6 Mayıs 2021 Perşembe

Hay lockers gibi!

Ortaokul-lise eğitimi Belçika’da çok önemli. En iyi eğitimi almalı ki, hayata hazırlansın. Neden? Çünkü üniversite sınavı filan yok. Yok. (Sadece tıp eğitimi alacaksan özel bir sınav var) 


Eğitim içerikleri ilk iki sınıftan sonra ayrılıyor, genel (bizim zamanımızın anadolu liseleri gibi), teknik(meslek okulları gibi), ve zanaat (bizde karşılığı nasıl tam bilmiyorum ama kuaför, fırıncı ustası, aşçı oluyorsun mesela, bir zanaat öğreniyorsun). Sadece genel eğitimden mezun olabilenler üniversite okuyabiliyor, teknik mezunlar kolej gibi üç yıllık bir yüksek öğrenim alma şansı var diğer grup lise eğitimi sonrası hayata atılmaya, mesleğini icra etmeye hazır. 


Bizim oğlanın ne teknik ne zanaat... elinden iş geleceğine pek inanmıyoruz, bir de işte kodlarımıza nüfuz etmiş üniversite okusun istiyoruz, genel eğitim alacak. En azından genel eğitimden başlayacak bakalım altı senesi nereye evrilecek bilmiyoruz.


Ha genel dedin mi, iş orada bitmiyor, genelin de detayları bir acayip. Belli bölümler var, Latin mesela, modern diller ve matematik mesela ya da hayat bilgisi, ya da fen ve matematik... dallandıkça ve seneler geçtikçe iyice çetrefilleşiyor... 


Bizim Sayısalcı sözelci hadi bilemedin TMcinden gayrı detaya inememiş geçmişimiz var, mal gibi kalıyoruz. Geçtiğimiz aylarda, öğretmenleri bir görüşme istedi, bizimkinden şikayetler... ukalalık çok bilirimcilik ... burnu sürtülsün mü dediler artık, biraz başlarından atmak mı istediler bilmiyorum, Arca’nın ortaokuldaki Latin derslerine katılması için izin istediler. “Biz bunu biraz benzetelim” deseler de kabul ederdik muhtemelen:)) iyi de, latin ne ola ki o dil ölmedi mi diyecek olduk... abovvvv latin mühimmiş. Bütün modern dillerin anasıymış, bunu söktün müydü, cümle Avrupa dillerini çözermişsin, zormuş dötün çıkarmış amma öğrenirsen sırtın yere gelmezmiş. Biz bu ortaokuldaki genel bölümün Latin kısmını böyle öğrendik. 


Biz bilmeyiz dedik, bizim dil Ural Altay... bildin mi? Baktılar öyle... neyse ne bilelim, iyi dedik, burnu sürtülecekse, hani onlar challenge diyor (benim anahtar kelimem) eti sizin kemiği bizim. Laf aramızda bizim oğlan iki dönem gitti, Mayıs geldi, yan çizdi, totosu yemedi tabii vazgeçti. Öğretmenlerini bilmem de biz zaten kıvıramayacağını biliyorduk. Bir gitsin görsün nasılmış anlasın dedik, iyi tarafı şu ki, bu Latince işini sevmiş, ortaokulda kesinlikle bu eğitimi almak istiyormuş. 


Derken bu Latin bende bir algıda seçicilik yarattı, bizim ofisteki flamanlara soruyorum, hatta biri var, her dili konuşuyor, takıldım ona, sen dedim yoksa Latin mi okudun ortaokulda? Evetmiş, “bizim oğlan Latin seçsin diyorlar ne diyorsun”, sizin oğlan akıllı mı, dile yeteneği var mı, o yüzden önermişlerdir dedi, yok dedim bizimki çok affedersin mal.. ne desek basmıyor ama işte oyalansın diye gönderiyorlar takılıyor. 


Neyse uzatmayayım, yapabilir mi (pek sanmıyorum zira anladığım kadarıyla latin biraz göt istiyor), bilemiyoruz ama en azından bu ortaokul tercihlerini bu bölümü veren okullarla snırlamak biraz rahatlattı. Ama bitmedi. Yani okul seçim kriterleri bitmedi.


İki çeşit okul var, normal ve katolik. Müfredat aynı sadece katolikler ödeneklerini kiliselerden alıyor ve çok eskiye dayanan disiplinli bir eğitim anlayışları var, diğerlerinin ödeneği devletten geliyor. Hepsinde Latin sınıfları var. Tamam.


İnternet üzerinden tercih yapıyorsun, şansına biri çıkıyor, çıkmazsa açıkta kalıp okul okul geziyor yazdırmaya çalışıyorsun. Bazı okullar çok rağbet görüyor, bazılarının ek masrafları (üniforma, kitap, yurtdışı geziler..) pahalı, bazısının kontenjanı düşük... bu internet çekilişi gelmeden evvel bazı okullarda geceden kamp kurup bekliyormuş ebeveynler. Neyse işte nedenmiş öğretmenler mi, öğrenciler mi, genel profil mi... hemen hiçbir istatistik yok. Kime sorsak, bilmiyor. Genel geçer birkaç bilgi var:

Katolik okullar disiplinli olur

Eve en yakın okul en iyi okuldur

Tüm eğitim seçenekleri sağlanıyorsa geneli başaramayacak çocuk zaman içinde okul değiştirmeksizin teknik veya zanaat kısmına geçebilir

...

