Gece rüyamda bizim yurtdışı oylarını götüren uçak düşüyor haberi geliyordu, sonra uçağın düşmesi mantıksız gelmiş olacak, rüya değişti, uçağın düşmediği fakat oyların çalındığı bilgisi geldi. Rüya işte bir yandan o kadar oy attık boşuna mı gitti diyorum, sonra aman zaten Belçikada hep 70% üzeri çıkıyor isabet olmuştur düşüncesinde kendimi rahatlatıyorum. Öyle uyanmışım.
Sabahın köründe uyanmak da fena, attık kendimizi dışarı. Mahallenin pazarına gittik, anneler günü vesilesiyle ayrı bir çiçek coşkusu vardı. Herkesin elinde bir demet çiçek.
Dönüşte Areklerle karşılaştık, şampanyaları buzdolabına atmak ve gece karşılıklı balkonlardan patlatmak üzere anlaştık. Ayşe korna çalarak caddelerde tur atmayı önerdi ama laf aramızda yemedi. Bu insanlar 10 yaşından beri bu distopyayı yaşıyorlar daha ne kadar haklı olacaklar! ÜGerçi bizim sitedeki yerli komşular da bizim kadar heyecanla sonucu bekliyor. Yan komşular “gönderiyor musunuz bu sefer?” Diye soruyorlar, hadi inşallah diyoruz inşallah.
Gün geçmiyor. Temizlik yaptım yemek yaptım, kişisel bakımlar yaptım, şimdi de ütü yapacağım. Hadi artık akşam olsun.
Rüya gibi her şey. Biz mi başka taraftan bakıyoruz biz mi fazla umutluyuz yoksa gerçekten bu defa olacak mı.. Rüya gibi derken kabusa uyanmasak… heyecan dorukta, elimiz kalbimizde. Çok acayip zamanlar çok… buraya not olsun şampanyaları patlattık diye haber edelim tertemiz mis gibi kutlamalar olsun.🫶🏻
2 yorum:
Kabusa uyandık :( Bitti bu ülke artık. Bugünlerimizi mumla arayacağımız günler başlıyor. Çok üzgünüm çok. Oğluma da o kadar umut vermiştim. Ne diyeceğimizi bilmiyoruz. Öyle bakıyoruz birbirimize.
Sözün bittiği yer burası.
Kutlatamadık.Elimiz böğrümüzde kaldı öyle.Biz de şey demiştik; 'zaferi burada kutlayamayız.Linç ederler.İstanbul a mı geçsek' olmadı...Erteledik
Yorum Gönder