Evet Arca anasıyla uyumaya bayılır. Neden bilmeyiz zira tecrübelerime dayanarak söylüyorum:P bizim muhterem uyku için çok daha iyi bir seçenek bence. Minik ve mırıl sesiyle kitap okur, Arca'ya masaj yapar, yumuşacık bir göbeği vardır. Etraf bebeler bile İlker'le uyumak ister de bir bizim oğlan yanaşmaz.
Hal böyle olunca biz de İlker'le sonucu bilmemize rağmen takılırız cüceye ve cüce her seferinde ikna edici bir bahane bulur, ne yapar ne eder anasıyla uyur.
Günlerden bir gün...
Babaannesiyle yazlıktan gelirler, annesini az öper babasını çok.
Anası lafını esirgemez "noluyo lan" der
Arca "babamı daha çok özledim" diye cevap verir
Anası kibarlığın kitabını yazmaktadır "niye lan" der
-- bu arada bu çocuk lan'lı len'li konuşursa ve anası şikayet ederse diye özellikle not edilmiştir, iki elim yüzüme vurmayanın iki yakasında --
Arca "ama annem biz seninle bugün çok konuştuk babamla hiç konuşmadık"
Gaza geliriz hemen "babanla uyursun o zaman bu akşam bak madem özlemişsin"
Çokça düşünür hatta bir ara kafasını kaşır, "hah" der, küçük parmağı ile yanağımı okşar "babam bak annemin yanakları yumuşacık o yüzden ben annemle uyuyayım"
Bitmez bir başka akşam...
Babası yine şansını dener, "bu akşam beraber uyuyalım mı arca?"
Arca fazla düşünmez bu defa "şimdi Agorada oyuncaklarda hep seninle oynadık ya, ben en iyisi annemle uyuyayım değişiklik olsun."
Ve nihayet dün gece...
Anası sofrayı toplamış, yavrusuna banyo yaptırmış, bir kahveyi hak ettiğini düşünmektedir. İki satır okuyayım, az biraz ayağımı uzatayım der, balkona geçer. Çok geçmez, yer cücesinin sesi gelir uzaktan "annem nerdesin?" "Balkondayım"
Soluk soluğa gelir, "annem uyumaya giderken bana haber ver olur mu?"
Anlarız ki uyku gelmiş anasını garantiye almak istiyor durur muyuz hiç?
İlker alır sazı eline, "ben de uykum gelince haber vereyim mi Arca?"
"Niye?"
"Hani beraber uyuruz diye"
"Yok sen haber verme!"
"Annen uyumayacak canım belki, beraber uyuyalım ne olur sanki?"
"Olmaz"
"Yav gel haftada bir akşam babayla uyuma akşamı yapalım, okuldaki oyuncak günü gibi, ne dersin?"
"Şimdi bak babam, annem İstanbula gidince, Antalyaya gidince, Çine gidince hep seninle uyudum, çok uyudum. Annem varken sorma yani anladın mı?"
Kapar anasının elini, aceleyle öper babasını "hadi annem hadi uyuyalım" der arkasına bakmadan odaya kaçar.
Küçük yüreği bu akşamı da anasıyla uyuyacak olmanın rahatlığıyla ritmini düzeltmiştir, yarın akşama allah kerim:)
3 yorum:
Bayılıyorum Arca'nın maceralarını okumaya:)))
Hep söylüyorum bu çok çok akıllı, maşallah diyeyim. Ama bir de şu var siz anne-baba olarak çocuğun mücadele ruhunu da geliştiriyorsunuz. Her gün başka bir açıklama, her gün başka bir bahane bulmak her çocuğun harcı değildir. Diren Arca :))) Pelin/ İzmir
Bizim evde de tam tersi :( Ne emzirebildim ne uyutabiliyorum. Korkarım Ege babasını annesi sanıyor.
Yorum Gönder