1 Eylül 2015 Salı

Taşınma serüveni

Aynı apartmanda ev taşımanın türlü kolaylıkları var. Nakliye firması ile uğraşmıyorsun. Tabak tencereleri kolilemek zorunda değilsin, tepsi tepsi taşıyorsun. Sonra kıyafet bavuluna da gerek yok, kucaklayıp götürüyorsun. Kitap DVD kolileri ile kapağını bile bantlamaya gerek duymadığımız her odaya ait ufak tefek eşya kolileri vardı. Bir de Zeynep, Tufan, Gül ve Orçun gibi bir porsiyon pideye bunları aşağı indiren arkadaşların oldu mu, tamam :)

Kitap kolilerini taşırken canı çıkan Tufan derhal ve şiddetle bir kindle edinmemi tavsiye etti, kıyamam mahvoldular.


Ben o tepsilerdeki mutfak eşyalarını yerleştireceğim zaman taşıyacaktım ama yok dediler, in çık manyak olursun, taşıyalım dursun sen bir tek yerleştirirsin. Hay allah razı olsun. Bir de her ihtiyacımız olduğunda Arca’ya bakmak için gönüllü olan ailemiz vardı da içimiz rahattı. Lakin bu yer cücesinin canı hiç evden çıkmak istemedi. Hele de benim evde olduğum Cuma günü. Oğlum git bak teyzenle takılırsınız, diyorum, türlü rüşvetler veriyoruz, tamam diyor ama normalde orada yaşamaya bile gönüllü cüce, baktım birkaç saate kös kös dönmüş. Neymiş? İşleri varmış. İşi de ota boka “anneaaa” diye seslenip benim işimi yarım bıraktırıp bana yaptırmak. Allah biliyor ya, çok carladım çocuğa, çok kalbini kırdım. Sonradan veya tam da carladığımın akabinde özür diledim ama tamir oldu mu bilmem.

Tabii ki biraz vakit ayırıp kendisine birkaç sorumluluk vererek hem onu eyleyebilir hem de ben daha az gerilebilirdim ama hayatın gerçeği o değil maalesef ve ben de maalesef süper anne değilim, hangimiziz ki?
Mandal yıkama, magnet yapıştırma ve oto koltuğunda sızma :)
Neyse ki birkaç iş icat ettim de o da ben de biraz durulduk. Mandal yıkama, magnet yapıştırma, bezleri katlayıp kutulama, kitap ayıklama… Bunları yaparken yüzündeki gurur ifadesini görmen lazım, sanki evi o yerleştirdi…

Aynı apartmanda ev taşınmanın bazı zorlukları da var. Mesela nasıl olsa parti parti götüreceğim diye mutfak ve salonu sallamamışım, son pazartesi-Salı sırf mutfak topladım. Sonra kızların söylediği doğruymuş, bütün koli ve eşyaların aşağı indiğini düşündüğümüzde bile birkaç koli ilave oldu. Hatta tüm evi yerleştirdiğimi düşündüğümde bile üç ilave koli eşya, ayakkabı dolabında unutulanlar, perdeler, yastıklar, süpürgelerle gecenin bir vakti aşağı iniyordum. Bu bitmek bilmez taşınma sürecinin hiç bitmeyecek gibi geldiği anlarda insanın psikolojisi cidden bozuluyor.

Yerleşme sırasında gönüllü dünya kadar insan varken özellikle hiç yardım istemedik. Neyi nereye koyduğumuzu bilmemiz gerekiyordu. İyi de oldu. Zira birine bir şeyi anlatasıya kadar kendin yapman daha hızlı oluyor. Ve bence gerçekten de çok hızlı oldu.

Perşembe akşamı mutfakla başladım. Mutfak mühim, zira en basitinden bir çay kahve pişecek, orası derhal düzenlenmeliydi. Dolapları tasarlarken bile neyi nereye koyacağımızı planladığımız için karar vermek çok zor olmadı. Arca zaten odasını bir gece önce koli taşımaya gelen Poyrazla birlikte yerleştirmeye başlamıştı.

Çok geç yatıyorum ama sabah da 06:30 dedin mi ayaktayım. Fazla ses çıkarmayacak banyo gibi ufak tefek yerleri yerleştiriyorum. Hep bir yerleştirme refleksindeyim. Marie Kondo’yu ve onu bana tavsiye eden arkadaşım Özlemi minnetle anıyorum, her çekmecede…

Cuma günü, mobilyaları taşıyan abilerle, Digiturkçü, duşakabinci, internetçi arkadaşların da katılımıyla taşınma devam etti. Ablam cüceyi birkaç saatliğine kaçırmasa bitiremezdik zaten. Cuma akşamı ev büyük ölçüde yerleşmişti. Toz içindeydik, hemen her yerde hala koliler vardı ama işin büyük kısmı bitmişti.

