7 Mayıs 2017 Pazar

Kitap yorumu: Karanlık Kız

Geçen yıl bir solukta bitirdiğim Napoli Romanları Serisinin yazarı Elena Ferrante'nin Karanlık Kız diye bir kitabının olduğunu öğrendiğimde hemen aldım.

Ferrante, bende Maeve Binchy etkisi yaratıyor. Hafif, keyifli, sürükleyici bir okuma arayışına giriyorum bazen, özellikle kafam çok meşgul olduğunda, beni ve kafamı alıp götürecek bir kitap iyi geliyor. Karanlık Kız 'ı böyle zamanlar için zulada tutuyordum.


Daha ilk sayfalarda, bekletimin ötesinde yoğun anlatımı ve vurucu detaylarıyla beni şaşırttığını itiraf etmeliyim. Yine aynı sürükleyicilik, yine aynı keyif fakat bu kısa roman çok daha derin.

Arka kapakta, bu kitap, Napoli romanlarının çıkış noktası diye tarif edilmiş, evet aslında bir cildin bir bölümü ile hemen hemen örtüşüyor. O kısımda duyguları çok net ve vurucu veremediğini düşünmüştüm, - spoiler olur mu acaba? - kızlarını bıraktığı bölümden bahsediyorum. Ferrante'nin kendi yaşamından kesitler olduğu söylenen Napoli serisindeki en gerçek kısım da buydu bence ve bu sebepten yazar, kesin kendi yaşadıklarını anlatmış diye düşünmüştüm. Karanlık Kız'da yazar sanki hayatının o kısmını bir iğne ile ince ince değişiyor, sabırla her bir hissini yazıya aktarıyor.

Pek çok kadının kendinden çok şey bulacağı ve yine pek çok kadına belki de çok uzak gelecek bir hikaye Karanlık Kız. Ben çok keyif alarak okudum. Hatta kitap kulübüne tavsiye etmeyi düşündüm.

Kitabı tavsiye eden Biranda, kitabı bitirdikten sonra ilk bölümü tekrar okumamı da önermişti. Okursanız aklınızda olsun;)

3 yorum:

Büşra Bayram dedi ki...

teşekkürler, okuyacağım :)

pınar dedi ki...

Bu kitabından haberim yoktu. Napoli romanlarıni beğenince Belalı Aşk kitabını almıştım. Henüz okumaya sıra gelmedi ama bunu da okunacaklar listeme ekliyorum Yeliz

okuyanguzel dedi ki...

Spoiler oldu valla ! 3. kitabın sonlarına yaklaştım da. :)