19 Ekim 2017 Perşembe

Belçika D tipi çalışma ve aile birleşimi vizesi nasıl alınır?

Yeni yazı yayınladığıma göre vize konusunu kapattığımızı anlamışsınızdır. Fakat ne çektiniz benden:) Ama çile bitmedi. Son bir yazı ile başımıza gelen türlü belalarla kafanızı son bir defa daha şişireceğim. Hazır mıyız?

Hepimiz bir şekilde çalışıyoruz ekmeğimizi kazanıyoruz. İşini sevebilirsin, sevmeyebilirsin fakat yaptığın işe saygı göstermek zorundasın. Özellikle de yaptığın iş insanların hayatlarını etkiliyorsa, mesela öğretmensen, doktorsan... Ya da bir vize başvuru merkezinde memursan...


Toz ve bulut evresini ne kadar sevdiğimi burayı okuyanlar biliyor, yaş kemale ermeye yakın daha bir geveze oldum, kabul. Zor ama mümkün mertebe kısa yoldan anlatmaya çalışacağım.

Çalışma iznim Belçika'dan çıktığında, vize için randevu almam söylendi. Aile olarak birlikte başvuru yapmamız gerektiğini, evvelden tecrübe sahibi arkadaşlardan öğrenmiştik. Telefonla VFS Global'i aradım ve randevu aldım. Randevu onayları önce turist vizesi olarak geldi. Hemen telefon ettim, "aman yanlışlık olmasın biz çalışma izni ve aile birleşimi vizesi için randevu aldık, onayımız turist olarak geldi" diye uyardım. Telefondaki şahıs, hiç önemli olmadığını, herkese randevuyu böyle verdiklerini, gelince başvuruyu kategorisine göre dosyaladıklarını söyledi. Peki, koskoca call center yalan söyleyecek değil ya?

Randevu günü, dosyalarımız tam teşekküllü, eksiği yok fazlası var şeklinde, VFS Global Ankara'ya gittik. Evet, maaile İzmir'den kalktık, Ankara'ya gittik.

Dediler ki; "konsolosluk bu hafta yani bayram öncesi haftası sadece çalışma vizelerini alıyor, aile birleşimi vizelerini kabul etmiyor." Dedim ki, "olmaz öyle şey! Bize haber vermediniz, kalktık geldik." Ortalık biraz telaşlandı, bir görevli daha geldi yanımıza, "evraklarımız hazır alıverin, haftaya bir daha mı geleceğiz", diye üsteledik, dediler ki; "çalışma vizesine başvuruyu yapalım, haftaya da aileniz gelir."

Şiddetle karşı çıktım (ama neden karşı çıktığımı da tam bilmiyorum, sadece arkadaşım bana birlikte başvurunuzu yapın demişti tek bildiğim bu.)

Bu defa üste çıktılar ve dediler ki, "nereden duydunuz canım? İlla birlikte başvurmanıza gerek yok. Dilekçe yazın, dosyalarınızın birlikte değerlendirilmesini talep edin, haftaya randevu verelim aile de başvurusunu yapsın." İyi dedik, madem dilekçeyle oluyor, direnmedik, oracıkta ben dilekçe yazdım, dosyama ilave ettirdim. Ertesi hafta İlker ve Arca için de aynı dilekçeleri yazdık. Döndük geldik eve. Daha üç iş günü geçmemişti, daha İlker ve Arca vize başvurusunu yapmamıştı ki, benim vize çıktı! O an çok pis ters köşe edildiğimizi anlamış olmamız lazımdı.

İlker ve Arca başvurularını yaptılar, VFS Global dedi ki İlker'e, siz konsoloslukla mülakata geleceksiniz. Hadi bakalım bir daha Ankara yolları. Ve öğrendik ki, mülakatın akabinde ailemin vize dosyası Belçika'ya gönderilmiş.

Belçika'ya geldiğimin ertesi günü, insan kaynakları departmanı ile irtibata geçtim, ve buradaki bakanlıktan dosyayı sorgulamaya başladık. Bir de ne öğrenelim, bizimki gibi başvuruların dosyaları buraya geldiğinden itibaren 3 ila 9 ay arasında sonuçlandırılıyormuş, ortalaması da 4 aymış.

Neden biliyor musunuz? Neden bu kadar gecikiyormuş? Daha doğrusu neden buraya gelmiş ailemin dosyası?

Çünkü vize başvurusunu birlikte yaptığınızda, dosyanız ailenizle birlikte değerlendirildiğinde, vize onayını Türkiye'deki konsolosluk verirmiş. Eğer çalışma vizeniz çıkmışsa yani sizin dosyanız kapanmışsa, artık konsolosluğun aileniz için onay vermeye yetkisi kalmazmış, ailenizin dosyası Belçika'daki bakanlığa gönderilirmiş.

