Evet 25 hafta bitti bile doktor kontrolüne az kaldı. 6,5 ayı devirdik düdükcanla.
Son doktora gittiğimizin üzerinden yaklaşık 5 hafta geçti. Sanıyorum bu ay 1 kilo aldım. Geçen kontroldeki 1 ayda 5 kilo krizinden bu yana iştahım yerinde olmasına rağmen yediklerime dikkat ediyorum. Haftada 1 gün makarna, 1 gün de hamburger, pizza, pide gibi kaka kaçamaklar yapıyorum. Bunun haricinde mutlaka çorba içiyorum, et, tavuk, sebze ile süt, yoğurt devam. Ekmeği kestim sadece kepekli UNO, ofise de götürüyorum. Meyvayı arttırdım, tatlı mandalinler en az günde 3-4 tane yeniyor, muz yada elma da mutlaka ilave oluyor. En önemlisi çikolatadan uzak durmaya çalışıyorum. Öyle yarım kavanoz nutella yemek yok artık. Son olarak cumartesi akşamı balık yiyebildim, çok değil ama hamileliğimden bu yana ilk defa bu kadar çok yedim. Alkış yaptık bana:)
Pazar günü İlker şantiyeye giderken beni Agora AVM ye bıraktı. Deliler gibi dolaştım, nasıl yorulmuşum. Aldığım da siyah ve beyaz uzun kollu penye. Bunları hamile butiklerinde 45 YTL ye satıyorlar, 11 YTL ye almaktan son derece büyük gururla kendimi ödüllendirmeye karar verdim. Kahve dünyasına oturdum, ve fondü söyledim!!! İşte haftanın kaçamağı. Muz ve çilek, sıcak çikolataya batırıp yiyorsun, muhteşemdi.
Annemlerle pazartesi günü yaptığım yıldönümü tebriğinden sonra durulduk. Zaten böyle olur, sevdiklerinle fazla dargın kalamazsın ama unutur muyum bilmiyorum.
Güzel bir kitap okuyorum, genelde okurken uyuyakalıyorum ama benim için bu kitap bir tür “Tabuları Yıkmak” hadisesi : Orhan Pamuk – Masumiyet Müzesi. Orhan Pamuk okumadım hiç, hem üniversite yıllarındaki birkaç başarısız deneme hem de sonraki dönemde yazarın siyasi bakış açısına duyduğum önyargı beni Orhan Pamuk’tan iyice soğuttu. Dubai’den beri okuyorum daha yarısına gelebilmiş değilim ama şimdilik herşey güzel.
Önümüzdeki günlerin merak konusu hep düdükcanın doktor kontrolü. Acaba sağlıklı mı? Kilosu boyu posu yerinde mi? Tam olarak ne zaman doğacak? Şahsen bu konu çok önemli. Zira 18 şubattan sonra kendileri bir balık burcu erkeği oluyor ki bundan hiç hazzetmem, dolayısı ile çapkın kova burcundan yanayım. Tanıdığım pek kova erkeği yok ama okuduğum kadarıyla enteresan bir burç. Çılgın biraz. Bana uyar. Evde 2 miskin boğa burcundan sonra çatlak kova biraz bizi kendimize getirir düşüncesindeyim. Biz çocuğumuz da bizim gibi boğa olsun isterken hesapları tutturamadık ama evde farklı bir karakter de ilginç olabilir.
Dün akşam İzmir Devlet Senfoni Orkestrasının Emil Tabakov şefliğinde Carmina Burana konserini dinlemeye gittik. Sabancı salonunda yapılacaktı ama sanat aşığı İzmirlilere salon dar gelince Fuardaki Atlas Pavyonuna taşınmış. Çoluk çocuk İzmirliler iyi müziğin keyfini çıkardı, herkes o kadar coştu ki konserin son kısmı seyirci eşliğinde tekrarlandı. Düdükcan da tekmeleri ile orkestraya ritm tuttu.
26. hafta böyle geçiyor, göbüşüm her geçen gün büyüyor. Şimdilik tek heyecan cumartesi günkü doktor kontrolü, bu kontrollerin sıklaşmasını sabırsızlıkla bekliyorum.