diyalog etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
diyalog etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Şubat 2016 Cumartesi

Dumur diyalog #156

Okuldan geldiğinde babasıyla ödev konusunu konuşuyorlar.
İ: Bugün ödev var mı?
A: Okuma ödevi var.
İ: aa matematik veya yazma ödevi yok mu? Onlar eğlenceli oluyor.
A: Bir şikayetin varsa öğretmenimize iletebilirsin.

12 Şubat 2016 Cuma

Dumur diyalog #155

Y: Arca yarın sütün son kullanma tarihi, akşam iç tamam mı?
A: Hepsini içemezsem sütlü tatlı yaparız.
Y: İyi fikir. Ne yapalım?
A: Kurabiye!
(Bazen bizim oğlanın kafası çalışıyor demek için aceleci davranıyorum, kurabiye ne ya?)
.................

9 Ocak 2016 Cumartesi

Dumur diyalog #154

Y: piyano çalışmadın arca neden? Gerçekten neden?
A: cubuş bak, şöyle: ben piyano çalmayı çok seviyorum ama piyano çalışmayı hiç sevmiyorum!

--------

İ: arca traş olman lazım yarın murat abine gidelim. 
A: tamam ama modelli olsun şöyle yandan bir şimşek bir çizik yapsın.
(Yaptırmadık tabii ne modeli lan okul zamanı! Ama model dediği şu aşağıdaki görsel)

---------
Arca İlker ve ben basketbol oynuyoruz. 
Arca kulağıma fısıldadı: "cubuş bence sen babişten daha iyi basketbol oynuyorsun."
(Bunun neresi dumur deme! Harbi dumur çünkü ben spor yapmayı beceremediğimden beden derslerinden tam notu garantilemek için sene sonu dans gösterisi hazırlardım ve İlker de okul basketbol takım kaptanıydı, dumur net!)

10 Aralık 2015 Perşembe

Dumur diyalog #153

Zeyneplerdeyiz, kim sordu hatırlamıyorum, Orçun ya da Tufan olabilir : "Arca sen en çok hangi yemeği seviyorsun?"
Arca: Dananın sırtını.

2 Aralık 2015 Çarşamba

Dumur diyalog #152

Kuzeni Deniz ile telefonda konuşuyorlar.
Deniz: N'apıyorsunuz Arca?
Arca: Ya işte n'apalım annemin en nefret ettiği şeyi yapıyoruz, bana ayakkabı alıyoruz.
..........................

20 Kasım 2015 Cuma

Dumur diyalog #151

Öğretmen her hafta bir çocuğa oyuncak eşek veriyormuş. Bu eşekçik o hafta sonu çocuğun evine misafir oluyormuş.

Y: Peki öğretmen eşekçiği vereceği çocuğu neye göre seçiyor?
A: Bilmiyorum
Y: ciddi misin? Yani numara sırasıyla mı herkesin evine mi gidecek eşek? 
A: Hayır herkesin değil

11 Kasım 2015 Çarşamba

Dumur diyalog #150

Y: Legoland var İstanbulda, bir gün gidelim olur mu?
A: İstanbula gitmeye çekiniyorum.
Y: A, niye ki?
A: Orada insanları gazlıyorlar!

......................

9 Ekim 2015 Cuma

Dumur diyalog #149 : Ödev özel

Ödevlerin en sevmediği kısmı boyama. İllet oluyor.
Ödev kağıtlarının sonunda çocuğun kendini değerlendirmesi var. Bunu seviyorum. 
İki kutucuk koyuyorlar, birinde "beğendim" diğerinde "daha iyisini yapabilirim" yazıyor. Çocuk ödevini yaptıktan sonra kendi kendisini değerlendiriyor.
(Arca daha ödevi yapmadan "beğendim" kutucuğunu seçiyor:P Özgüven tavan!)