Aslında çok akla yatkın, çok mantıklı. Ama Belçika Konsolosluğu'nun insanlara vize başvurusu yapsın diye araya koyduğu, VFS Global denen başvuru merkezinin bu bilgiden haberi yok! Daha doğrusu VFS Global'in dünyadan haberi yok!

Ortalama dört ayda vizeleri anca çıkar diye bilgi aldığımızda, eşyalarımız İzmir'den yola çıkmış, Arca'nın İzmir'deki okulundan çoktan kaydı alınmıştı, benim ise burada henüz daha bir ev bulabilmişliğim yoktu, otelde kalıyordum.

Bana acilen ev bulup taşınmam ve derhal oturma izni almam salık verildi. Allah biliyor ya (tabii burayı takip edenler de biliyor) hep iyi ve doğru insanlarla karşılaştım ve hep işlerim rast gitti, şükür. Tek şey hariç, o da vize. Belçika'daki danışman firmanın ise tek söylediği ailemin dosyasının incelemesinin öne alınabilmesi için konsolosluktan vize başvurumuzu neden birlikte yaptırmadıklarına dair açıklamaydı. Öyle böyle, bir şekilde konsolosluktan yazıyı da aldım.

Neden tekrar söylüyorum?

Çünkü, Belçika için çalışma ve aile birleşimi vizesini hızlıca almak istiyorsanız, BÜTÜN AİLE AYNI ANDA BAŞVURU YAPIN. (Pardon kocaman yazdım ama tecrübemizden yararlanın diye dikkat çekmeye çalışıyorum) VFS Global'e filan güvenmeyin, çünkü bilmiyorlar! İnsanlara yanlış bilgi verdiklerinde, insanları yanlış yönlendirdiklerinde 3 hafta içinde vizeleri çıkacak olan ailelerin birbirlerinden aylarca ayrı kalmalarına sebep olduklarının farkında olamayacak kadar yaptığı işe saygısız insanlar bunlar.

Bitmedi.

Bizim dosya için destekleyici evrakları da temin edip beklemeye başladık. Ailemin dosyasının Belçika'ya gelmesinin üzerinden bir buçuk ay geçmişti. Bu arada sık sık bana verilmiş olan linki takip ediyorum. Danışman firmayı sıkıştırıyorum. Son olarak Arca'yı kayıt ettirdiğim okul pasaportunun fotokopisini istedi. Aksi gibi bizde de hiç kopyası yok. Dosya Belçika'da diye danışman firmadan istedim, vesileyle de son durumu sordum. Yine bana aylardan bahsetti, tam da belirsizliğin kollarında debelendiğim, üzerimdeki uğursuzluğu çözemediğim günlerde, home office olarak İzmir'de çalıştığım günlerde...

Ağlaya ağlaya Belçika'ya döndüm. Posta kutumda iki resmi evrak var. Biri bakanlıktan geliyor, önceden temin ettiğimiz destekleyici evrakları bir de postayla istemişler. Diğeri de belediyeden geliyor, oturma iznim ve kimlik kartım çıkmış. Sabah kartımı alıp ofise gittim. Ne yapsam, bir de ben mi evrakları göndersem acaba? Derken aklıma yine link geldi. Girdim bizimkilerin başvuru numarasını, amanın! Onay filan diyor. Hemen araştırdık, Bakanlıktan tamam dediler, talimatları Ankara'ya bildirdik, vizeleri basıp gönderecekler. Bir bayram havası...

Birkaç gün geçti ses yok, kıllanıyoruz hafiften.

Bu arada dikkatinizi çekeyim, rekor denebilecek bir hızda bakanlıktan onay alan yegane dosya olarak tarihe geçmiş bulunmaktayım! (Minimum 4 ay dediler, 2 ayda onay çıktı!)

Geçen hafta ortasına doğru İlker'e UPS'ten mesaj geldi, pasaportları bekliyoruz. Bir de ne görelim, İlker'in pasaportu var, Arca'nınki yok! İlker, hemen VFS Global'i arıyor, soruyor. Diyorlar ki, pasaport bize gelmedi. Ben Bakanlığa dönüyorum, diyorum ki, benim oğlanın pasaport yok. Bakanlık diyor ki, önce ona verdik, konsolosluk da vize sticker'larını basmış, buradan görüyoruz, yani vizeyle ilgili bir şey olmaması lazım. Tekrar VFS Global'e dönüyoruz, bakanlıktan gelen maili iletiyoruz, diyorlar ki konsolosluğa gideceğiz bugün, sorarız. Bu arada günler geçiyor. VFS Global bu defa da İlker'e diyor ki, konsoloslukla görüştük, lakin "işlem devam ediyor" bilgisini aldık. Nasıl olur?

