2 Mart 2021 Salı

Tarih yazıyoruz

 Çok garip zamanların tanığıyız. Tarih yazılıyor.

Bizim bile rolümüz var: kendini korurken, başkalarını da koruyorsun, maske takarak.

 

Maske ve sosyal mesafeyle tarih yazacak bir kahraman olacağınızı değil on yıl iki yıl önce söyleseler inanır mıydınız? 


Dünyanın tek ortak gündeminin içinde her anı bizzat deneyimliyoruz. Ve bu o kadar büyük bir şey ki, kendi küçük hayatlarımızın payına düşenin kabulünden ve belki olumlu birkaç ufak parçayı kapmanın peşindeyiz. Yoksa delireceğiz.


Evdeyiz, koşullarımız, korkularımız ve her şeyimiz bir yana ben bu pandemiden olumlu küçük bir şey bulmayı başarabilen herkesi, hepimizi sevgiyle kucaklıyorum. 


Abartmıyorum. 

Arkadaşlar öyle böyle değil, neredeyse bir yıl oldu. 


Geçenlerde telefonumdaki notlarımı temizlerken 2020 yılı başında hazırladığım şahsi kararlar listeme denk geldim, bizim şirket home office çalışma müsaadesini ayda birden ikiye çıkarmış pandemiden 6 ay kadar önce. Ben de hedeflerime eklemişim. Bak bak! Ayda iki gün evde çalış Yeliz! Demişim. Ay bir eğlendim kıyamam... şimdi ofise gitmek için vice president onayı alıyor, onayımızı cebimize komadan ofise gelmiyoruz.


Ha bir de şu var...


Niyet ettik, Cem Yılmaz’a bilet aldık. O vakitler pandemi henüz yok, Çin’de bile çıkmamış. 2019’un son ayları. Hey gidi...


Belçika’ya Türkiye’den gelen her sanatçı her etkinlik müthiş ilgi görüyor, biletleri çıktığı gün tükeniyor, Türk community için bu etkinliklere topluca gidebilmekse ayrıcalık. Biz de o gün ofiste haberi alır almaz muhteremi görevlendirdik, bol bol bilet aldırdık.


Birlikte gitmeye niyet ettiğimiz arkadaşlarımızla çocuklara bakıcı ayarladık, gösteri benim tam da seyahatlerimin olacağı döneme geleceğinden uçak biletlerimi bile buna göre ayarladım.


Nisan 2020’de olacaktı gösteri. Olmadı, dememe gerek yok sanırım:) 


İlkere dedim ki iptal et biletleri! Dedi ki niye? Ayol niyesi mi var? Birlikte gitmeyi planladığımız arkadaşlarımızdan bir aile Köln’e taşındı, özleştik görüşemiyoruz. Diğer çiftin ikinci çocukları doğdu, bugün gösteri açılsa el kadar bebekle nereye geliyorlar? 


Bir yıl ya bir yıl! Acayip bir yıl geçirdik. 


Bu iki hafta ofisteyim, İtalya’dan gelen yeni ekip arkadaşımız kendini yalnız hissetmesin diye... her gün ofiste olmak bir garip... yeni arkadaşımızın her gün ofiste farklı yüzler görmesi bir garip... bu yeni arkadaşımızın yüzünü bile görmeden işe almamız bile bir garip! 


Bugün ofisin önğnde muhteremi beklerken...



Yeni normlarımız toptan ve bir sene sonra bile hala bir garip...


Temennim bu kadarla kalsın, yeter gari, artık normalimize dönelim. İnsanlarımıza sarılalım... 

7 yorum:

okuyanguzel dedi ki...

Dönemeyecek gibiyiz :) Bitmedi bitmeyecek ama gariptir ki bana birçok açıdan iyi geldi. Neden ? Çünkü Konya'daki sosyal hayatımıza bir darbe olmadı bu. Hatta bana birçok açıdan iyi geldi desem döverler mi?

Adsız dedi ki...

Döverlerse birlikte dayak yeriz çünkü bana da iyi geldi. Yavaşlamak iyi geldi. Çok da sosyal bir insan olmadığımdan iyi geldi.
Pınar

okuyanguzel dedi ki...

:)

yeliz dedi ki...

Çaktırmayın ben de 4 gün üst üste ofisten sonra evimi özledim hatta ev ofisimi🙈

pelinpembesi dedi ki...

Bence bir kaç yıl daha sürecek bu süreç. tarihte zaman zaman olan
salgınlara bizde denk geldik, ne yapalım kader. deprem gerçeğini
de 99 yılında yaşamıştık, bakalım neler göreceğiz daha..

yeliz dedi ki...

Ben de aynı fikirdeyim, hemen bitecek gibi değil:(

yeliz dedi ki...

Çaktırmayın ben de seviyorum eve kapanmayı.