panik atak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
panik atak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Mart 2022 Cumartesi

Platonik arkadaşlarım

 Tam da yeni bir başlık atmıştım: "kilo alma durumları nasıl"

Sonra önceki postlarıma gelen yorumlara cevap yazmadığım aklıma geldi, döndüm bir daha okudum bir daha içim şefkatle doldu, ve her birine cevap yazdım ve bir defa daha bu bloga ve bu blog sayesinde çevrelendiğim insanlara yani siz okuyanlara şükrettim.

dedim ki, evvela nasıldın bugün bir anlat, başlatma kilona can simidine, semere dönmüş popona, sen anlat... bunu kendine, canım baisy'nin dediği gibi platonik arkadaşlarına borçlusun.

28 Şubat 2022 Pazartesi

Küçük hayatımdan

 Bu hafta boyunca işle oyalandım, hemen her gün ofise gittim, her seferinde İlker kullandı arabayı, gün içinde iyice yorulup günün sonunda hemen her akşam 1-2  kadeh şarap içtim, erkenden yattım, erkenden kalkamadım, sık sık yaşadığım nöbetleri hatırladım, terapide anlatmak için özellikle hatırlamaya çalıştım, hiç yazmadım, hiç okumadım, hemen hiç spor yapmadım, iki defa Flamanca dersimi erteledim. 

28 Kasım 2021 Pazar

Panik atak

 Çocukken pazarları pek sevmezdim. Benim için pazar demek, tatlı başlayan (7'den 77'ye ve kovboy film sabahları) ve sonrasında - özellikle soğuk kış pazarlarında - birer bardak sahlep eşliğinde buğulanan camların ardında, arabada futbol maçı dinlemek (hala futbol spikerlerinden haz etmem) ile devam edip kızarmış barbun balığı, pazar banyosu ve çamaşır makinasının sesi ile son bulan  haftanın bir günüydü, tatlı hafta sonunu pazartesiye bağlayan gün...

Pazarları artık çok keyifli buluyorum. koşturmacasız, uğraşısız sadece yeni haftaya zihnini hazırladığın bir gün. Belki burada hiçbir yerin açık olmadığı, yerel insanların evleriyle, aile büyükleriyle geçirdikleri bir gün olmasından kaynaklı bir dinginlik var pazarlarda. Daha doğrusu kış pazarlarında. 

Her hafta başı ofislerde veya şimdiki virtual toplantılarda ayak üstü sohbetlerin bir numaralı sorusu olduğu üzere, "hafta sonun nasıl geçti" diye sorsalar, "açık ara en muhteşem hafta sonuydu" derim, üstelik İlkerimin olmadığı ilk hafta sonum. Cumartesinin hareketliliğinin pazarın sukunetiyle dengelendiği muhteşem bir hafta sonu. Şükür ki ne şükür...