17 Kasım 2011 Perşembe

Her bunalmış ananın hayali : Paralel Evren

Arca nekahet döneminin üçüncü haftasında, katiyen evden çıkmamasına (hastalıktan çıkamamasına) ve okula gitmemesine rağmen yine boğaz enfeksiyonu olarak üstün başarı madalyasını almaya hak kazandı. Kendisi, daha bir hastalık bitmeden yenisini başlatabilen türünün tek örneği olmasıyla tanınıyor.


Ateş sinsiden 38’i geçince kıllanmıştık zaten.

Anneye yapışmalar, iştahsızlık…

Sabah doktordan önce biz muayenehanesindeydik. Boğaz enfeksiyonu ama yok hastane tecrübe etmiş bu ana baba öyle bir ışıklı alet ile boğaza bakmayla tatmin olmaz, illa ki çocuğunun orası burası delinsin, kanı alınsın ister. Evet, biraz gaddar olabiliriz ama çok çektik valla hiç umrumda değil, iki ağlar bir susar. Her türlü tetkik için kocaman bir tüp kan alındı bu defa. Sonra bir de idrar testi.

Sonuçlar birkaç saate çıkacak.

Bu arada fark ettim ki ben çok pis bir tiryakiyim. Sabahtan beri kahve içemedim diye başım çatlayacak. Türk kahvesi kesmedi, filtre kahve içiyorum. Ben o dokuz ay ve üstüne emzirdiğim bir yıl boyunca nasıl kahvesiz durmuşum, hayret!

Ve acılar içinde fark ettim ki… Pek anne olmak istemiyorum bu aralar. Utanmıyorum, gerçeklerden utanacak değilim, üzülüyorum ama utanmıyorum. Emekliliği olmayan bir işin içine battık ama bir günlüğüne Külkedisi olmasam da bir prenses olsam, saçımı kestirebilsem mesela, röflemi tazeletebilsem…Sonra biraz kendim sadece kendim ile ilgilenebilsem, paralel evrendeki yeliz hali hazırda doğurmamış sadece kendi için yaşayan biri olsa ve ben bir günlüğüne o paralel evrende yaşayabilsem.

Sonra çikolata kokulu ıslak dudaklar tarafından gerçek dünyaya dönmeye hazırım, sadece bir gün.

Ulen kafeinsizlikten başım tuttu dedim, kahve o kadar koyu ki kaşıkla yesem de olurdu :P

Ben kaçar!

8 yorum:

Özge dedi ki...

sonuçları paylaşırsan sevinirim yeliz.. çok geçmiş olsun.

laleninbahcesi dedi ki...

Ah Yeliz, o paralel evreni zaman zaman da olsa hep dileyeceksin.
Arca dostuma çok geçmişler olsun der sonucu bildirmeni beklerim.

nil dedi ki...

sabah post göremeyince,umarım hastalık yoktur dedim.

Sonuçları bildir lütfen..

Paralel evren şart şart şart!

g dedi ki...

geçmiş olsun.

Eylem Atılgan dedi ki...

Merhaba Yeliz. Öncelikle geçmiş olsun. Arca sizi fazla üzmeden biran önce iyileşir umarım. Bloğunu bir süredir keyif ve tembellikle takip ediyor, yorumları hep kendime saklıyordum. Ta ki paralel evren hayalini okuyana kadar. Zannedersem blog dünyasının en samimi, doğal, normal annesini buldum :) Paralel evren fikri hiç aklıma gelmemişti, ben daha çok "ah iki sene önceki aklım olsaydı..." ile başlayan düşüncelere dalıyordum.

Eylem Atılgan dedi ki...

İki sene önce şimdiki aklım olsaydı demek istedim ama siz zaten anladınız..

Adsız dedi ki...

çok geçmiş olsun yeliz.. evde enfeksiyon nasıl kapıyor çok ilginç acil şifalar diliyorum mercan..

şeydanur dedi ki...

bu aralar ben de çok sızlanıorum. annelik yapmak istememek yavrunu ölecek gibi sevmediğin anlamına gelmiyor, sadece yorulduğun anlamına geliyor. bunu çok ama çok iyi biliyorum. dün oturdum düşündüm. bir gün desem koca kişisine, ben şu arkadaşımdayım bu gece bana elleşme. hani aklıma eseni yapsam.. eve erken gelip bakıcıdan çocuğu teslim alır, yedirip içirir, vaktiyle uyutur, tüm gece uyanmalarında(10-20 dkda bir uyanıyor sıpa) sesini duyar başında durur mu? yoksa uykuda pek inat hale gelen yavrum ağlamaktan çatlamaya dayanınca mı açar gözünü? anlaşılacağı üzre benim sorunum uykusuzluk. ve dün bi ara şunu bile derken buldum kendimi. öyle bi hasta olsam bütün hafta yataktan kalkamasam. sapıtıorum ve seni anlıorum..
arcaya ve size çok geçmiş olsun..