15 Ocak 2015 Perşembe

Hadi hodri meydan!

"Bu bloğu nasıl keşfettin" sorusuna gelen yanıtlar çok ilginçti, zamanınıza klavyenize sağlık. Oturdum tek tek not aldım, tekrar tekrar okudum, gülmek yok! Gülene dalarım! İnsanın mutlu olmak için tutunduğu bazı küçük şeyler olabilir, anlayışla karşılayınız rica edeceğim, üstelik ben burasını ve okuyanları çok önemsiyorum.

Baktım bloğu okuyanlarda iş var, (okuyucu kitlem son derece elit bir kesim desem? Islak odunla kovalayan olur mu:P) ben de bokunu çıkarayım dedim, allah biliyor ya bokunu çıkarmakta üstüme yoktur!

Şükür vesilelerinin küçük yaşamıma kattığı olumlamalardan sonra bu mücadele işlerinde, sonuca odak yarış atlığında, at başı önde gittiğimi fark ettim ve, "bunu bir hodri meydan serisine çevireyim fena mı? hayatıma bir canlanma gelsin, challenge vesilesiyle blog bir şenlensin" demiştim.

Hah işte laf ağızdan çıkar da adını "2015’te 15 Challenge" koymayaydım iyiydi. Şimdi işin yoksa 15 tane ayrı ayrı mücadele şeysi bul!

Buldum gerçi, eften püften işlerde yaratıcılıktan yana pek zorluk çekmem, gel gör ki 15 adet olmadı. Sadece 11 tane bulabildim. Fena bir rakam değil, ha? Ama yeterli değil!

Şimdi buraya düşmüş masum bloggie (bu tanıma da hasta oldum, yaratıcılığına sağlık bacım), ben sana bulduğum 11 adetlik meydan okuma listemi vereceğim, sen de bana yeni fikirlerle destek olacaksın, kardeş kardeş etkileşeceğiz, anlaştık mı?

En beğendiğim fikirler arasında çekiliş yapmayacağım, hediye de vermeyeceğim, hayatımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz. Baştan söyleyeyim beklenti yükselmesin. Zaten bu meydan okumaları başarınca kimse bana madalya takmıyor. Ha takmak isteyene hayır mı derim? Demem, katiyen! Ama maksat madalya değil, biliyon mu bacım? Maksat muhabbet!

Evet başlıyorum:

Challenge 1: #2015te50kitap bunu zaten biliyoruz. Goodreads.com’daki yıllık kitap meydan okuması.

Diyorum ve artırıyorum;

Challenge 2: #yarımkitaplarıbitirmece vuhuu bak bu çok ağır. Ama yapacağım. Elimde başlanmış ve bırakılmış kitaplar var, hadi adını da koyayım: Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Bozkırkurdu, Sylvia Plath Günlükleri ve Kafka’dan Milena’ya mektuplar. Bunları bu yıl bitmeden bitireceğim. Yazık lan mis gibi kitaplar öyle duruyor!

Kitaptan gitmişken devam edelim:

Challenge 3: #2015te3klasik Gençliğinde az kitap okumuş bir insan olarak klasikleri bitirmemiş olmanın ezikliği hep üzerimde. Bir yerden başlamalı değil mi? Aklımda iki tane var, Oblomov ve Don Kişot. Üçüncüyü de bulacağım bir ara.

Arca’nın kitaplarına da el atacağım tabii ki…

Challenge 4: #30çocukkitabıtanıtımı yazacağım. Vallahi yazacağım. Zaten cocukmedyasi.com’a yazacağıma göre bari kitaplığı tümden düzenleyeyim ve en az 30 tanesini anlatayım blogda. Bu konuda bir mücadeleye girmezsem sallayıp duruyorum.

Arca’nın kitapları demişken…

Challenge 5: #uzunsolukluçocukkitabı En az bir tane okuyalım istiyorum. Pıtırcık mı olur, Küçük Prens mi bilemiyorum… Bakacağız.

Hep kitap olmayacak tabii ki, film de olacak! Geçtiğimiz ay Biranda, IG’de film mücadelesi başlattı, iştirak edemedim. Hiç izlemiyorum ki! Üstelik bizim evde DVD koleksiyonu var, yuh bana yuh!

