Ee nerde kalmıştık?

Bitmeyen düşmeyen inatçi ateşin ebesini öpüyorduk. Daha doğrusu ben öpüyordum. İlker ise babalıktan on beş günlük bir izin talep etti, birleştirelim izinlerimizi bebeyim başbaşa takılalım dedim. Yok beni bile istemiyor!

Çok çektik be blog be çok çektik. Allah biliyor ya özellikle yazmadım. Hani ne yazacağım yine hastalık yine üzüntü. Miktir et boşver. Bizim yer cücesinin doktora gide gele özel sigortasının limitini doldurduğunu, tesadüf eseri tahlilde  provizyon alamayınca ve doktora "boşver limitimiz doldu reçeteyi şişirmeyelim" dediğimizde, doktorun "biliyorum son üç seferdir provizyon alamıyoruz" dediğinde öğrendik ve utandık. Adam nasıl olsa devamlı müşteriyiz diye bize söylememiş bile. Hani insanlar bizim çocuk çok hasta oluyor diyorlar ya ben direkt sigortayı yedi daha yıl bitmeden diyorum başka bir şey demeye gerek kalmıyor. Ortalamanın çok üzerindeki bu hasta olma potansiyelinin tıbbi bir açıklaması henüz yok. Arca'nın çocukluğu ile ilgili en çok hatırlayacaklarımız arasında hastalıklar olması üzücü tabii ama napalım bizim çocuğumuz da böyle...

Son olarak antibiyotik iğnesinde karar kılındı zira grip sonrası ciğere inmişti. Herhangi bir çocuk için oldukça olağan olan bu durum söz konusu Arca olunca psikolojimizi alt üst etti. Yine ciğerde kist oluşur mu? Tövbe!

Şimdi iyi yani öksürük burun akıntısı devam ama en azından ateş bitti. Alnını öperken dudaklarımın yanmaması ne güzel bir duyguymuş, unutmuşum. Şimdi de üşüyor sanıyorum deli miyim neyim:)

İlkerle başlayan grip serüveni beni teğet mi geçti ne? Allah biliyor ya umcasından vitaminine kış çayından aspirinine içmediğim şey kalmadı. İyi mi geldi yoksa haftalar önce sinüzit sandığımız o yatıran hastalık grip miydi, hiç bilemeyeceğiz.

Hastalıktan bahsetmeyeceğim deyip kelimelerce anlatmak da ne oluyor? Aman boşver. Özet geçeyim... Hastalık bizim haneye girdiğinde Hakan Günday'dan "daha"yı okumaktaydım, sonra üstüne "kurtlarla koşan kadınlar" geldi ve Ayfer Tunç'un "kapak kızı" ile inşallah perde kapandı inşallah:)

Bu arada İstanbul seyahatinin uzaması, benim korkutucu ateş sebebi ile işe gidemem, sonra Çin'in yeni yıl tatiline girecek olmasının telaşı, sık sık doktora tahlile gideceğiz diye erken çıkmalarım da yoğunluğa tüy dikti! 

Şimdi dışarıda korkunç bir hava varken içim kararmıyorsa hatta tüm sinirlerim gevşediyse tek sebebi Arca'nın normal çocuklar gibi lego filan oynaması yani aslında tek sebebi sağlık. Sağlık olmadı mı her şey boş! 

Sadece sıradan normal hayatımıza devam edelim konu başlığımız hastalık olmasın ay lütfen olmasın:)