Ben yine dayanamıyorum, konsolosluğa mail yazıyorum. Konsolosluk da alışkın bana, zira ben bir mail patlatıyorum, hemen İlker'i arıyorlar, "eşiniz bize yine mail attı İlker bey..." şikayetçiler biliyorum ama onların da şansızlığı bana rastlamak oldu, ne yapalım:)

Sonuç alamadıkça elimizdekiler de tükeniyor, artık yapılacak tek şey konsolosluğun önünde soyunmak veya üzerimize benzin döküp yakmak, bilemiyoruz yani? Hayır madem pasaport VFS Global'e gelmedi, madem Belçika'daki bakanlıkta dosyamız sonuçlandı, geriye bir tek konsolosluk kalıyor. İnsanın aklından türlü düşünceler geçiyor, kayıp mı oldu, başkasına mı gitti, ne bileyim biri artık benden ve maillerimden bıktı da intikam mı alıyor? Ama yok ya, ben olsam benim gibi manyaktan bir an önce kurtulmak isterim.

Pazartesi oldu, İlker'e dediler ki, oğlanın pasaportunu gönderiyoruz. Allah nasıl sevindik. İlker tekrar arayıp başka bir teslim adresi vermek istediğinde ortaya çıktı ki, meğer isim benzerliği olmuş. Türkiye'de sadece 254 adet Arca isminde insan var, bunlardan kaçının pasaportu konsoloslukta olabilir ve isim benzerliğinden karışıklık yaşanabilir? Hatta dediler ki, sizin pasaport hala konsolosluktan gelmediği için gönderemiyoruz. İyi de bunu dedikleri saatte konsolosluk da kapanmış oluyor ve hop bir gün daha...

Salı günü, İlker yine VFS ile görüşmeye çalışıyor yine sonuç yok. Akşama doğru bu defa Ankara'dan arıyorlar ve Arca'nın pasaportunun neredeyse bir hafta önce gönderilmiş olduğunu öğreniyoruz. Ve ortaya çıkıyor ki, pasaport UPS'in İzmir merkezindeymiş.

Meğer VFS Global adresi yanlış yazmış ve Arca'nın pasaportu bize ulaştırılamamış.

Buraya kadar VFS Global denen vize başvuru merkezinin verdiği hiçbir bilgi doğru çıkmadı. Güvendik, dilekçe verdik, dilekçemiz dikkate alınmadı. Pasaportun akıbetini sorduk, yanlış bilgi verildi, konsolosluğa kadar soruşturduk.

Şikayetimvar.com 'a döndürdüğümün farkındayım ama gerçekten şikayetim var.

Baştan beri bizi yanlış yönlendirerek ailemden ayrı yaklaşık üç ay geçirmeme sebep olan VFS Global'den şikayetim var, nasıl olmasın?

13 yorum:

Adsız dedi ki...

Çok açıklayıcı bir yazı olmuş Yeliz. Doğrusu ben de niye ayrı kaldığınıza bir anlam veremiyordum. Serzenişinde sonuna kadar haklısın. Neyse, geçmiş, bitmiş olsun böylece tüm tatsızlıklar. Şimdi senden keyifli maceraları dinleme zamanı. İnşallah bundan sonra herşey çok güzel olacak sizin için.
Vuslat

annegazetesi dedi ki...

Yeliz'cim gelmiş geçmiş olsun. Valla hergün açıp bakıyordum buraya, bir gelişme var mı diye. Instagram'ına bakıyordum falan. Neyse Arca'lı o fotoğrafı görünce kendi bebeme kavuşmuşum gibi sevindim! Gözün aydın olsun tekrar.
İkinci mesele, evet buraya yazmışsın, takipçin bir sürü insan okur öğrenir eyvallah. Ama çok fazla insan şikayetimvar.com 'dan yararlanıyor, oraya da kesin yazmalısın. Ayrıca dava açsan yeridir, bir avukat arkadaşına danışmanı öneririm bu salaklara yapılabilecek bir şey var mı diye. Tazminat davası açsan hakkın var bence.
Selam eder, gözlerinden öperim. Pelin.

okuyanguzel dedi ki...

Çok geçmiş olsun ama kızmakta çok haklısın. Ben bile okurken lanet okuyordum az kalsın o şirkete.
Neyse evet artık güzel şeyler dinleyeceğiz yine senden. Çok mutlu olun artık. :)))

deniz dedi ki...

Valla en son cümleyi yazmamışsınız. Allah belalarını versin! :)) Böyle takip etmeseydiniz 4 ayda da çıkmazdı bence.

GeCe dedi ki...

İnanmıyorum bu kadar basit hata ile bu kadar çile çektirdiler 😔 çok geçmiş olsun

Bezen Hindistan dedi ki...

