Bahar geldi, erguvanlar, kiraz ağaçları çiçeklendi, diyemeden Nisanla birlikte kar yağışıyla şaşkına döndük.
Nasıl bir nisansın ki, üç gün üst üste kar yağdı? Birkaç günlük yağmur arasından sonra yine kar bekleniyor, allah nasıl biliyorsa öyle yapsın.
Nisan, beraberinde Arca’ya üç haftalık bir tatil getirdi. Zira daha önce anlatmıştım, burada yeni virüs varyasyonunun özellikle çocuklarda sıkça görüldüğü tespit edildi. Arca’yı teste götürdüğümüzde etraftaki çocuklardan belliydi. Bizim oğlan negatif çıktı ama işin şakası yok. Ara sıra kıllanmıyor da değilim ha, Türkiye’de öğretmenleri nasılsa okulları kapatacaklar diye mi aşılamıyorlar? Çünkü bu manasızlığın başka açıklaması olamaz. Futbolcular, turizm çalışanları aşılanırken öğretmenlere sıra gelmemesi ?
Türkiye’de gerçekten durum feci. Aşı olmuş, ikinci dozunun üzerinden 10 gün geçmiş İlkerin annesi, o pür dikkat eden kadın nasıl olduysa pozitif! Arkadaşlarımızın kızı - 13 yaşında pozitif! Hani artık dıdınındıdısı değil ya annemiz çocuğumuz...
Şimdi belki de her zamankinden daha fazla dikkat etmeliyiz.
Nisanla birlikte spora geri dönüşümü (evet Leslie ile sabah 30 dk haftasonları coşaraktan 48dk walk at home - güleni tepelerim ortayaşlı kadınım ben ne yapayım maratona mı katılayım!?) kutladım! Çapraz bağlarım iyi gibi! Coşup kopabilirim artık!
Bu arada, bu garip Nisan bana terfi getirdi. Sevindim tabii ki. Benim için yeni bir challenge ama en önemlisi emeklerinin karşılığını almak.
Bir arkadaşım, “39 yaşında kariyerini bıraktın (iyi kötü bir müdür title’ım vardı nihayetinde), alt seviyeden başlamaya razı olup aileni de toparlayıp bambaşka bir ülkede sıfırdan başladın, bir de kariyer yapıyorsun, döt ister” dedi, evet doğru evet kolay değil, hırsımdan ağladığımı bile biliyorum. Ama hep dediğim bir şey var, eğer benim kocam muhterem şahıs olmasaydı, en az 1-2 sene (3. Senede pandemi patladı lanet, dolayısıyla 4 sene olacak neredeyse!) kariyer-iş sallamayıp evle, Arca’yla ilgilenmeyi (ev erkeği olmayı) sindirip bir de üstüne bana tüm bu zaman boyunca kariyer koçluğu yapmasaydı, ben ne İzmir’deki konfor alanımdan vazgeçerdim ne de buralarda sıfırdan başlayıp kariyer yapmaya niyetlenirdim.
Bu garip Nisan’dan mıdır bilmem, saksılarıma bakmıyorum, hayır yani çiçek eksem, bostana domates fidesi diksem ne olacak? Dondu, kardı soğuktu derken pert! Hem zaten burnumu terasa çıkaramıyorum ki, ne ara toprağa on parmağımı daldıracağım?
Bugünün bahanesi de aralıksız yağan yağmur. Bu havaya, böyle nisana ancak kadeh kaldırılır, sağlığımıza ...
(Pilates topu da pek iyiymiş yav, puf yerine kullanıyorum :)))
4 yorum:
Aynen dediğin gibi biz de arkadaşlarla şaşkınız. Gerçi ben köy de
öğretmen olduğumdan aşı oldum. ama diğer arkadaşlar tüm hafta okula
gidiyor ama aşının lafı bile geçmiyor. farklı meslek gruplarının adı geçiyor
aşı için. dün arkadaşımın sınıfında bir pozitif çocuk çıktı, şimdi
10 gün evdeler.
aşı olsak da her an hasta olabiliriz ama umudum hafif geçirmek.
çünkü bir tanıdığım kız 29 yaşında , covid olduktan 8 gün sonra
vefat etti. çok şaşkınız, hiç bir hastalığı yoktu. çok çok
üzüldük..
Artık işin rengi değişti. Önceden bildiğimiz her şey artık geçersiz. Genç insanlar hastaneye yatırılıyor, başınız sağ olsun. Aşı olabilmenize çok sevindim, en azından hafif atlatmaya yarıyor bence
Evet İlker'e sevgi ve saygılarımı iletiyorum. Seni seviyorum. Size bayılıyorum :)
ben de size bayılıyorum efenim :)
Yorum Gönder