Arca geçen haftanın
ortalarından itibaren bir sirk gösterisine gitmek isteyip duruyordu. Okuldan
davetiye dağıtmışlar, illa gidelimmiş.
Küçükken ailecek
gittiğimiz sirkte sahnedeki kaplanın biri suratıma işemişti. Akabinde burnumun
üzerinde çıkan çilleri de o sidiğe yormuşlardı. Ben böyle hatırlıyorum ama
tabii geniş hayalgücümün bir saçmalaması olabilir. (Bilginin doğruluğunu anneme
teyit ettiremeyeceğim, he deyin geçin) Çillerimin sidikle ilgisi yoktu bence, o
yaz güneşin altında çok kalmıştım bütün yüzüm soyulmuştu ve çiller şahsıma
sevimli bir hava veriyordu. Uzun lafın kısası, benim sirklere mesafem hayvan
hakları savunucularının ateşli muhalefetinden evveline dayanıyor.
Yine sallamaya çalıştım,
alternatif etkinlikler sundum ama hayır. Sirk de aslında öyle çok gösterişli
bir şey değil, illüzyonist var, cimnastikçi bir kız var, lastik gibi, yılanlı
bir gösteri, palyaço filan… Neyse gittik.