Challenge 6: #2015te15film hepsini de blogda yazacağım, vallahi bak! Artık nasıl gaza geldiysem tutmayın lan beni!

Challenge 7: FOTOĞRAF! Akıllı uslu telefonlar çıktı beridir, güzelim fotoğraf makinemin yüzüne bakmıyorum. Halbuki ben atölyeye katıldım, dersler aldım yani fotoğraf çekme konusunda inanılmaz hevesli istekli bir insanım. İşte serde tembellik var totomu kaldıramıyorum! Ama yapacağım. Blogda ara sıra ışığın öyküsüne yer vereceğim. 15 tane diyelim, abartmayalım:) #2015te15fotoğraf

Challenge 8: Daha önce hiç ama hiç denemediğim tarifler! Bu mücadele beni inanılmaz heyecanlandırıyor. Var mı yap bak beğenirsin dediğiniz pratik tarifler? Ya da iyi yemek blogları? Pek mabule geçer hemşire:) Ama hiç heveslenme 10 tane yeter. #2015te10yenitarif

Challenge 9: ah ben nasıl unuttum! Bak bu da şükür şeysi gibi bir şey… anda kalabilmeyi başarmak, iyi hissettiğiniz anları mutlu anları anıya dönüştürmek... IG’de yapanlar vardı, çok hoşuma gitmişti. #100mutluan

Challenge 10: Biri – kim şimdi hatırlamıyorum – bana anlattıklarımı öyküleyerek anlattığımı ve okumanın da keyifli olduğunu söylemişti. Öykü yazabilir miyim acaba diye düşünmüştüm. Sonra yazarlık dersi denemesinde yazdığım fiyaskodan sonra bir daha bu anlamda hiç oturmadım klavyenin başına. Şimdi diyorum ki neden olmasın? Sadece 5… Bir tane bile yazsam büyük başarı ya hadi 5 diyelim belki açılırım:) #2015te5öyküdenemesi

Challenge 11: #2015te5DIYprojesi İşte çok eğleneceğimiz bir kategori. Pinterestten bakmaya benzemiyor, biliyorum. Ama evde de dünya kadar atık var, var ya nasıl projeler çıkar o malzemelerden :)

Evet pamuk eller klavyeye! Benden 11 tane çıktı, sizde ne var?

Bu arada şahane bir şey yaptım, porselenlerin durduğu büfeyi tamamen kitaplığa dönüştürdüm. Zaten son iki senedir raflarına musallat olmuş, iki sıra kitapla doldurmuştum. Dolap kısmını da işgal ederek noktayı koydum:) darısı camlı büfenin başına nihohahah:)

 

40 yorum:

BitliTurist dedi ki...

İlle de belli tarif aramak yerine et soteyi pırasalı yapabilirsin mesela. Yani bilindik bir yemeğin farklı açılımları diyelim. Ben geçen öyle yaptım. Gelmişlerdi evet. Bir haftayı (yine pırasa örneğinden gidersek) pırasa farkındalık haftası ilan edip o zamana kadar ilk defa gördüğin çok farklı bir tarif deneyebilirsin.
Gecenin bu vakti, pırasalar ve yemek üzerine yoğunlaşma sebebimin diyetle herhangi bir alakası yok tabiki de. Ne alaka!

Yasemin dedi ki...

Delisin sen :)

Julide dedi ki...

Klasiklere, "Germinal"i öneriyorum.
Bana bunlar çok ağır.

Yatağımın içinde ders notlarım ve kitaplar var. Birlikte yatıyoruz ama kitaplara odaklanamıyorum. Sanırım gözlerimden ötürü :/
Valla sene sonundaki performansına göre sana madalya takabilirim :))

Kitapsız Kedi dedi ki...

Büfelerden nefret ederim, herkese örnek olması dileğiyle :)

Adsız dedi ki...

