2 Mart 2012 Cuma

"aa kahve mi içiyorsun?" diye soranı çok pis tepelerim!

Blogun adını değiştiriyorum.
Hayır "özhakiki günün çorbası" değil, o var zaten wordpress'te.

Yeni blog adı : BAHTSIZ BEDEVİ AİLESİ

Bizim oğlanın doğum günü ile ilgili bir gudubetlik var ama henüz bunu çözecek bir bilim dalı yok. Dolayısı ile gülüyoruz, sadece gülüyoruz.

Bahtsız bedevi şeklinde çöllerde kutup ayımızı arıyoruz. Sahi niye arıyoruz ki, o bizi zaten buluyor!
Ya da günün çorbası yerine GÜNÜN VAKASI diyebiliriz, zira etrafta bulaşabilecek herhangi bir hastalık mutlaka bizim eve konuşlanıyor, tıbbın Arca'ya çareleri tükendi.

Günün vakasını yüksek müsaadenizle açıklıyorum : SU ÇİÇEĞİ!!

Yeayy!! (saçını başını yolmakta olan smiley)

Bugün izin almıştım. Sabahtan işlerimi halledip öğleden sonra geçen haftadan ertelediğimiz "okulda doğum günü partisi"ni, akşam da cümbür cemaat tüm aile fertleri ile "aile içinde doğum günü partisi"ni yapacaktık. Pasta ve kremadan şeker komasına girmek için Ela, Alpi, Tuna, Ege ve Berk'in katılacağı yarınki partiyi bekleyecek eğlencenin dibine vuracaktık. Plan buydu...

Son iki güne kadar bu planlardan kendimize bile bahsetmedik. Zira yerin kulağı var, gudubetlik cinleri yine herşeyi berbat edebilirdi. Geçen sene doğum gününde hastaneye yatmıştı, bu sene orta kulak iltihabı olmuştu. Bir doğal afetin bizi bulması son derece olasıydı.

Dün akşam Arca'ya banyo yaptıralım da herkeslere mis gibi koksun dedik. İyi ki de demişiz. Birkaç tane kızarıklık gördüm, göğüs ve göbekte. İlker su çiçeği olduğuna emindi. Doktora sorduk, sayın yarın sabah tekrar sayın, haberleşelim dedi. Akşam yedi tane saydım sabah yirmi yedi. Üstelik su toplamaya başlamışlardı. Ve tabii ki deli gibi kaşınmaya! Doktora götürüp emin olmak istedik, olduk.

Birkaç hafta önce sınıfında bir çocukta su çiçeği olduğunu duymuştuk, sonra bu haber yalanlandı, allerjiymiş dendi. Sonrasında Arca pek okula gitmedi. Bu hafta gönderdiğimizde, İlker okulun yarısının su çiçeği olduğunu öğrenmiş. Bir öğretmen de dahil. Üstelik benekli çocuklar görmüş okulda. Yuh dedik! Demekten başka da yapacak bir şey yoktu.

Az önce öğretmenini arayıp on gün okula gelmeyeceğini bildirdiğimizde "ya yeliz hanım gönderin, herkes gönderiyor" dedi. Dayanamadım... "işte görüyorsunuz ya insanların duyarsızlıkları yüzünden şimdi bütün okul da bizim çocuğumuz da su çiçeği!" dedim. Bulaşıcı hastalığı olan bir çocuğu okula nasıl gönderiyorlar? Hadi onlar gönderdi, okul nasıl izin veriyor? Anlamak mümkün değil.

Bugün doktordan öğrendiklerimi de kısaca paylaşayım, misyonumu tamamlayayım:
- 10 gün evde çıkmayacak. Bu toplumu korumak için değil (zira o kadar kızgındım ki, "ben çocuğumu okula göndereceğim, zaten okulun yarısı hasta" diye saçmalamıştım) çocuğun düşen bağışıklık sistemi sebebi ile ikincil enfeksiyon riski.
- Ateş sık sık kontrol edilecek. Birkaç gün 38 olabilir, birkaç gün sonra hala ateş varsa hemen doktora.
- Yenidoğan, hamile yaklaştırılmayacak (of Elfana'yı Allah korudu ki önceden fark ettik)
- Taşıyıcı olabilecek kişiler eve sokulmayacak, 3 günlük kuluçka döneminde bile bulaşıcılık görülebilir. (Babanneye bizim ev yasak, Salı günü bize gelen Deniz bebek için endişeliyim, Duru ile bir süredir görüşmediğimize sevindim, bu akşamdan önce fark ettiğimize de...)
- Kaşıntılar için özel bir losyona başladık bile...

