Fotoğrafçılıkta ters ışık
diye bir terim vardır. Işık konunun/kişinin arkasındadır ve sen onun fotoğrafını
çektiğinde bir gölgeyi fotoğraflamış olursun. Ne mimik görünür, ne detayları
profilin. Bugünler ters ışık gibi her şey. Ana hatlarıyla orada bir çocuk, bir
kayık, bir insan olduğunu görüyorsun ama detayları göremiyorsun, sır gibi…
Kayığın rengi, insanın gülümseyip gülümsemediği sır.
Günümüz, günlerimiz artık
tebessümden uzak.
Daha geçen
gülümseyebilecek şeylerin olmasına seviniyordum, pollyannanın izmir şubesiyim!
Bugün nereye dönüp baksam kalbim sıkışıyor.
Acıkıyorum, içim acıyor,
çocuğuma bakıyorum, gözlerim doluyor. Metroya binerken korkuyorum. Sabah
birimizin başına bir şey gelecekse, bari ikimizden biri çocuğumuz için sağ
kalalım diye dua ederken buldum kendimi. Korku, isyan, üzüntü her yerde, en çok
da içimizde.
Işık ne zaman günlerimizin
yüzüne vuracak?
3 yorum:
o sabah duasi :(
Ben de geçen gün iyimserliğimin sınırlarını zorlayıp hayatın aslında ne kadar da özel ve güzel olduğunu görmeye çalışıyordum ki gördüm de ama bir günle sınırlı kaldı maalesef, ülkede böyle şeyler olmaya devam ettikçe her şey boş geliyor umut tükeniyor en anlamlı şeye bakarken bile kim bilir yarın halimiz ne olacak diye düşünürken buluyor insan kendini.
Olumlu bir insan olarak ben de çok zorlanıyorum.. Umudum var ama geçecek bu günler!
Yorum Gönder