29 Ocak 2015 Perşembe

Dumur Diyalog #137

Evin içinde her yer tuzak dolu. Yürümek imkansız. Çünkü yer cücesi sürekli ya önüme atlıyor ya çelme takıyor, iyice oyun haline getirdi. Yine ayağımı tuttuğu o an en sonunda bağırdım: “yeter Arca! Bıktım çelme takmandan! Çelme takmak yok!”

A: Çelme takmıyorum annem, elimle tutuyorum ayağını, elle çelme takılmaz, ayakla takılır!
………


Tam seyahate çıkacağım gün, sabaha karşı Arca ateşlendi ve günlerce de ateş düşmedi. Dönüşümde annemle telefonda konuşuyoruz;
Y: ah annem ya sanki adamda bir düğme var, ben ne zaman seyahate çıksam ateşleniveriyor, anlamadım gitti.
O an bizi dinlediğini bile fark etmemişim, kendi kendine oynuyordu ve lafa karıştı:
A: Sen gideceksin diye üzülüyorum da ondan!

…….
Fırında yemek var ve fırın mutfak kapısına çok yakın. Arca mutfağa tam dalacakken ben de yemeğe bakacaktım, güzelce uyardım: “Bir saniye girme mutfağa, fırın çok sıcak. Sonra girersin.”
Sanki ben dememişim gibi daldı içeri, kızdım! “Arca ben sana girme dedim! Niye inadına yapar gibi giriyorsun!”
A: Sen BİR SANİYE dedin! Bir saniye geçti! Girebilirim.

………..
Susamış. Arabadayız. Belki on defa söyledi biz de on defa eve çok yaklaştığımızı söyledik, dayanamadı isyan etti: “Bak baba! Susuzluğum katlanarak artıyor, hızlı kullan arabayı!”




2 yorum:

CEREN dedi ki...

Arca sen çok yaşa yavrum yaa.. Sabah neşesi oldu bana vallahi .. Bundan sonra süreyi doğru bildir Yeliz, " 1 saniye bekle " demeseydin sen de, çocuk haklı :)

Judgest dedi ki...

Bence her konuda hakkı var Arca'nin. ... Hadi söyle Annesi, hangisinde haksız ki???