Öncelikle yeni yıldaki projeleriniz harika ama şu tembel olduğunuzdan yapamadıklarınızı söylüyorsunuz ya işte gerçek tembeller sizi de kendileri gibi zanneder sakın bir daha söylemeyin. Öykü yazarlığınız harika olurdu kısa blog yazıları yerine güzel bir öykü gönderin bu yıl içinde (ama siz yazın) yarım kalan kitaplarınızı ben okudum biraz ağır gidiyorlar zorlamayın. Klasiklere gelince ben hemen hemen hepsini okudum ama 40 ytaşından sonra tekrar okumak çok çok farklı geliyor mutlaka okuyun okuduklarınızı da okuyun. Selamlar

Öykücü dedi ki...

1.Bu sene daha önce okumadığın ama seveceğin ve hep okumak isteyeceğin 15 yeni blog bulma

2.Arca ile daha önce hiç yapmadığınız bir deneyimi yaşamak.Beraber sinemaya gitmek, beraber fasulye ayıklamak, seramik kursuna katılmak,bebek görmeye gitmek ne bileyim.Burada baba ile yapılan faaliyetleri de ekleyebiliriz bence #Arcaile15yenideneyim ya da #Arcaileilkkez

3.15 kişinin hayatında bir fark yaratmak.İhtiyacı olan birine akıl vermek, hiç tanımadığınız birine mesela kendi ile ilgili şüpheleri olan bir ergene kıyafetinin çok yakıştığını söyleme, yoldaki dilenci çocuğa döner ısmarlama gibi.

4.Daha önce hiç yapmadığınız 15 farklı deneyim yaşama.Kadın gününe katılma, paraşütle atlama, huzurevi ziyareti bu deneyimlerin bir kısmı üstteki maddeye de uyabilir.

Aklıma gelen bu kadar.

Sevgiler.

Adsız dedi ki...

Bisiklet, spor, seyahat ekseninde bisiyler. Simdi olmasa da havalarin duzeldigi zamanlar icin :)

Leylak Dalı dedi ki...

Fıstık unlu kurabiye tarifi ile başla, parmaklarını yeme garantili ve çok kolay: 1 su bardağı şamfıstığı unu, 1 su bardağı hindistan cevizi, 1 yumurtanın akı, 1 su bardağı pudra şekeri. Hepsini yoğuracaksın, unu yazmayı unuttun sanıyor çoğu un yok bunda. Yoğurdukça şeker eriyor ve yumurta akı malzemeyi birarada tutuyor. Hamur haline gelince streçe sarıp 4-5 saat buzdolabının raf kısmında bekletiyorsun. Sonra merdane ile açıp kalıpla şekil verebilirsin. Yağlı kağıt konmuş tepsiye dizip 180 derecede ısıtılmış fırında 8-10 dakika pişecek. Dikkat et kuruyup kızarmasın. afiyetle...

TUĞBA'NIN DÜNYASI dedi ki...

Merhaba;
Ben Cezayir'den bir masum bloggie:) Bu challenge işine bir defa dahil olabildim ama sonucu güzel oldu. Burada olanaklar kısıtlı olduğu için her birine katılamıyorum ve üzüntü duyuyorum. Keşke kütüphanemi de yanımda getirebilsem ama şu sıra dönüş telaşına da kapıldığımızdan herşeyi toparlayıp dönüşe hazırlamaya endeksliyim. Eminim yine birkaç kitapla dönerim yıllık izinden. Güzel bir 11 challange olmuş.
Benim bu sıra aklımda hep hayatımda olmaz yahut yapmam veya yapamam dediğim şeyleri nasıl yaptığıma dair ufak notlar var. Bununla ilgili bir challange olabilir yahut tutkuları gerçeğe uyarlama challange'ı. :)
Üstteki yorumdaki fikri sevdim daha önce yapılmayan farklı deneyimlere katılma güzel, benim de aklıma ilk o geldi açıkçası.
Birbirimize mektup yazmak ile ilgili bir şeyler olması da hoş olur, insanlar artık böyle bir sürecin içinde olmayı seviyorlar sıcak bakıyorlar ve yazan çok kişiyiz aslında bloglar dışında.
Yeni bir semt, yaşanılan şehirden yeni bir mekan keşfetmek de olabilir. Yaşadıkların şehrin tarihi dokularına uzak kalan, pek çok bilmediği yer olan ve her seferinde aaa diyerek şaşıran da çok kişiyiz aslında. Şehri keşfetmek iyi bir challenge. Yeni eskiciler, kitapçılar, kafeler, kütüphane, eski bir sinema gibi veya eski evler mahalleler.
Çocukluğa dair bir şeyler de vardır hep kafamda. Çocukken çok mutlu olduğumuz şeyleri yeniden deneyimleme challange'ı olsun ama gönülden, sanki o andaymışız gibi. Leblebi tozu patlayan şeker bulup yemek, parkta vakit geçirmek, top oynamak, masal okumak ki çoğumuz yapıyoruz.
İşte ben her ne kadar anlatamadıysam da en azından belki sana güzel çağrışımlar yaptırabilirim verdiğim fikirlerle. Umarım hoşuna gidenler vardır. Belki kitaplı olanlar haricinde ben de yer alırım bu aktivitenin. Ahh keşke kitaplı olanlara da katılabilsem ama neyse dönmeme çok da zaman kalmadı:)
Sevgiler
Mutlu hafta sonlarııııı:)

