11 Aralık 2012 Salı

Geleneksel yılbaşı ağacı süsleme merasimi

“aa yılbaşı bizim dinimizde yok, bunlar hep gavur icatları!! kültürümüzü yozlaştırıyorsun, tuh sana!” gibi saçma sapan düşünceleri küçük beyinlerinden geçirenler için her yıl olduğu gibi bir bilgilendirme yapayım, hiç zahmet etmesinler! (buraya bir tık)

Gelelim bizim yılbaşı ağacı süsleme merasimimize.

Pazar günü hiç dinmeyen yağmur fonu eşliğinde, aheste bir kahvaltı.
Yılbaşı ağacı için daha münasip bir gün olamazdı. Ağaç törenle yaklaşık bir yıldır terk edildiği delikten çıkarıldı.

Arca ve İlker ağaç kurma işlemlerine başlarken ben de kahvem ve kitabımla günün kalanını geçireceğim koltuğuma kurulmuştum. Cidden zaruri ihtiyaçlar dışında hemen hiç kalkmadım o koltuktan, totomun izi çıktı yeminle!

Ağacı kurmak İlker için artık sıkıcı olmaya başlamış, üç posta ipad’de oyun arası vermesinden belliydi. Bütün gün yaydığım koltuktan miskin dötümü kaldırıp bir iki dalına el attım ki muhterem havlu atmasın! Daha bunun toplaması var, önümüzdeki otuz kırk yılı var…


İş süslemeye geldi, İlker tuvalete kaçtı.

Sonrası Arca’ya aitti. Ben sadece fotoğraf çektim. İlker tuvaletten çıktığında yıkıldı! Özene bezene kurduğu ağaç, bu ağaç olamazdı! Arca cücesi kafasına göre takılmıştı, bütün süsler alt dallardaydı, aynı dala zilyon tane süs takılmıştı. Suratında “kaç saattir tuvaletteydim yav” bakışıyla, hemen müdahale etti, ee ne de olsa simetri cinleri tepesine çıkmıştı. Benim için fark etmez, ben mutfaktan çıkarken dolap kapaklarını bile kapatmıyorum.

Harbi kapatmıyorum. Neden bu kadar düzensiz bir insanım? Bilinçaltımı çok zorladım. Annemi mi suçlamalıydım? Arca’nın okulunun kurum sahibi veli toplantısında ne demişti de kendimi, geçmişimi sorguladım? Hepsi ve daha fazlası pek yakında bu sayfalarda!

Şimdi bu derin mevzularla yılbaşı ruhunun içine etmeyelim, o kadar fotoğraf çektik yav, yazık olmasın.




8 yorum:

Selcen dedi ki...

Ya şu dolap kapaklarını annem de kapatmadan çıkıyo sinir ediyo beni sonra da bana gelip düzensizsin diye bık bık ediyo önce kendine baksın bence :)
Neyse valla ağaç süsleme işinin en çok hiç kalkmadan akşama kadar koltukta oturup kitap okuma kısmını sevdim :)) Çok ihtiyacım var. Bi de Arca ne güzel alt dalları süslemiş neden bozdunuz ya :))))

elif dedi ki...

Son fotodaki minik ellere bayıldım ben:)
Ben neden gayet düzensizim, daha çok yeni düşündüm ve de buldum. Çoook uzunca süre yurtlarda,böle üst üste,sersefil, yaşadığımdan.. Önce anneme falan sardım ama yok kadının bi suçu yok, suçlu tamamen şartlar..

lale dedi ki...

dolap kapaklarını kapatmıyorum bir de yemeğe tuz attıktan sonra tuzluğun kapağını,koca isyan etti dün akşam:)
Ben ağacın boy resmini de görmek istiyom:)

O minnak elleri öpüyorum.

Fatma dedi ki...

En çok bütün süslerin alt dallarda olmasına güldüm, tatlı Arca napsın görevini itinayla yerine getirmiş işte, işten kaçmayan bir o, simetrisiz bir ağacınız olsun bu yılbaşında da nolcak:)

Deli Anne dedi ki...

ah bebeğim nasıl da görev adamı.. ya napsaydı çocuk merdivene mi tırmansaydı bir de beğenmemişsiniz, cık cık:)

Adsız dedi ki...

“aa yılbaşı bizim dinimizde yok, bunlar hep gavur icatları!! kültürümüzü yozlaştırıyorsun, tuh sana!” gibi saçma sapan düşünceleri küçük beyinlerinden geçirenler için her yıl olduğu gibi bir bilgilendirme yapayım, hiç zahmet etmesinler bu cümlenizden sonra blogunuzu takipten vazgeçiyorum .lütfen mail göndermeyin.İslam kendinden önceki adetleri batıl eder.Kİm bir kavm ebenzemeye çalışırsa onlardandır ayeti bunun apaçık delilidir.Hayırlı günler.


ümran dedi ki...

ha haa hem anne hem baba fotoğraf çekiyo sanırım.maşallah arcaya çok tatlı...

Hatice ST dedi ki...

son fotoğrafa bayıldım ...