Arca haftaya ilkokula başlayacak. Onun okul forması alınmalıydı, sonra haftaya anneanne yazlığına gidecek diye şimdiden okul ayakkabısı halledilmeliydi. Bir de daha IKEA’dan alınacaklar vardı. Cumartesi sabahın köründe, evden hiç çıkmak istemeyen cüce ile yola düştük. Evin ihtiyaçlarını aldıktan sonra biz Kemeraltına İlker eve yollandı. Öğlen geldiğimizde ikimiz de çok yorgunduk ama yapılacak çok iş vardı. İlker’in annesi yardıma gelmişti, ama bahsettiğim gibi o nereye bu nereye sorularının cevabını veremezdim, halim kalmamıştı, dahice bir fikirle İlker annesine Arcanın çamaşırlarını ütülemesini söyledi. Var ya nasıl ilaç gibi geldi anlatamam, zira Arca birkaç gündür göbeğinin üzerine çıkan atletlerle geziyor, ağzına kadar olan çamaşır sepeti sırf ütü çıkmasın diye makinaya aktarılamıyordu. Cumartesi akşamı pilim bitmişti, farkındaydım. Elime bir bira, önüme de yatak odası ıvır zıvırlarını çektim, balkonda sadece ufak tefekleri düzenledim. Huzur dakikaları…
Pazar yine dışarıda işimiz vardı. Arca’nın ayakkabıları önceki bulunamamıştı, başka yere bakılmalıydı. Sonra markete gidilmeliydi, eksikler vardı, bir de tabii pazara, zira pide pizza hamburger yemekten ailecek kabız olacaktık. Dışarıda işler bitmişti ama ev koli taşınmaktan gir çık yapmaktan toz içindeydi. Son eşyalar ve perdeler de geldikten sonra bir enerji içeceği içtim. Sahiden manyak bir şey! Geriye tek parça koli kalmamacasına yerleşim tamamlandı. Perdeler makineye atıldı ve ben temizliğe başladım!

İkinci enerji içeceği gerçekten kanatlanmak üzereydim ve dolayısı ile uykum bile gelmedi. Gece üç gibi ancak uyuyabilmişim. Aslında pazartesi niyetim işe gitmekti. Ancak elektrik, nüfus gibi işlerle yorgunluk üst üste gelince vazgeçtim.

İşte böyle… Tadilatla birlikte başlayan ve bir ay süren taşınma serüveninin sonuna geldik.  

Yeni ay, yeni dönem, yeni ev... Yenilikler huzuru, bereketi, pozitif enerjiyi de yanında getirsin... 

22 yorum:

enne dedi ki...

Hani yeni evden fotoğraflar?

okuyanguzel dedi ki...

Güle güle oturun ve çok mutlu olun yeni evinizde.

İtiraf : Arca ile yaşadığınız gerginlikleri duyduğumda kendimi daha iyi hissediyorum çünkü ben de yapıyorum. Aynı şeylerin yaşandığını bilmek iyi hissettiriyor.

Kötü Anne Ahu.

pelin dedi ki...

güle güle oturun :)

flzpink dedi ki...

Mutlu, huzurlu yaşayın yeni evinizde :)

ümran dedi ki...

Güle güle oturun yeni evinizde...

Duygu dedi ki...

Güzel günlerde oturun inşallah:)

Leydi'nin Günlüğü dedi ki...

İyi günler yaşayın yeni evinizde inş:)

GeCe dedi ki...

Sağlıkla huzurla yaşayın yeni evinizde insallah

Lale dedi ki...

Yelizcim keyif hiç eksik olmasın evinizden
Sen okuma koltuğunu yerleştir gerisi gelir :)

Adsız dedi ki...

Güle güle oturun yeni evinizde
Pınar

Seyhan dedi ki...

Güle güle oturun

serpil dedi ki...

Güzel günlerde keyifle yaşayın yeni evinizde..

Unknown dedi ki...

hayırlı olsun.yeni evinizde daha da mutlu olun.

CEREN dedi ki...

Hayırlı olsun,güle güle,mutlulukla oturun yeni evinizde :)

yeliz dedi ki...

herkese çok çok teşekkürler:)

Cebimdeki renkler dedi ki...

Hayırlı olsun tekrar ve keyifle oturun inşallah :)

Gulcin dedi ki...

ohh gule gule oturun yelizim.
Kendi evinize yerlesmek gibisi var mi? Dusunsene sen istemedigin surece hep o evde olabilrisiniz ve tasinmak isi bir daha olmaz. Iste bu bile kutlamaya deger :)
Gule gule, kahkahalarla oturun yeni evinizde :)

Adsız dedi ki...

güle güle oturun,sevgiler.Nazmiye

iştemutluluk dedi ki...

Içinizin sindiği,alışık olduğunuz bir yerde ev almış olmanız büyük mutluluk. O evde hep huzurlu ,sağlıklı günler geçirin inşallah. Şu toparlanma işi yani Marie Kondo tavsiyelerini bir uygulayabilirsem ben de çok huzurlu olacağım inşallah. Güle güle oturun tekrar.

aaa dedi ki...

güle güle, mutlulukla, huzurla oturun yeni evinizde
Çenebaz

aaa dedi ki...

güle güle, mutlulukla, huzurla oturun yeni evinizde
Çenebaz

Unknown dedi ki...

Aynı apartmanda bu 3. dairem. Bu seferki kendimizin çok şükür. Dediğin bina içi taşınma olayını bir kez hamile, bir kez de 2,5 yaş yer cücesi + 9 aylık bebe ile yaşadım. Kolaylıkları zorluklarından çok bana kalırsa. Ki bunu zırt pırt taşınan biri olarak söylüyorum :) Kendi evinin en güzel tarafı, dolapları istediğin gibi yaptırabilmek. Hele bizim gibi kafayı kırdıysan, duvarları yıkıp, yeni bir eve dönüştürüyorsun. Fakat herşey yerleşip de oh deyince, değme keyfine.

Yeni eviniz hayırlı olsun, size daha çok mutluluk ve kahkaha getirsin inşallah. Huzurunuz ve keyfiniz bol olsun.