Adsız dedi ki...

Hey o bloggee lafı benden çıkmıştı. Beğendiğine sevindim Yelizcim...Bloggee diyorum ama ben bloggie değil ( google'ladım -ee'li olana birşey bulamadım..-ie'li olanise bir ürün adı..Orijinal olmak adına -ee'liyle devam o yüzden...) ...Bütün bu challenge'lara gönülden destek veriyorum... Yeter ki yaz bacım...Sen yaz bir okuyalım.:) seni seviyorum ulennnn!!! Ya bu arada sana e-maille ulaşmak istedim...Bir kez yazmıştım çocuklara ödevde yardım sorunsalı yazına karşılık...E-mailin yer yarıldı içine girdi...Neydi? Blogda bulamıyorum ya da ben mi göremiyorum?

yeliz dedi ki...

kimdir? sayfasından mailime ulaşabilirsin:) m.yeliz@gmail.com

yeliz dedi ki...

pırasa bizim eve girerse challenge'ın allahı olur yeminle:)))

yeliz dedi ki...

el yapımı madalya şahane olur:P büyüdük artık yav bi adam gibi klasik bitirelim:)

yeliz dedi ki...

12 sene önce alırken kadehlerimi koyarım demiştim, mutfak dolabı yok ya:)))

yeliz dedi ki...

tabii canım ben yazacağım:) başkasının öylküsünü niye koyayım:))

yeliz dedi ki...

BAYILDIM!!!

yeliz dedi ki...

süper fikir!

yeliz dedi ki...

hmm nefis görünüyor, teşekkürler

yeliz dedi ki...

müthiş fikirler çok teşekkürler bayıldım:)

Gulcin dedi ki...

365 gun yetecek mi bunlara Yelizim :)
yemek blogu konusunda pembekekik benim favorim. arkadasimin annesi zaten sibel teyze :) Mesela firinda icli kofte tarifi var acayip pratik. ben eve gelen her misafire yapiyorum bayiliyorlar. yarin misafir var da oradan aklima geldi yazayim dedim :)

Oykucunun yazdigi Arcaileilkkez tagine bayildim :) Bayilarak takip ederim :) ne guzel seyler yazmis zaten bayildim vallahi :)

Aslinda Izmirde kesfedecek cok guzel yerler var Yeliz. 2015te15yer ile bize izmir gezdirsen cok makbule gecerdi :) 15 cumartesi bak. Buna karsilik 2015te 15 londra gezerim bende. takas :)))

Spor? Haftada 1 evin disinda 1 saatlik yuruyus?

Bir de 2015te Gulcinle yapilacak bira patatesleri ekleyebilirsin tabi hayir demem :)

Operim!

Gokyuzu99 dedi ki...