İşte böyle...

Bu gerginliğin üzerine kahve içmeyeceğim de ne edeceğim! Yemişim reflüyü. "Ne ettin yavrım, içme" diyeni de çok pis tepelerim (bkz. başlık)
Bu arada bugün izinli olacak diye Nadire abla özenmiş kuzucuklara, dün zencefilli kurabiye (bkz. görsel), tuzlu muffin ve fındıklı kurabiye yapmış.

45 yorum:

Esra dedi ki...

Günün vakası iyi bir isim alternatifi sanki :)
Çok geçmiş olsun, diliyorum bundan sonraki doğum günü kutlamalarında hep sağlıklı ve mutlu olsun.
Ben küçüklüğümde biraz uzun geçirdiğimden su çiçeğini, aşısını yaptırdık biz oğlana, gerçi o da %97 koruyormuş, çok küçük bir ihtimal de olsa korumama durumu var yine yani :(

Gulcin dedi ki...

gecmis olsun arca!

kasinir da meret. su an bile hatirladim anne nolur kasiyayim diye yalvarislarimi. Ama dayan bu da gecer be arca bu da gecer.

Yelniz size de gecmis olsun. ne denir bilmiyorum. sen ic kahveni bir iki kahveden ne olacak olur oyle kacamaklar. afiyet olsun sana.

Fikriye Filtresiz dedi ki...

Hala öyle bir hastalık var mıymış yav?! Çok geçmiş olsun, çok sinir bozucu!

Tarkanın Annesi dedi ki...

Hep öyle olur zaten ne zaman neye özensek kısmet etsek bi aksilik çıkar ama boşver doğumgünü her daim yapılır önemli olan Arca iyileşsin o iyileşince bide üstüne keyif kahvesi içersin

Leylak Dalı dedi ki...

Kahveni iç Yelizcim afiyet olsun. Ne demiş atalarımız: "Acı acıya, soğuk su sancıya, kes avrat bi soğan daha". Atalar bilir onları dinlemek lazım (her zaman olmasa da:).
Suçiçeği için de çok endişe etme çabucak geçer, biz de sinek ısırığı sanmıştık önce, şimdi kaşıdığı için oğlumun iki kaşının arasında şirin bir çukurcuk var:) Kaşıyıp patlatmamasına dikkat et yeter. Ay çokbilmişlik yaptım zaten doktor sana anlatmıştır bunları. Geçmiş olsun diyorum, bundan sonraki doğumgünü kutlamalarının vukuatsız geçmesini diliyorum...

Cigdem dedi ki...

cok gecmis olsun tekrar.

Unknown dedi ki...

Geçmiş olsun Arca'ya. Aaaa reflüye rağmen kahve mi, cık cık cık:) Arada, hele de böyle zamanlarda birkaç fincanı vücut tolere edebilir pekala. Olsun üzülme, doğumgününü de iyileşince yaparsınız artık.

ayak izleri-sevgi dedi ki...

hay allah kötü olmuş bu.. bende okulunuzun bu tutumuna yeayy diyerek eşlik ediyorum.. çok geçmşi olsun arcama.. hemencik geçsin gitsin inşallah..
kahvenin kokusu da bir hoş geldi.. bende mi alsam bi fincan..

selen dedi ki...

Yeliz çok geçmişler olsun. Bence iç kahveni hiç takılma (ki çoktan içmişsindir). Okulun tutumunu anlamak imkansız gerçekten. Biran önce sevgili tatlı Arca'nın sağlığına kavuşmasını diliyorum, doğumgünü sonraya kaldı mecburen, sağlık olsun da, sevgiler

Fatma dedi ki...

Geçmiş olsun Yeliz, acil şifalar ve sabır dilerim.

annemahsustan dedi ki...

Çok geçmiş olsun, tez zamanda toparlanır umarım.

alev ertürk dedi ki...

yuh artık inanmıyorum diyeceğim ama ,inanıyorum yeliz sana inan çok tanıdık bu anlatılanlar iç yavrum iç kahveni hem de kana valla bunların üstüne kafayı çekmediğine şükür :)
bu arada bebesini hasta hasta okula gönderen ve tüm çocukları da kendi çocuğunu da riske atan anneleri bir elime geçirsem,elimden kim alır bilmem :((

İpek dedi ki...

