel..Durumdan sadece bizim evin muhteremi şikayetçi olsa da oğlum ve ben oy çokluğuyla kazanıyoruz :)
YanıtlaSilgece uyanıp hoop çocukların odasına kaymışlığım çoktur.. Akşam yatma rutini ikisine ayrı ayrı sarıl op konus uyut seklinde yasanıyor zaten, gece de ben gitmezsem onlar geliyor sabaha karsı :) Hıc de şikayetçi değilim. 7 yaşındakinin yakındır bana posta koyması, başladı bile opme beni, sarılma demeye.. O yuzden 'yumul yumulabildiğin kadar' çizgisinden hiiç uzaklasmıyorum:))
YanıtlaSilNil artık sabaha kadar derin uyuyor.(4 yaşında) top patlasa duymaz halde. Son1 aydır yatağında kendi kendine uyımuş çocuğu gecenin bir yarısı kucaklayıp kendi yatağımıza taşıyorum. O kadar özlüyorum ki onu. Hayat kısacık ve kendi yatağında kendi uyusun bana göre değil. Zaman su misali, ne kadar çok koklasam onu kar kardır diye düşünüyorum.
YanıtlaSiloğlum Bartu 9 yaşında halen daha da aynı durumdayız ben/biz, bir gece babası bir gece ben, kitap okuruz,sarılırız,dualar okuruz,öpüşürüz,koklaşırız,günün kritiğini yaparız,hayallerimizden ve planlarımızdan bahsederiz vs vs bu durumdan hiç mi hiç şikayetçi değiliz bilakis dediğiniz gibi yarın birgün bugünleri/geceleri mumla arayacağız zaman hızla akıp gidiyor mutlu aile mutlu çocuk,doymadım doyamadım sevmelere seni ben ;)
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBöyle hususlarda herhalde kimsenin ne dediği umurumda olmazdı. Bence de en iyisini yapıyorsun. Sevgi her şeyden önce gelir ve asıl ihtiyaçları bu bence. Şimdi düşününce koca kazıktım anne babamla uyurdum arada sırada ve onlar harikaydı. O anların özlemiyle bazen hala gider girerim aralarına. O anki duygu paylaşımları gibisi yok ve her zaman sevgiyle hatırlanacaklar...
YanıtlaSilben hiçbir zaman uyku konusunda kasmadım.. nasıl isterse öyle uyudu, önceleri emerek sonra yanında yatarak.. hala kitap okuduktan sonra sevme, sırt kaşıma seansı oluyor. kimi zaman hadi iyi geceler diyip çıkıyorum kimi zaman uykuya dalana kadar bırakmıyor beni.. nasılsa büyüyecekler tadını çıkarsın onlar da biz de..
YanıtlaSil