8 Ekim 2015 Perşembe

Dumur Diyalog #148

Okulda hafta sonu kurslarına kayıtlar başlar. Arca uzun bir süre basketbol ve lego arasında kararsız kalır. Fikir sürekli değişir, karar verme sürecinde bir gün:
A: Basketboldan vazgeçtim.
Y: Neden?

14 Eylül 2015 Pazartesi

Dumur diyalog #147

Arca, Piyano dersine başlayacağını son anda öğrendi.
(Yazlığa gitmemeye karar verince dersi iptal etmekten vazgeçtik.)
Tüm yazı göçebe ve haliyle tek tuşa basmadan geçiren cüce, sabah notalarını bulamadı.
Y: E Arca ne yapacaksın şimdi? Notaların bile yok?

12 Ağustos 2015 Çarşamba

Dumur diyalog #146

Gökyüzündeki uçağa takılıyor gözümüz,

A: Uçak nereye gidiyor acaba?
Y: Bilmem belki çok uzaklara gidiyordur
A: Holibuda gidiyordur belki?!
Y: Holibud neresi annecim?
A: aa bilmiyor musun?! Amerika'nın bir ilçesi

-------------------
O, "oreo yemek istiyorum" diyor, ben "daha yeni sofradan kalktın, doymadıysan yemek ye, oreo yok!" diyorum. O "televizyon izleyeceğim" diyor, ben "Deniz gelmiş, oynayın televizyon izlemek yok" diyorum. Didişiyoruz.
Sonunda patlıyor!
A: aaa ne istesem yapmıyorsun, biz böyle nasıl aynı evde yaşayabiliriz, söyler misin?!
Y: ayrı evlerde mi yaşayalım?
A: e gideyim ben Poyrazlarda, Denizlerde filan yaşayayım!

--------------------
Babaannesi ameliyat oldu ya, sürekli yatıyor ve kitap okuyor, kendisine tabii ki kitaplığımın nadide parçalarından ödünç veriyorum. Sonra da konuşuyoruz kitaplar hakkında.
Y: Sabahattin Ali'nin İçimizdeki Şeytan kitabını da oku, Kürk Mantolu Madonna'yı sevdiysen, o da çok güzel. Bir de bende öykü kitabı var, vereyim mi?
B: Verme, öykü sevmiyorum
Y: ben de pek sevmiyorum.
Biz Arca'yı lego yapıyor sanıyorduk, meğer bizi dinliyormuş:
A: Hmm bakıyorum da siz ikiniz aynı şeylerden hoşlanıyorsunuz.

---------------------
Babaannesi cüceye kız tavlası öğretmiş, erkek tavlası da öğreteceğini söylüyor,
Arca'nın cevabı: "vayy babaanne, sen sürprizlerle dolu bir babaannesin!"
----------------------

Özgüven bombası arca resim yapar veövünür: bu resmi ressamlardan bile iyi yaptım. Çok özendim çünkü çoook!
Y: özellikle mi beyaz bıraktın oraları? 
A: yeşil boya bitmek üzereydi baktım beyaz da güzel duruyor, bıraktım. 
(Evet cidden süper bir özen:)))

9 Temmuz 2015 Perşembe

Dumur diyalog #145

Arca şantiyede çalışmaya gitmiştir, heveslidir, lakin hava çok sıcaktır.
Güneş tepeye çıktığında İlker, oturmasını dinlenmesini söyler.

9 Haziran 2015 Salı

Dumur diyalog #144

Kıyafet seçerken;
Y: Arca bu Angry birds'lü olan t-shirt'ü giy istersen.
A: Onu okulda giymeyi tercih ediyorum.
............

A: Okulda üç kız bana aşık
İ: nereden biliyorsun?
A: Kendileri söyledi. Aslında neredeyse dört oluyordu biliyor musun babam?
..............

18 Mayıs 2015 Pazartesi

Dumur diyalog #143

A: Seninle bir hafta bir ay filan konuşmayacağım, morallerim çok bozuk
Y: N'oldu yav?!
A: Yarışta benim arabanın yağı bitti 42000 yapmam lazım yapamıyorum, anlıyor musun?!

