27 Aralık 2010 Pazartesi

Tea & pot


Çayın bir seremoni olduğunu Kore seyahati sırasında öğrenmiştim. İki yudumluk yeşil çayın hazırlanması, sunulması on beş dakikadan fazla sürmüştü. Belki bu sebepten tadı bir başkaydı.

Cumartesi günü resmen açıldı.

Tea & pot.

Aylar süren titiz çalışma, hemen her anına tanık olduğumuz için belki de, çok bizden bir işti. Herkes çok pozitifti. Herkes çok keyifliydi.



Eltinin biri gıda mühendisi, diğeri iletişimci. Elti gücü: ) Onlar İlker’in kuzenlerinin tatlı eşleri, soyadımız aynı, ben de elti oluyorum değil mi, uzaktan elti : )

Çoğunlukla Çin’den olmak üzere sayısız çay getirdiler, minicik sıcacık bir butik café’de buluşturdular, özenle misafirlerine sundular. Sunumları eşsiz bir seremoniydi. Her detay iki samimi kadının ince ince işlediği oyaları gibiydi. Antika mobilyalar ve fincanlar, özel çaydanlıklar, ev yapımı pasta ve kurabiyeler …



Yasemin çayı içtim, aklım kaldı. Sizin de aklınız kalırsa, bir paket de evde pişirmek için satın alabiliyorsunuz, hatta o dibinizin düştüğü çaydanlıklardan bile kendinize, sevdiklerinize hediye edebiliyorsunuz.



Hani Gazi İlkokulu’nun arkasında bir yol vardır, Efes Pastanesine birkaç dükkan kala, işte orada. Nihan’ı bulun ve size eşsiz çaylarını sunmasını isteyin, çayı fincanınızdan önce tatlı tatlı kelimelere dökmesini, nasıl içilirse keyiften dört köşe olacağınızı anlatmasını isteyin.



Çok keyifli çok…

15 yorum:

Seyhan dedi ki...

o zaman eltilere hayırlı olsun, bol kazançlar, keyifli işler diliyorum.

İlk fotodaki yasemin çayı gerçekten süper bizede çinden gelmişti. Kapalı halde atılıp zamnala açılması, hafif tadı, verdiği huzur ,herşeyiyle süper izlemesi bile yetiyor.. Sevgiler

Oz dedi ki...

Çin çayına bayılırım, özellikle yaseminli yeşil çaya!Demliklere bayıldım! Ama olmaz ki, İzmir çooook uzak:) Hayırlı olsun:)

Fatma dedi ki...

Hayırlı uğurlu olsun, fotoğraflardan anladığım kadarıyla çok zevkli bir dekorasyon olmuş. Çay içmeye de geliriz inşallah. O çaydanlıklardan kendime ve çay hastası anneme en kısa zamanda almalıyım, bayıldım.

Adsız dedi ki...

ben orada omrumu gecirebilirim :)

viyana da gormustum boyle butik bir dukkan, tabi o cok cok buyuktu, ama bizde de olsa ne guzel olur demistim.

Eh senin eltiler isi buyutur, istanbula frençzayin :P verirler belki :) hayirli olsun

yeliz dedi ki...

evet seyhancım işte aynen o çay! kendi kendine açılıyor. o yanındaki finca da antikaymış, insan kendini ingiliz asilzadesi sanıyor, tam keyiflik tam!

yeliz dedi ki...

Özlemcim ben sana gönderirim:P karşılıklı telefonda içeriz aynı tadı verir belki kimbilir?

yeliz dedi ki...

Fadiş,

Mutlaka uğra, selamımı söyle, öyle sıcak öyle samimiler ki insan içine sokası geliyor:)

yeliz dedi ki...

ay kirazım ne güzel düşler, düşünceler. İstanbulda benzer bir dükkan varmış, yerini eltilerden öğrenip söylerim sana, Nişantaşı olabilir.

k.i.s.d. dedi ki...

Ne hoş bir mekan, koşarak gidilesi...

Janset dedi ki...

Demek acildi sonunda! Her gun onunden gecerken nasil bir yer olacak acaba diye geciriyordum icimden..pek guzel olmus :)) Eltingillere bol kazanclar, keyifli calismalar ve cokca musteri diliyorum! Ilk firsatta deneyecegim...

K.T dedi ki...

Eltilere bol kazançlar, tatlı, sıcacık muhabbetler

yeliz dedi ki...

kisd,
sizin evin çay seremonilerini biliyorum, bir daha geldiğinizde buluşma mekanımız burası kesinlikle!! cevcevle arcayı nihana bırakır laflarız. Arca Nihana aşık:)

yeliz dedi ki...

Janset,
Tabii bekleriz, ne güzel hummalı bir çalışmaydı değil mi? güzel oldu, çok ggüzel:)

yeliz dedi ki...

Kuzey tanın annesi çok teşekkürler

Hülya Cinsçiçekçi dedi ki...

ben gittiiimm. çok şeker iki kadın geröekten. o kurabiyenin tadı da hala damağımda