Valla pes. Yanlarina birakma sakin. Nereye bagli bunlar, mutlaka ama mutlaka sikayet etmek gerek. Hatta tum yazismalarin kronolojik olarak ozetini vererek. Onlara bir yaptirimi olmali bunun. Ama kulaklari cekilir ama sicillerine konur bilemem, fakat Belcika'dan onalylidir bunlar cok buyuk ihtimalle. Inaniyorum ki bizimkilerden daha cok dikkate alirlar bu tur bir sikayeti. Lutfen yap, azicik da onlarin basi agrisin. Gecmis olsun.

Asortik Krep dedi ki...

Ben olsam hem Türkiye'den hem de Belçika bağlantılı şikayet edilebilecek yerleri araştırır,ederdim ki benden sonra başka ailelere bu zararı vermesinler.

Gulcin dedi ki...

Yok artik ya! yok artik! Ama bu resmen vicdansizlik. hayir ben gercekten ayri basvuru alindiginda bunlarin yasanacagini bilmiyor olacaklarina inanamiyorum. Bilmiyorlarsa da yuh! Bilmeliler isleri bu. Resmen vicdansizlik. ne olurdu ki bayramdan sonra beraber gidilirdi. Of! Neyse gecmis olsun yeliz. gercekten cok gecmis olsun ama :(

Gulcin dedi ki...

Yok artik ya! yok artik! Ama bu resmen vicdansizlik. hayir ben gercekten ayri basvuru alindiginda bunlarin yasanacagini bilmiyor olacaklarina inanamiyorum. Bilmiyorlarsa da yuh! Bilmeliler isleri bu. Resmen vicdansizlik. ne olurdu ki bayramdan sonra beraber gidilirdi. Of! Neyse gecmis olsun yeliz. gercekten cok gecmis olsun ama :(

Adsız dedi ki...

Yeliz,
Yazını dikkatle iki defa okudum. Benim de müracaatımda dikkate almam gereken noktaları bana yazar gibi yazmışsın, tebrikler...

Akşam-sabah benim de Belçika Çalışma Bakanlığından çalışma onayım çıkacak, ardından Konsolosluğa gideceğim. Ailece müracaat edeceğiz senin acı tecrübenden dolayı. Müracaat sırasında hangi belgeleri sunalım ki müracaatım ailem ile aynı anda değerlendirmeye alınsın. Eşim ve çocuklarım D Tipi vizelerini aldıktan 3-4 sonra (ben o döneme kadar ev tutarım, içini düzerim ve oğlum karnesini alır bu zaman zarfında) gelseler olur değil mi? Sanırım D tipi vize yıllık veriliyor. Ama emin de değilim bu konuda. En önemlisi de müracaatın beraber değerlendirilmesi için ne yapmamız lazım? Bunun kriteri nedir?

Senin engin tecrübenden bu konuda faydalanmak istiyorum.

Şimdiden teşekkürler...

Mehmet...

yeliz dedi ki...

Merhaba Mehmet,
Öncelikle yeni hayatınız için her şey gönlünce olsun.
Başvuru belgelerinizi aynen belirtildiği gibi hazırlayın eksik olmasın. Hep birlikte vfs globale gidin ve mutlaka d tipi aile birleşimi vizesi istediğinizi belirterek hep birlikte tek dosyada başvurunuzu tamamlayın. Vize 6 ay 1 yıl gibi uzun sürelerde çıkıyor. Yani vize çıktıktan sonra hemen hep birlikte gelmenize gerek yok bence. Yani sen önce gelip onlar sonra gelebilirler. (Yine de bu bilgiyi teyit ettirrin) vizeler hep beraber çıksın da önemli olan o. Tekrar hayırlı olsun:) yine aklınıza bişey takılırsa mail de atabilirsiniz.

Unknown dedi ki...

merhaba yeliz hanım. sormak istediğim bir kaç konu var . mail adresinizi nereden bulabilirim ?

Unknown dedi ki...

Merhaba, Belçika'daki bir firma tarafıma çalışma kartı gönderecek. Çalışma vizesi için başvuru yaparken ailem için de aile birleşme vizesi için başvuru yapacağım,umarım ki aynı anda vizemiz çıkar ve ailem den ayrı kalmamış olurum. Sormak istediğim üstteki yorumlar da D tipi aile birleşim vizesi konusu geçiyor ama araştırdığım kadarıyla D tipi aile birleşme vizesi belçika vatandaşı olan bireyin yanına yerleşmek için alınan bir vize(yanlış anlamış da olabilirim hoşgörün) Eğer öyleyse ben hangi vize tipine başvuracağım Yeliz hanım konuyla ilgili bilgi verir misiniz? Bu arada ben eşim ve oğlum TÜRKİYE vatandaşıyız.Şimdiden çok teşekkür ederim.