Bloglarda iç geçirdiğim o güllü dallı fincanlardan anneme bahsetsem kızar “ayol senin çeyizinde alası var, sen de çek fotoğrafını koy bloguna sanal alemden eksikli kalma evladım” der. Vallahi der: ) Çünkü benim çeyizimin haddi hesabı yoktur.
Evliliğim onuncu yılına girdi lakin çeyizlerim en az yirmi senelik. Eskiden öyleydi, kızların çeyizleri daha çocukkenden yapılmaya başlanırdı. Anneannemin tüm kız torunları için tığ işi masa örtüleriyle uğraşması, annemin nerede bir çeyizlik görse hemen çeyiz sandığımıza eklemesi çocukluk anılarımın büyük bir kısmını oluşturuyor. Yazık ki ben telef olmasın diye bütün tığ işlerimi, beyaz işlerimi anneme geri yolladım. Onların bakımı temizliği başlı başına iş çünkü. Eskiden çevirmeli telefonlarımızın üzerinde tığ işi örtüler olurdu, şimdi orta sehpa Arca’nın tren pisti, nereye koyacaksın danteli? Kullanımı bakımı zor olan bu tür çeyizleri dediğim gibi anneme gönderdim. Hayalim masa örtüsü olarak kullanamasam bile belki bir gün yatak örtüsüne (evet yatak örtüsü hayalim var!) ya da perdeye dönüştürmek o değerleri. Çok değerliler çünkü. Şimdi annemi kullanması için teşvik ediyorum, çünkü onlar dolabın dibini beklemeye değil kullanılıp anı biriktirmeye layık değerler. Sadece iğne oyalarım kaldı hatıra…
Kullanımı böyle bir özen göstermeye ihtiyaç duymayan çeyizlerim de var benim! Denizde kum bendenizde çeyiz! Komşu bloglarda iç geçireceğime güllü dallı Bavyera porselenlerimi günlük kullanıma törenlerle açtım. Yeter yav dolap beklediği! Hem kimi bekleyecek? Evime gelen misafiri mi? Yemeğe gelene pide söylüyoruz dışarıdan, bavyera porselenlerimde pide servis etmek aklıma bile gelmiyor, o plastik tabaklarda tıkınıveriyoruz.
Artık kahvemi çayımı yüksek müsaadenizle çeyizlik takımlarımda ikram ediyorum kendime. Oh mis :P Var ya ne biçim kitap kombini yapardım ben bu fincanla, tüh!
6 yorum:
Bayıldım, porselende gülü çok severim, kahvenin yanında da çikolata e daha ne olsun Günün Çorbası, olmuş bir güzel post:)
Hiiiiii, o fincanın güzelliği ne öyle.. içim geçti.. maşallah diyeyim:)
Nefis fincanmış gerçekten. Afiyetle kullan :)
Bu arada bu çeyiz dalgası yüzünden evime bir tek mutfak eşyası alamadım ben de yıllardır. Annem öyle çok almış ki dolaplarıma sığmayanlar kolilerde bekliyor. Geçenlerde ben de bir bakayım dedim de 1990 tarihli gazeteye sarılmış porselenler gördüm iyi mi ?
Haydi bakalım ilk kombin gelsin, sonbahar renklerinde olsun ama:)) Pek güzelmiş hakkat filcan:))
hepimizin sandıkları dopdolu, bende kıyamıyorum kızlar hayatta kabul etmezler. En baş lafları tarzım değil. Sani bunlar hazırlanırken bana tarzım sorulduydu:)) Kız beşikte çeyiz sandıkta atasözümüz netcen işte...
Sen o çeyizlerle kombine başla bence de annen haklı...
benımde ceyızım coktur aynı senın gıbı kullanmam paket halınde hepsı bır kosede duruyorlar kahve fıncanlarını çaıkarıp kullanmakla cook ıyı etmıssın zaten ceyızın de çokmuş bu fıncanlarda guzel kahveler ıcıp guzel sohbetler edersın ınşallah canım,sevgiler...
Yorum Gönder