........

Arkadaşlarla dışarıda yemekteyiz, ben bir şeyler anlatıyorum tam, cüce yanımda bitiyor, tuvalet, iyi gidip geliyoruz. Ben yine birine bir şeyler anlatıyorum. Cüce yine dibimde tuvalet, aaa inadına mı yapıyorsun diye carladım çocuğa. Ay meğer bu defa kakaymış, utandım tabii. Kabinde konuşuyoruz, özür diledim.
A: AAAA senin gibi tatlı bir anne affedilmez mi hiç?

22 Nisan 2015 Çarşamba

Dumur diyalog #142

O gün piyano dersine erken gideceğiz. Dışarıda kahvaltı yaparız diye de erkenden hazırlandık. Hedef 08:15’te kapıdan çıkmak. Tam çıkacağız, kaka! O kadarla kalsa iyi, kurtarırız. Oyuncaklar düzenleniyor, yok kalemler düzeltiliyor, tam çıkacağız, kotun bilmem neresi sıkıyor… Ay gerildim. Biliyorum çünkü geç kalıp kahvaltı edemeyince “açım” arızasına bağlayacak. Arca da gerildiğimi anladı.
Hemen çok okumuş, çokbilmiş, ebeveyn kitaplarını yalamış yutmuş anne olaraktan açıklamamı yaptım:
“Arcacım bak evladım, geç kalınca geriliyorum, senin davranışların da hep geç kalmamıza sebep oluyor. Sana değil, davranışlarına kızıyorum.”

15 Nisan 2015 Çarşamba

Dumur diyalog #141

Y: oğlum o çöpün yanında durma! Bütün mikroplar onun içinde!
A: aaa başka yerde mikrop yok mu? Hepsi burada mı?

.....

6 Nisan 2015 Pazartesi

Dumur diyalog #140

Y: Arca pazara gidiyorum, çağla badem çıkmış alayım mı?
A: O ne? seviyor muyum ben?
Y: Yeşil eriğe benziyor, tuzlu tuzlu yiyorsun.
A: Peki al, elin değmişken erik de al annem.
......

22 Mart 2015 Pazar

Dumur diyalog #139

Galatasaray maçı izliyorlar, gol oluyor, İlker "babacım gol attık gol attık!"
Arca: Baba lütfen biz deme! Ben büyüyünce hakem olacağım, hakemler takım tutmaz!
.................
Arca'nın elektrikle teması doğal olarak yasak. Defalarca ipad'i şarjdan almaması konusunda uyarılan cüce, bu defa şarja taktığını gururla bildirir: "Annem ipad'in şarjı bitmişti, taktım"
İç ses "iyi bok yedin" dış ses: "annecim niye takıyorsun, kaç kere söyledik tehlikeli!! aaaa!!"
Arca: Ama annem şarjdan çıkarma dediniz, çıkarmıyorum, takma demediniz ki!
................

26 Şubat 2015 Perşembe

Arcatomide 6 yaş

Vallahi 6 yaş doldu, inanılır gibi değil:)

Bir doğum günü çocuğu klasiği olarak ateşlenmese de öksürük ile karşıladı yeni yaşını.

Allah sonumuzu hayır etsin.

6 yaşın şerefine anası olarak eşek değiliz ya yavrumuzun bir dumur diyolog, efendime söyleyeyim bir arcatomi biraz anatomi babatomisinden ortaya karışık yapacağız artık:)

29 Ocak 2015 Perşembe

Dumur Diyalog #137

Evin içinde her yer tuzak dolu. Yürümek imkansız. Çünkü yer cücesi sürekli ya önüme atlıyor ya çelme takıyor, iyice oyun haline getirdi. Yine ayağımı tuttuğu o an en sonunda bağırdım: “yeter Arca! Bıktım çelme takmandan! Çelme takmak yok!”

A: Çelme takmıyorum annem, elimle tutuyorum ayağını, elle çelme takılmaz, ayakla takılır!
………