2 Haziran 2014 Pazartesi

of çok pis yamuldum

zaten nane mollaydım, günlerdir burnum akıyordu, sinüzite çevirmesin diye dua ediyordum.
Derken cuma akşamı sünnet düğünü. Bostanlıda 19:30'da. Arkadaş kim evine cuma akşamı 19:30'da varabiliyor ki düğüne yetişecek?
Gerçi bana dert değil.

Zaten dibinden beş parmak çıkmış röflem çakılmasın diye fön çektirmiyorum. Bonus kafa kolay.
Orta doğu ve Balkanların en hızlı hazırlanan kadını olarak, saçımı yıkadım, düğün kostümümü giydim ve arabada İlker'e havamı attım. "sen bu kısa saçlarıma laf ediyorsun ama bak ben on dakikada evden çıktım, var mı lan benim gibi ekspres hazırlanan kadın bu dünyada, var mı ha?" Lafı yedim ama evet yıkıyon çıkıyon ama bak fırk fırk burun çekiyon. İyi canım ben o burnu bir haftadır çekiyorum zaten ık mık...

Bir güzel açık havada yapmışlar düğünü, bravo! Dondum, üzerimde hırka var ama hikaye. Yağmur yağdı yağacak. Arabayı kullanacağım diye içki de içmedim ki içim ısınsın. Bu arada bütün sünnet düğünlerinde Efe'lerin harmandalı oynaması adetten sanırım. Çocuğu efeler getiriyor, oynuyorlar filan. Bir de anne baba dans ediyor. Şu son iki düğün sünnet olunca ciddi kültürüm arttı. Bizim oğlanı üstü açık arabada gezdirmeye karar verdik. Düğün bizim neyimize. Zaten doğar doğmaz kestirdik, artık illa o kıyafetleri giyeceğim diyorsa tamam işte araba! Şehir turu atarız davullu zurnalı. Ha istemezse kulağımızın üzerine yatacağız.

O akşam ben harbi dondum. Eve döndük, ıhlamur içtim, tumba yatak. Sabah kalkamadım. Sol taraf sizlere ömür. Derhal merhem ve kas gevşetici tedavisi başladı. Tamam içiyoruz sürüyoruz bir süre iyi sonra yine başlıyor. Ay delireceğim! Arca'yla da oynayamadık. Bari kurabiye yapalım dedik. Malzeme almaya çıktık.

Buraya kadar her şey güzel. üzerimizde t-shirt, ayağımızda terlik. Küçük bir alışveriş yapıp eve döneceğiz, market beş dakika yürüme mesafesi. Evden çıktık güneşliydi. Esmer şekeri bizim markette bulamadık, hadi yukarı yürüyelim dedik. Bu arada uzaklardan gök gürültüleri işitilmeye başladı. Baktım iri iri atıştırıyor, koş dedim Arca'ya esmerine şekerine başlatma doğru eve! Şap şap koşuyoruz sıçanımız çıktı. Önce kahkahalarla gülüyorduk, hiç böyle bir anımız olmamıştı, ne güzel oğlum diyordum, ama donumuza kadar ıslanmışız.

Asansöre attık kendimizi. Anam bizimki bir başladı ağlamaya, gözüne yağmur suyu kaçmışmış haha hikaye kurabiye güme gitti diye ağlıyor ben bilmez miyim!

Sırılsıklam döndük eve, elimiz boş. Saç kurutma makinesiyle kuruttuk kendimizi ama benim boyun iyice kütük oldu. Ay nefes alamıyorum. İyice şifayı da kaptım, müjdeler olsun! Cüce "şapşap yaparız" vaadiyle sakinleşti, akşam Cansulara gideceğiz haberiyle coştu. Dedim ki giyinip çıkıyoruz, şemsiye çizme. Sonra eve geliyoruz ve uyuyorsun ki akşam geç saatlere kadar oynayabilesin. Hiç itiraz etmedi. Söz verilen şapşap da yapıldı, bir defa daha sırılsıklam döndük eve.

Misler gibi uyumuşuz. Sonra? Sonrası chocolate chip cookies tarifine kalsın. Zira bizim evdeki herkesin en çok da muhteremin eli değdi, nefis oldu. Sözüm var tarif vereceğim.

Ama bacım allah seni inandırsın ben hala kütük gibiyim. Sinüzit de azdı iyice. Sesim bir travestininkinden hallice, boyun dersen oynamıyor, yataktan kalkış sürem beş dakika. Arca pat diye boynuma atlıyor, alt tarafı bir öpücük alacak, ben öbür dünyaya bir gidip geliveriyorum, gözümden de yaş geliyor. Arkadaş ben her sene bir tutulup çarpılmak zorunda mıyım yav resmen yamuldum!

Ama allah için o elimdeki kitap güzel. (Yazar burada el diyerek tırnaklarındaki ojeye dikkat çekmektedir. Kitap boyun hikayedir maksat okuyana boyalı tırnaklarını göstermektir:P)

Tezer Özlü'nün romanlarını okuyunca insan merak ediyor. Hani gamlı prenses saçmlığı var ya harbi saçmalık ancak merak uyandıtan bir yazar olabilir tezer. Çünkü kişiliğinden izler taşır romanları. 

Mektuplarını da mutlaka okumalı. Şimdi Kahperengi kitabına başladım, bitince ki çabucak bitecek gibi görünüyor ilk iş Leyla Erbil ile mektuplaşmalarını okunak olacak.

Ay hadi tamam sustum. Zaten ağrıdan hareket edemiyorum ama maşallah çenem hiç durmuyor.

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Geçmişler olsun çok.. Bi de Arca'nın o suratını yirim ben. Can'da öyle, hepsi aynı model mi bunların ne:) duygu.

annegazetesi dedi ki...

Çok geçmiş olsun. Arca'nın suratına gülmekten öldüm, çok tatlısın be oğlum! :))))

Sittirella dedi ki...

Hemencecik toparlanırsın işşallaa!
Çok zor :/
Arca'ya güldüm ama yalan yok :)))

sihirlirloklava dedi ki...

Ben bu yorumu yazana kadar geçmiş olsun...