Benim challenge'larım hep kendi içimle ya, şöyle bir şey önerebilirim... Kendimle ilgili şu gibi challege'larım olabilir
*) Aynalık ile kendimin hiç tanımadığım 3 yönünü keşfetmek, yani etrafımda beni en çok kızdıran olayları tanımlayıp onları ne zaman ne koşullarda yaptığımı bulmak: Bunun felsefesi insanın bilmediği bir şey tanımlayamamasıdır. Bu nedenle etrafımızda ne görüyorsak kendimizde de vardır. Biraz ağır bir çalışmadır, ama keşifler çok keyiflidir...
*) "Ben bunu asla yapmam" dediğim bağlantılar bulmak... Örneğin "asla biri benim için bir fedakarlıkta bulunduysa onu sırtından vurmam" derken bunun alternatif senaryolarını düşünmek, hangi koşullarda vururdum gibi... Öykü kurmaya da faydalı olan bir çalışmadır.
*) Hayatımda önemli bulduğum konularla ilgili kayıtlarımı bulmak ve değiştirmek... Örneğin: para
- para kirlidir, paraya dokununca elini yıkamak gerekir
- çok para adamı değiştirir
- sadece çalıp çırparak çok para kazanılabilir
- ayağını yorganına göre uzat
- ne kadar ekmek o kadar köfte
- parayı veren düdüğü çalar
gibi... Çok mu uçuk oldu?

Unknown dedi ki...

ben de ben de Pazartesi Deniz ile yoga derslerine katılma şeysi ekliyorum:))) Bİr de klasiklere illa ki dostoyveski diyorum:)

Gulcin dedi ki...

vallahi ben de bayildim hatta geldim yine okudum ellerinize saglik :)

Judgest dedi ki...

Bence de süper!!!

yeliz dedi ki...

:P

yeliz dedi ki...

Hangi dostoyevski hangi? savaşlı barışlı bi şey vardı o mu? karamazov kardeşler mi suçlu cezalı mı hangisi? açık ol deniz:)))

Duygu dedi ki...

Daha çok kitap, mümkünse haftada 1 film (geçen yıl izlediğim film sayısı 2 elin parmaklarını geçmez) ve fotoğraf kursu (makinemi aldım bile) bu yıl hedeflerim arasında..
Bir de zentangle. Biliyorsun eminim.. tekrarlayan desenler kullanılarak oluşturulmuş şu çizim şekli. Ben geçen yazdan beri çizip duruyorum, çok mutlu ediyor beni. Bu yıl daha güzel kalem ve defterlerle devam etmeyi istiyorum. İlgini çeker mi?
Arca ile birlikte bir şey öğrenebilirsin mesela, ama birlikte. Buz pateni yada binicilik, yahut ikinizin de hoşlanacağı başka bir şey. Ben düşünüyorum üzerinde..
Ayda bir kere kendini şımartmak bir de. Masaja gitmek, cilt bakımına, hamama ne bileyim işte ucundan da olsa prenses olmak ayda bir gün. Olmaz mı:)

Pure Life dedi ki...

Mesela şöyle bişeyler olabilir
- her ay en az 1 kere olacak şekilde daha önce hiç gitmediğin bir restorana/cafeye gitmek.
- En az 5 tane ingilizce/almanca kitap okumak
- En az 5 kere müzeye gitmek (seviyorsan tabi)
- En az 1 ay acil ihtiyaçlar dışında herhangi bir şey almamak (Hep yapmak değil ya bazen bazı şeyleri yapmamak daha büyük challange olabiliyor)
- 1 ay boyunca hiç tatlı yememek (Kabul ediyorum bu biraz zor oldu)

ahu dedi ki...

Yeliz , tembel totolar en büyük challenge spor yapmak galiba , Sporu hayatın içine dahil etmek , en azından haftada 2 gün yürüyüş ile yada yoga maceran devam ediyorsa sürekliliğini sağlamak ve belki sayısını arttırmak

Unknown dedi ki...

Savaşlı Barışlı Tolstoy:) Ben Karamozof Kardeşler ve Yer Altından Notlar'ı okudum. Suç ve Ceza'yı okumadım ama ben de kendime meydan mı okusam:) Aslında kulüpte de bir klasik okusak fena olmaz hani??

yeliz dedi ki...

hahahah evet ya bira patates bayılırım:)) 15 yeni mekan olabilir. zaten ilkerle pazar gezmeleri planlıyorduk izmir çevresi çocukla gidilebilecek mekanlar vs... çok iyi fikir:)

yeliz dedi ki...

seninle farkındalık sohbetlerinin hastasıyım zaten:)

yeliz dedi ki...

ay ben o rusları karıştırıyorum hep:))) okuyacaksak kastırmayanından okuyalım, bak benim hedefler ağırmış yav:)

yeliz dedi ki...

ay biliyorum zentangle hatta arca ile biraz yapıyoruz. Benim çizdiklerim pek saçma oluyor ama:)

yeliz dedi ki...

ah şımartmayı bir becerebilsem:) eskiden yapardım özelikle masaj ama şimdi çok üşeniyorum:) bir de pahalı yav

Gozde dedi ki...