Bu kadar! 

% kaç üniversiteye vermiştir

% kaç gurbetçi Türk bulunmaktadır

“Müthiş iyi okuldur”

Ya da ... “daha iyi bir okuldur çünkü.... “

yok! 

Bu veriler yok! 

Ee biz nasıl bileceğiz? Bizim oğlanın okulunun ortaokul kısmını eledik mesela...

Herkesin önünde kamp kurduğu okula da içimiz sinmedi, zira büyük çoğunluk Türk mahallesine yakın olduğundan üçüncü kuşak gurbetçi. Nijeryalı arkadaşı olsun, Faslı Tunuslu İspanyol, İtalyan arkadaşı olsun ama Emirdağlı arkadaşı olmasın, çeşitliliği öğrensin, kendi dilini konuşanlarla sınırlamasın ufkunu. Öyle istiyoruz.

 

Kaldı elimizde birkaç okul... en büyük sorun şu ki seçimlerimizin hiçbiri olmayabilir çünkü...

1- Brüksel’de Flaman okulları çok az ama Flaman eğitim sistemi daha iyi diye rağbet çok fazla

2-kontenjanlar çok sınırlı (geçen sene prenses - kralın kızı işte.. bile ikinci tercihine girebildi)

3-öncelik alabilmek için velinin flamanca sertifikasının belli bir seviyede olması isteniyor (muhteremin yarım kurluk eksiği kaldı-pandemiye kurban verdik, önceliğimiz yok)


Biz de gözümüzü yukarıdaki sakıncalardan azade Flaman bölgesine diktik. Zira bizim ev ve işyeri Brüksel’in güneyinde Flaman bölgesine sınır komşusu kalıyor. Nitekim eve yakın otobüslerle flaman bölgesine geçebiliyorsun. 


İyi güzel de bu defa da o okulları hiç bilmiyoruz, daha fenası öğretmenler bilmiyor. 


Zaten öğretmenler ne biliyor? Şu okul iyi midir? Bilmiyorum. Ulan öğretmensin! Ben bugün İzmirde bir okul sorsalar hadi emin olamadım on dakikada sorar soruşturur seceresini çıkarırım sana. Ne demek bilmiyorum? 


Bilmiyor işte. Müfredat aynı, devlet herkese eşit eğitim veriyor, eh bu durumda hepsi aynı? Sen işte lokasyonuna bak ne bileyim çocuk hangisini sevdi mesela ona bak... ne yapacaksın ötesini?


Ayol ilk sıraya koruz çoktur talebi bize sıra gelmez, daha olası bir okulu mu yazsak? Ama öyle bir istatistik yok, bildiğin kumar. 


Hadi çocuğa seçtirsek... 


Ulen bizim oğlana kalsa yandık. Eline liste verdik, dağ başındakini seçti, neymiş bilgisayar veriyorlarmış daha önemlisi kilitli dolabın varmış (lockers yani)! Ne yapacaksın devlet sırrı belgeleri mi saklayacaksın? Yok ama locker mühim! 


Bilmiyorum ya ... hayırlısyla seçtiklerimizden birine kapağı atıverse de üzerimizdeki yük kalksa... vallahi hem bezdik, hem gerildik. 





4 yorum:

Adsız dedi ki...

Allah yardım etsin Yeliz. Ne zormuş burda biliyorsun çok kolay oğlum okuyacakmısın yok hadi sanayiye şaka tabiki. Benim oğlan okumadı çok zeki olduğunu düşünüyordum üniversite hayalleri kuruyordum ama mobilya meslek lisesini bitirdi mobilyacı oldu. Üniversite sınavına girdiğinde (benim zorumla tabi) eminim kazanırım korkusuyla girdi. Sağlığı yerinde olsun İnşallah girer bir yere üzülme bu kadar

Manxcat / KuyruksuzKedi dedi ki...

Kolay gelsin ve şansınız bol olsun!

banu dedi ki...

Ingiltere'den bildiriyorum, biz bu okul secimlerini 3 sene evvel yaptik, kizim var yani yas, cinsiyet, ulke farketmiyor lockers onemli :) Sonradan aslinda hic onemi kalmiyor ama okul bakarken, sorunuz var mi dendiginde kizim da dahil, bir suru cocuk, lockers var mi, koridorda mi, sinifin icinde mi diye soruyordu, kafalar nasil calisiyor bilinmez. Size kolay gelsin, Arca icin en hayirlisi olsun. Bizim cok istedigimiz ama giremedigi bir okulda mesela ogrenciler arasinda karisik islerin dondugunu ogrendik yeni, demek ki bir hayir varmis diyorum simdi. Uzun yazdim, bu okul konusu cok stress yaratiyor, anliyorum, hele ki Turkiye'den gelen, muhendis kafali ebeveynlere :)

okuyanguzel dedi ki...

Umarım Arca için en iyisi olur.