Geçmiş olsun. Çok zordur, halılara yatıp sürte sürte kaçındıgımı hatırlarım hala.

Okula gönderenler, kendi çocuklarının da risk altında oldugunu bilseler göndermezlerdi sanırım. Bir kısım okul, "Zaten bunlar yaşıt, eninde sonunda geçirecekler, bulaşırsa bulaşsın toptan çıksın aradan" mantıgı güdüyor diye duymustum. Sizin okulunki de böyle bir tavır mıdır acaba?

meltem dedi ki...

Gecmis olsun Arca'ya. Umarim hafif atlatir. 10 gun sonra dogum gunu, hastalik bitisi, bahar gelisi diye cok guzel bir kutlama yapar, bu aksilikleri unutursunuz.

Su cicegi Idil'in okulunda da dalga dalga yayiliyor. Okul hastalarin gelmesine izin vermiyor ama cocuklar ilk belirtileri gosterene kadar yayiyor bu mereti. Biz de bekliyoruz ne zaman piyango bize vuracak diye. Ben hamileyim ama cocuklukta gecirdigim icin sorun degilmis sanirim.
Guzel, gunesli ve hastaliksiz bahar gunleri dilegiyle
Meltem

saricizmeli dedi ki...

Çok geçmişler olsun. Su gibi çiçek gibi çocuk haliyle oldu suçiçeği;)

MELTEM dedi ki...

yeliz çok geçmiş olsun öncelikle hele bir iyileşsin daha şenlikli bir parti verirsiniz.
yiğenim su çiçeği oldu anneme sordum biz geçirdik mi diye?biriniz geçirdi ama sen mi ablanmı hatırlamıyorum dedi.be kadın şimdi mi söylenir bu düğünüme bir ay var,tak 10 gün sonra su çiçeği geçirdim,düğün günü ise dudağımın üstü ve alnımda su çiçekleri vardı fondötenle kapatmıştık.
ozaman dr su çiçeğinin ne kadar erken geçirirsen o kadar iyi olur demişti 23 yaşındaydım hastanelik oldum bir yandan da iyi olmuş aslına bakarsan..

sevgiler,

Hatice ST dedi ki...

öncelikle çok geçmiş olsun...
yalnız bu ne yaa üstsüte.. nazar değmiş bence.. kurşun döktürmeye ne dersin :)) üzerine de bir türk kahvesi :)

Evren dedi ki...

Allah allah, cok gecmis olsun Arca'ya. Siz artik kursun neyin bir seyler dokturun... sonra da o kursunlari okula iletin, nedir bu yav, inanilmaz cidden!

arda tülin dedi ki...

çok geçmiş olsun, çabucak iyileşir umarım. ayrıca konuyla alakasız ama bu kadar gülerek okuduğum bir blog olmamıştı henüz, bu mizah duygusu, bu samimiyet hiç kaybolmasın dilerim, hayata rağmen...

kuzunun annesi dedi ki...

Biz okula kaydımızı yaptırırken ilk konustugumuz konulardan biriydi, bulasıcı hastalık yada antibiyotik tedavisi gördüğü zamanlar okula göndermenizi istemiyoruz diye söylemişlerdi.

Zaten bir cok veli mecburiyet yada vurdumduymazlıktan gönderiyor cocugunu , ama ögretmende bu sekilde provoke ediyorsa , cocukların halini düşünemiyorum gelsin su çiçeği, gitsin rota ozaman ..

Arca kusumu öpüyorum tekrar , en kısa zamanda saglıklar diliyorum

firdevs dedi ki...

olaya bir de iyi tarafindan bak . su cicegi ne kadar kucuk yasta cikarsa o kadar cabuk geciyor . iki yil once uc oglumun ucu de bu aylarda cicek cikarmislardi . o zamanlar yedi aylik olan oglum cok hafif gecirmisti . ama alti yasindaki oglum epey zor atlatti . vucudunda hala silik bir sekilde izleri var .

insallah Arca'da cabucak iyilesir .

k.i.s.d. dedi ki...

Tatlicimm ya cok cokgecmis llsun. cok uzuldum. neyse ki minicikken atlatmis oluuor. burda okullarda hosuma giden bu uygulama vat. cocugunuzu hasta diye okula yollamadiginiz zaman iyilestigine dair raporls okula donmesi gerekiuor. ysni iyilesmeyen cocuk okula devam edemiuor. iuibisiy. kiyamam ya.. bi de reflu yazini okudum.2 ay once bi yemege katilmistik sonrasinda tam 1 hafta reflu yasadim ama kendiliginden gecti cay kahve icmeyince... sanirim o yemegin sosu dokunmustu sendeki de oyle bisiy olabilir yoksa reflunun bi on hazirligivs vs var oyle bidiy diil sendeki

Oz dedi ki...

cok gecmis olsun. Bak sen yazinca hatirladim, ben kucukken annem in arkadaslarinin cocuklarindan biri hasta oldu mu annem beni onlara gotururdu, bulassin aradan ciksin diye, sonra ben hasta oldum mu arkadas cocuklari bize gelirdi:) hey gidi gunler hey:)

Elif dedi ki...

ahh be kuzum yaa..çok geçmiş olsun

yeliz dedi ki...

sağol elifcim:(

yeliz dedi ki...

Özlemcim aynen, ablam da kızamığı böyle geçirttirilmiş, kıyamam daha ağır geçmiş

yeliz dedi ki...

kübracım güya burada da ateşliği çocuğu almıyorlar ama uygulama zayıf maalesef.
o reflüyü bence o lokmalar tetikledi, 5 tane yedim yav utanç içindeyim

yeliz dedi ki...

öyle hayatcım anne gönderse de okul almaması lazım. annenin kendi çocuğuna okulun bütün çocuklara sorumluluğu var.

yeliz dedi ki...

arda tülin,
merhaba! çok teşekkür ederim yorumuna çok sevindim:)

yeliz dedi ki...

Evrencim kurşun olayını artık ciddi ciddi düşünmeye başladım

yeliz dedi ki...

firdevscim çok sağol, tek teswellim erken çıkardı, belki sonra daha ağır olurdu.

yeliz dedi ki...

hatice kurşun evet bizim vakada tıp çaresiz kalıyor, alternatif arayışındayız:))

yeliz dedi ki...

Meltem var ya çok feci bir anı. hem güldüm hem üzüldüm yav, kıyamam

yeliz dedi ki...

sağol sarı çizmelim

yeliz dedi ki...

meltemcim yapma ya oralarda bile var ha.. ben bu hastalık artık bitti sanıyordum

yeliz dedi ki...

evet ipek ne tatlı tatlı kaşınır. iş çocuklarla bitse neyse de çocukların hamile anneleri olabilir, yeni doğan kardeşleri olabilir. hani engelleme şansı varsa engellenmeli bence.

yeliz dedi ki...

of alevcim biliyorum ya nedir bu çektiklerimiz:(

yeliz dedi ki...

annemahsustan ve fadişçim çok çok teşekkürler

yeliz dedi ki...

selen sevgi burcu çiğdem çok teşekkürler...

yeliz dedi ki...

Leylak ablacım kesinlikle haklısın bende de 3-4 tane akşınmaktan iz var. bir de ben 10 yaşındaydım zor oluyor ama anlatmaya çalııyoruz kaşıma diye:(

yeliz dedi ki...

tarkanın annesi cidden artık özenmeyeceğim, kursağımda kaldı:(

yeliz dedi ki...

alışveriş danşmanım varmış varmış hatta salgınmış. Bursadan bir arkadaşımın da çocuğu hasta. fena fena:(

yeliz dedi ki...

gülçincim ben de koca kızdım deli gibi kaşınıyordum

yeliz dedi ki...

esracım arcanın aşısı var ama bir doz daha 4 yaşında olacaktı, aşının dozları tamamlandıktan sonra geçirse belki daha hafif atlatabilirdi.

Adsız dedi ki...

çok geçmiş oldun arcaya.. ama seninde bildiğin gibi ne kadar küçükken geçirirse o kadar iyi. sana da o su baloncuklarını patlatmaması için takip ederken sabır diliyorum... hem çocukken kreşe gidip ne hastalık varsa kapmayan çocuk yoktur. bir nevi kreşin görevleri arasında vardır yani, çalışan annenin çocuğuna ne kadar salgın hastalık varsa bulaştırmayı gizli bir vazife edinmişlerdir. yaşarak tecrübe etmişliğimde var üstelik mercan..