Minik oğlumu emzirirken senin için challenge düşündüm Yeliz. Mesela her ay bir veya iki ayda bir kere görüşmeyi çok isteyip de bir türlü fırsat bulamadaığın arkadaşlarınla görüşme hedefi koyabilirsin veya hep aramak isteyip de bşr türlü arayamadığın. Veya yemeyi hiç istemediğin ama bir türlü karşı koyamadığın yiyecekler varsa şeker gibi mesela onlarla ilgili hedef koysbilirsin veya her gün 10000 adım veya her pazar yürüyüş gibi.... Ben kendime bu tarz şeyler koyardım belki senin de 15 i tamamlamana yardımcı olur......

Öykücü dedi ki...

Ne mutlu oldum yazdıklarınıza:)

Adsız dedi ki...

Fikir cok hosuma gitti. Dusundum, tasindim ben olsam kendime ne challenge koyardim diye, aklima gele gele bes tane geldi! (Daha fazlasi yemedigi icin muhtemelen) Baktim, bu isi kotariyorum, sene icinde seninkilerden birkac tane calmayi planliyorum.

1.Bizim iki numeroya hamileyken bir arkadasin tavsiyesi ile yogaglo ile yoga yapmaya baslamistim. Cok iyi gelmisti bana, dogumum da bir o kadar kolay olmustu (Ondan mi bilmem) Dogumdan sonra iki cocuktu, kosturmacaydi salladim. Ama daha bunun post-natal'i var, vinyasa flow'u var püsürü var. Kendime haftada en az iki gun, yarim saat yoga yaziyorum!
2. Bir hafta internet detoksu yapacagim. Ya da daha genel ekran-detoksu diyelim. Ig, fb, twitter, blog vs yok (mailleri kontrol etmek sayilmaz) Senenin son haftasi bile olsa bunu yapacagim, kararliyim.
3. Kullanmaya kullanmaya yosun tutmus Almanca'ma hal hatir sorucam. Her aksam yatmadan Deutsche Welle'den bir iki paragraf bisi okuycam mesela. Ya da bi dakka, gordum ve arttiriyorum. Yeni bir dil ogrenmeye basliycam. Ispanyolca olabilir. Sadece sayilari, renkleri, hayvanlari ogrenmek bile olabilir. Onemli olan niyet.
4. Blogumda annelik disinda konularla ilgili de yazacagim. Buna step-back challenge adini veriyorum, Turkce meali sarsil ve kendine gel meydan okumasi! Oglanlar aramiza katildigindan beri annelikten baska bir sey yazmiyorum, kendime kiziyorum.
5. Ig'de rafine seker detokslari havada ucuyor. 21 gunluk olanlar var ama ona cesaret edemem. Baslayip da bitiremedim demek istemiyorum. O yuzden bir haftalik mini-seker detoksu yapacagim. Baktim alnimin akiyla ciktim, Meric'i de ikna etmek seklinde dallanip budaklanacak bu challenge.

Soyle bir baktim da saglikli yasam, detoks vs agirlikli bir liste olmus benimki! Otuzlar sen nelere kadirsin. Yirmilerimde olsam bu maddelerden biri kesin artik karistirmayacagim!! olurdu :)

rosehearted dedi ki...

iznin olursa ben de bir challenge list hazırladım birkac kopya cekerek, eklemeler de yaptım belki ekstra fikir olur ;)
teşekkürler, kolay gelsin cümleten ;)

Asli@b dedi ki...

4,5 yaşında bir kız ve 4 aylık bir oğlan annesi olup, bu ay sonunda işe başlayacak olduğundan benim tek challenge'ım var bu sene; 'bugünü yaşa' - Carpe Diem. Yaşadığım her andan zevk almaya çalışacağım ;) en basit örnekle sofrayı hazırlarken müzik dinleyip dans etmek gibi...