25 Aralık 2014 Perşembe

Şükretmek için onyüzbinmilyon vesile

Şükretmek için İzmirde yaşayıp ara sıra İstanbula gelmeniz yeterli. Hani toplu taşımanın içine etti diye bizim başkana fena giydiriyorum ya, yok yok şimdi şükrediyorum. Rush hour dışında taşıtlara binebiliyorsun en azından. O metrobüs nedir abicim!?


Geçen İlkerle konuşuyoruz, yıllık olağan "İstanbuldan dönmeseydik?" muhasebesi. İbre maddiyattan yana hep aleyhimize de bizim oğlanın hali nice olurdu bilemem. Anneanne dede teyze amca babaanne hala emre ve kuzenler çemberinden nasibini alamayacaktı bi' kere! Yalnız olacaktık. Sonracığıma bir ÜA bir NA bulabilir miydik? Hiç bilmiyorum... Çocuk akrabalarını bırak babasını görmeyecekti yav... Bu yıl, yılın bu zamanı ilk defa maneviyattan yana İzmirde olduğumuza şükrettik. Zira genelde yaz aylarında şükreder, yıl sonlarında tüh lan İstanbulda olsak ne çok kazanırdık şimdi diye hayıflanırdık. 

Şimdi kendimi bir şükür bulma mücadelesine soktum ya, iyi yaptım biliyor musun? 

Bu mücadele bir şükretme alışkanlığı getirdi. Yapmacık da değil ha... Yani önce öyle geliyor bir süre sonra otomatiğe bağlıyorsun. Tamam bir açan çiçeğin romantizmini yaşa demiyorum ama gündelik hayatın içinde ufak pollyannacılıklar kolay başa çıkabilmeni sağlıyor. Metroda ayaktasın tamam boktan bi durum ama ayakta bile okuyabiliyor musun? Tamam işte şükret! 

Bu, genelinde bütününde her şeyin tozpembe olduğunu göstermez, zaten öyle de hissettirmez ( tuikin şükür diyen insanları mutlu olarak sayıp türklerin 60% mutlu sonucu çıkarması o insanları gerçekte mutlu olduğu sonucunu doğurdu mu? Hayırrrrr) ama küçük olumlamalar anı kurtarır ve anda mutlu hissettir. 

Şükretmek ve her adımımızın kendimizin ve bütünün hayrına olmasını dilemek insanın hayatına inanılmaz bir olumlama getiriyor, kesin bilgi yayalım:) İyimserlik elini başına koyuyor ve saçlarını usulca okşuyor, sanki "iyi olacak her şey" diyor... Olacak mı sahi? Ay hadi inşallah:)

Yelizin dötten sallama kişisel gelişiminden inciler okudunuz hadi eyvallah!


9 yorum:

Adsız dedi ki...

Slm bacim sizi bilemem ama biz istanbul da cok kazanmiyoruz kazansakta burada 2 oda 1 salon eve 1000 kira odeyorsun onu gectim hersey pahali izmir deki gibi taze ve guzel de degil her gin 3 saatininde o binemedigin toplu tasima ve trafikte gecmesi ise paha bicilemez bir is imkani bulsak biz de izmir e yerlesmek istiyoruz bir ara sormustum hatta sana. :) tabi ailemizin o tarafta olmasi da buna etken tabii sevgiler ceren

Adsız dedi ki...

dün metroyla aliağa oradan dolmuşla çandarlıya gittim.,Karşıyakadan Çandarlı tam 2 saat sürdü. dönüşte o kadardı.. İstanbulda yaşayan kardeşime her gün çekilmezmiş bu yol diye yakınıyordum ki, ben her gün sabah 2 akşam 2 saat yoldayım diye beni susturdu. biz neredeyse şehirlerarası gibi gidiyoruz 2 saatte. İst. yaşayanların allah yardımcısı olsun
Çenebaz

Öykücü dedi ki...

Çok kazansanız da çok harcardınız sanki. Iyi ki İzmirdesiniz.İnşallah biz de geliriz :)

Unknown dedi ki...

Şu otobüslerde değişmeseydi daha iyi olacaktı sanki, evin metroya yakın değilse o metro durağına ulaşmak resmen bir eziyet!

Şahin Şirin ERDEM dedi ki...

sahip olduğun herşey için şükür duygusu içinde olmak, karamsarlıktan uzaklaşmak, daha iyimser olmak çok değerli..hayatı daha yaşanılır kılıyor.
Teşekkürler motive edici bu güzel yazı için.

Şahin Şirin ERDEM dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Yasemin dedi ki...

hahah Yeliz, harika bir şükür şükufe mevzusu.
Biz de Arcan'la her sene İzmir'de mi yaşasak yahuu diye bir mevzuyu masaya yatırıp, yazları güzel ve uzun tatiller, hafta sonu kaçamakları, daha küçük şehir ve kolaylıklar üzerine düşünür dururuz. Sonra napcaz oğlum İzmir'de kimseyi tanımıyoruz diye kös kös İstanbul sonumuza karar veriyoruz.
Ki ben Urla..
Ki ben Pasaport..
Ki ben Şambalii Tatlısının ve tatlıcısının hayranı oldum geçen yıl ki İzmir seyahatimde.
Haa bir de Asansör var canım rahmetli Oktay Hocam'ın restorasyonu..
O yüzden bingo şükür hele ki herkes oradaysa hiiç düşünme.

İstanbul'da daha çok kazanabilirdin evet. Ama ihtimal kesin değil.
Kesin olan daha çok harcayacağın. Neyse sen zaten bunları biliyorsundur.

Metrobüs needir abiciim? sorusuna gelince. Yallap şap yapılmış bir İstanbul ulaşım projesidir. Adını Metrobüs koyup metro yapamıcam ben buraya ama adını koyacağım, bir de yolların ortasını yarıp içine otobüs konduracağım projesidir. İnsanların cama kara sinek gibi yapışıp evine gittiği çözüm yoludur. İş çıkış saatlerinde kadın erkek çok affedersiniz birbirine girdiğin, indiğin duraklardan bir sonraki ulaşım aracına yarım saat yürüme maratonu eklediğin projedir. Bak rejim yaparken birebir söyleyeyim.

İşte istanbul aşkıyla yanıp tutuşan bir de meslehi Şehir Plancısı olan bana rastladın ya bu konuyla ondan çenemi pek tutamıyorum.

Sen şükret, İzmir'i sev, toprağını öpmeye devam et, benim canım Ege'm..

zeze dedi ki...

Merhaba Yeliz,
Bir süredir seni takip ediyorum ve yazılarında ne zaman İzmir konusu geçse resmen yalanıyorum. Biz de İstanbulluyuz ve uzuuun bir süredir İzmir'e gelme hayalimiz var. Sanırım 2015'te gerçekleşme ihtimali de çok yüksek (lütfen, lütfen gerçek olsun!). Kendine iyi bak ve İzmir için şükretmeye devam et. Buralar çekilir dert değil. Ben şimdilik İzmir'e gelme ihtimaline şükrediyorum :) Sevgiler, Zehra.

Oyun Farkı dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.