Evi derleme toparlama
günleriydi. Taşınacaktık, yılların çöpü, kullanılmayanları, istifi evdeydi.
Taşınmak, arınmak ve sadeleşmek için iyi bir vesile. İlker’in her şeyi attığını,
benimse arkasından çöpleri eşeleyip geri tıktığımı anlattığım yazımı okuyunca,
Özlem bir mesaj attı ve hayatını değiştiren bir kitabı önerdi. Türkçesi var mı
bilmiyordu, neyse ki vardı. Bir kitabın, özellikle de kişisel gelişim vaat eden
bir kitabın bir insanın hayatını değiştirmesi fikri biraz iddialı gelmiş olsa
da kitabı hemen sipariş ettim. Çünkü ben kitap tavsiyelerine asla hayır
diyemem. İyi ki de görmezden gelmeyi seçmemişim. İyi ki de kitabı alıp hemen
okumuşum.
Zaten uzun uzun öncesini
sonrasını anlatmıştım. Kitabın en önemli kısmının “atmak” olduğundan ve tek tek neler yaptığımdan bahsetmiştim.
Peki sonra ne oldu? Artık
düzenli miyim? Marie Kondo’nun yöntemlerini uyguladıktan sonra devam
ettirebildim mi? Şimdi durum ne? … Diye merak edenler için gelsin bu yazı.
Merak etmeyenler ekranın sağ üst köşesindeki çarpı işaretini tıklamak suretiyle
aramızdan ayrılabilir, kalanlarla devam edelim: